my kind of man | sunki

hug and little kiss

Sunoo'dan
Bisikletten indiğimde Riki'yi de elinden tutarak indirdim ve renksiz lunaparkın içine göz attım. Bugün için kiralamıştım ve bir sürü para vermiştim. Paranın hiçbir önemi yoktu eğer Riki için bir şey yapıyorsam. Belki klişe bu yaptığım ama önemli olan klişeleri özel ve güzel hale getirmek benim gözümde

"Lunaparka mı geldik?"

"Evet tam senin gibi bir bebişe uygun, değil mi?" dedim gülümseyerek. Kapının önüne gelmiştik çoktan, içeri de sadece 1-2 görevli vardı kapıyı açtıklarında beni görüp Riki de aynı sırada konuştu.

"Ya! Bebiş falan değilim. Küser giderim eğer bir daha şöyle bir şey dersen. Tek başına date yaparsın artık"

"peki peki" diye mırıldandım ve arından elinden çekiştirdim ve içeri girmiştik bile. Ben onu yönlendirmeme izin vermeden hızla beni atlıkarıncalara sürükledi.

" Önce atlıkarınca" dedi ve bindiğimizde görevli çalıştırmıştı atlı karıncayı.

Riki ile yan yana duran iki atın üstüne binmiştik. Parlak bir şekilde gülümseyerek bana baktı bende onun gülümsemesiyle gülümsedim. Dakikalar sonra atlı karınca durunca el ele tutuşarak indik. İner inmez bana sarıldı ve sarıldığımız yerde sallanarak uzun süre öyle kaldık ve tam geri çekilip onu dönme dolaba sürükleyecekken bana daha sıkı sarıldı ve saçıma öpücükler kondurdu.

"Hadi bu kadar sevgi yumağı olmak yeter! Dönme dolaba binelim!" tuttuğum elinden sürükleyerek getirmiştim resmen Riki'mi dönme dolabın önüne. Bir tane kabinin içine bindiğimizde halen el eleydik vs dönme dolap çalışınca tepeye yaklaştığımızda elini daha sıkı tuttum Riki'min. Kafamı zaten çoktan omzuna koymuştum.İcime dolan huzurla,
"İyi ki varsın bebeğim"dedim kollarımı da ona sarınca
"Sende sevgilim" dedi Riki de ve eliyle çenemi tutup havaya kaldırdı bende ona dönmüştüm kafamı omzundan kaldırıp. Ne yapacağını tahmin edebiliyordum. Sevgiliydik,elbette temaslarımız küçük öpücüklerimiz oluyordu ama daha önce hiç öpüştüğümüz söylenemezdi. Yüzüme egildigini hissettiğimde Riki'nin bende kafamı ona doğru getirdim ve gözlerimi kapattım.

Dudaklarının dudaklarıma değdiğini hissedince ölüyor gibi hissettim. Kalbimin birazdan göğüs kafesimden fırlayabileceğini düşünüyordum.Uzun süre dudakları dudaklarımdaydı bu süre sadece maksimum 3 dakikaydı bana 3 gün gibi gelmişti. Elleri yanaklarımdaydı benim ellerim ise boynuna kenetlenmişti. Geri çekildiğinde ikimiz de nefes nefeseydik yanaklarımı tutmaya devam ediyordu gözlerimin içine bakıyordu,dudakları kıpkırmızı duruyordu. Hayatımda gördüğüm en güzel manzara olduğuna yemin edebilirdim.
"Dudakların ölümüm tadıyor" diye fısıldadım. Belki çok romantik birisi değildim veya felsefe yapabilecek ama dediğimin doğru olduğunu düşünüyordum. Kalbim birazdan çok hızlı atmaktan duracak gibiydi.
"Emin ol ki seninkiler de benim ölümüm tadıyor"dedi yuzlerimiz halen yakındı. Ellerimi önümde kenetlemiştim ve elimi alıp tam kalbinin üstüne getirdi, onun kalbinin de benimkinden farkı yoktu.

"Seni sonsuza kadar sonsuz seveceğim"Dedim gözlerim dolmuştu bile... Hızlıca beni kendine çekip sarıldı ve ben onun omzuna minik gözyaşlarımı bırakırken onun da benim omzuma ağladığını hissediyordum. Dönme dolap belki de 4. Turuna başlamıştı. Ağlıyorduk çünkü biz kavuşalı 100 gün olmuştu. Ağlıyorduk çünkü birbirimize olan sevgimiz içimizi dolup taşırıyordu.

•••
Kısa bir bölüm oldu umarım beğenmişsinizdir. İlk defa Kiss scene yazdım utançtan ölecektim sanırım...
Bu arada ben yeni bir sunki fici yazıyorum (taslakta) bölüm biriktiriyorum ona da,yakında bu fici final yapmayı düşünüyorum 5 bölüm sonra yaparım muhtemelen. Sizi seviyorum kendinize güzel bakın<3

10.03.22
20.00
Idy