İNTİKAMDAN KALAN AŞK

1.BÖLÜM: İNTİKAM

Bundan 24 yıl önce bir karı-koca tarla çapalarken bıçaklanmış, bir çok parçaya ayrılmıştı. Orada bulunan 10 yaşındaki Furkan oradan sağ çıkan tek insan olmuş, amcasının yanına kaçmıştı. Amcası onu kinci olarak yetiştirmişti. Amcası her zaman derdi: İntikam almak istiyorsan düşman oklarını izle. O seni doğruya götürecektir! Ötesi gazetesinin muhabiriydi. Bu gazete babasını ve annesini öldüren adamındı. Sonra amcası o gazeteyi ele geçirmişti. Ötesi gazetesinin müdürü olan amcasını bekliyordu...

_Herkes beni iyi dinlesin!
Haldun ve Kenan iki kardeş... İki kardeş dediysem de aldırmayın, birbirinden çok farklılar. Haldun, Furkan'ın babasını öldüren kişiye hizmet eden bir adam... Diğeri ise önemli bir iş adamı... Sizin göreviniz bu iki işadamını takip edip Kenan olanını korumak... Furkan sen Haldun'u araştıracaksın. Diğer seçeceğim iki kişi de Kenan'ı araştıracak. Bol şanslar...
Haldun ise o sırada üç katlı malikanesine yeni bir hizmetli almayı planlıyordu. Onu belki de kötü sürprizler bekliyordu, çünkü kimliği açığa çıkmak üzereydi. Bunun için kafasında iki aday belirlemişti. Çünkü korkudan kendisine başvuran 2363 kişiyi elemişti. Amacı tabii ki kendi itibarını korumaktı. Telefon çaldığında artık korkuyordu...
_Alo. Siz kimsiniz? Ne planlıyorsunuz?
_Sakin ol Haldun Bey ben dostum. Adım Serdar. Bir polis... Seni tutuklamak isteyen bir polis... Merak etme oğlunun suçsuz olduğunu öğrendim. Ama senin suçlu olduğunu henüz kanıtlayamadım. Oğlun birazdan gelecek ve seni öldürecek. Merak etme silahla değil, sadece ufak bir bombacık... Bir küçücük aslancık varmış. Abisi onu çok çok severmiş. Nihahaha. Yaşasın kötülük.
_Kes sesini. Hiç bir şey bilmiyorsun. Benim oğlum ölmeye hazır değil.
_Dur, sakin ol. Ona zarar vermek isteyen yok, sadece senin öldüğünü görecek o kadar... Ve kendisine zarar veren asıl kişinin sen olduğunu anlayacak. Şimdilik bye bye.
Telefon kapanır.
_Lanet olsun. Hizmetlisi Fatma'ya bağırarak:
_Eve gelecek kimseyi almıyorsun, dedi.
O sırada Kenan da kardeşi Haldun'un evine gitmek için arabasına binmişti. Serdar da yanındaydı.
...
_Anne iş buldum!
2022'nin ilk güzel haberi Serra'dan gelmişti. Haldun Bey'in malikanesinin ilanını görüntülemişti. O malikaneyi çok merak ediyordu.
_Nerede yeni iş yerin ayıptır sorması?
_Ünlü iş adamı Haldun Demir'in malikanesine!
_Nah girersin! Zaten zengin koca hayalin yüzünden liseyi de yarıda bıraktın. Şimdi de onun oğluna mı sulanacaksın?
_ 10000₺ yi boşuna mı kaybederim? Hem gerekirse oğluna da sulanırım!
_Saçmalama otur oturduğun yerde! Ben seni Kenan Demir'in oğlu Mehmet'le evlendireceğim. Gerçi kardeşi kadar zengin değil ama olsun! Hem Haldun Bey'e katil diyorlar.
_Anne yine benim dediğime geliyorsun. Çünkü o da zengin!
_Yarın seni isteyecekler.
_Of anne! Ben gidiyorum.
_Nereye gidersen git!
Serra, Haldun Bey'in malikanesine gitmek üzere evden ayrılır.
O gün düşündü ki aslında herkes doğru söyleyebilir! Ama olsun! Sonuçta zengin zengindi. Amaca ulaşmak için her yol mübahtı. Etrafında gördüğü binalardan yola bakamıyordu. Eski varoş semt Fikirtepe, kentsel dönüşüm projesi ile gelişiyordu. Yapılan rezidanslardan birine bakmak istiyordu...
Baktığı rezidans, Haldun Bey tarafından yapılıyordu. Bu rezidansta oturmak çok isterdi. Fakat şimdilik Selda, hayaline veda edecekti. Yolda karşında çıkan arabaya gözü ilişmişti. Bu araba sanırım Haldun Bey'in oğlu Tamer'e aitti. Otostop yaparak arabayı durdurdu.
_Sen kimsin? Serra salyalarını akıtarak:
_Siz Tamer Bey olmalısınız galiba, dedi.
_Yaklaşma üzerimde bomba var!
_Doğru söylüyorsun sen bir sarışın bombasın.
_Bak ben ciddiyim. Benim babam katil! Ben onu öldürmeye gidiyorum. Beni uyuşturup zehirlediler. Birazdan eşek cennetine gideceğim.
_Zengin şakası da pek güzelmiş.
_Bunu sen istedin. Tamer Bey, Selda'nın üzerine arabayı sürer. Ve o an...
...
Furkan ise Haldun Bey'in gözüne girmek için iş başvurusu yapmıştı. Yani hizmetli rolüne girecekti. Yolda gördüğü manzaraları sevmezdi. O katili şimdi öldürürdü de... Neyse... Yolculuğuna devam ediyordu. Az kalmıştı. Köprüyü geçmek üzereydi. Köprüyü geçtiğinde Haldun Bey'in malikanesini görmüştü. O malikaneyi yıkmak için sabırsızlanıyordu. Burası çok elit bir yerdi. Herkes köpeğiyle dolaşır ama hiç kimse çocuğuyla dolaşmazdı. Yan tarafta diğer malikane vardı. Bu malikane bir ünlüye, onun karşısındaki malikane de bir futbolcuya aitti. Gördüğü kişi ise Kenan Bey ve polis arkadaşı Serdar idi.
_Sizin ne işiniz var burada?
_Haldun Bey'in işini bitirmeye geldik.
_Dur, yapma! Acele işe şeytan karışır. Bana kalsa ben de onu yok edeceğim de Allah izin vermiyor. Elbette bu dünyada da çekecek ama şimdi değil!
Öte yandan Haldun Bey silahını eline almış, çok nefret ettiği abisi Kenan Bey'i bekliyordu. Gördüğünde ise hiçbirine acımadı. Bir el Serdar'a, bir el abisi Kenan'a, bir el de Furkan'a...