"Lütfen sakin olun!böyle yaparak işimizi zorlaştırmaktan başka hiç bir şey yapmıyorsunuz!"
"yalvarırım..nolur bırakın beni,ben iyiyim. Deli degilim ben..nolur bırakın nolur!"diyerek elime bağladıkları soğuk zincirden kurtulmaya çalışıyordum. Filmlerde görmediniz mi? O zincir ne olursa olsun kırılırdı, kırılmaya mahkumdu. Ama biz,biz ne bir filmin içerisinde'ydik ne de bir oyunun.Ne bir zinciri kıracak kadar gücümüz vardı,ne de bunlara katlanacak bir sabrımız..Ah! size kendimi tanıtmayı unuttum. Ben ezgi ,ezgi soylu. 18 yaşındayım, yani en azından bana öyle diyorlar. Bana göre deli hastanesi olup doktorların gözünde psikiyatri merkezi'nde yaşıyorum. Gerçekten deli olduğuma inandınız mı? Hayır..nolur siz bana inanın. Şaka yaptım !Ben deli değilim ki?bana inanmanıza gerek yok . Burada olma sebebim insanlara uzun uzun bakıp onlar hakkında ki düşüncelerimi dile getirmek..
2 gün önce
"Ah!ezgiciğim,gerçekten çok tatlı ve zarif bir kızsın. Fakat bana neden hala öldürecekmiş gibi baktığını anlamış değilim güzelim "
diyip kahkaha atmaya başlamıştı. Sınandığımı size daha önce söylemiş miydim?Bir Allah'ın kulu anca bu kadar salak ve boş boğaz olabilirdi..Geldiğinden beri kocasının onu aldatmasını konuşuyorduk. Pardon! O konuşuyor ben ise gözlerine bakıyordum. Sonra bir anda kendimi tutamayıp"Bu kadar çok konuşan ve deli olan birini bende aldatırdım. "deyiverdim. Çok fazla açık sözlü değilim yanlışınız var.
kadın bana hayretle bakarken "ne? ne diyorsun sen terbiyesiz! Delisin sen! "diyerek yanımdan ağlayarak uzaklaşmıştı.
Günümüz
Anlıyorsunuz beni, değil mi? İnsanlar hakkında ki düşüncelerimi dile getirdiğim için burda ki kimse beni sevmez,sürekli kavga ederdik. Çok çabuk ruh değişimi yapan biriyim. Mesela dakikalar önce kollarımda ki zinciri çözmeye çalışıp doktorlara saldırmak isterken şimdi çişimin gelmesi için vişne suyu içiyordum!İnanılması zor bir durum demeyeceğim, çünkü normal. Deli hastanesi- Ah!pardon psikiyatri merkezi'nde kalan birinden ne bekliyordunuz?
Oda'mın kapısının açılmasıyla birlikte içeri merve hemşire girdi. Kendisinin 2 çocuğu vardı ve.. kocası gercekten cok seksi'ydi.Bunu merve hemşireye şakasına söylediğimde ise bana öldürücü bakışlar atıyordu!Amacım sadece şaka yapmaktı, Asla ve asla yavşamak değildi.
"Merhaba ezgi,sana yeni gelen doktorumuzu getirdim tanışmak ıstiyor seninle. Umarım ilk günden kaçırmazsın yeni doktorumuzu"diyip yapmacık bir gülümseme yolladı. Kapıdan çıkacakken konuşmamla birlikte bana döndü "sizin kocanız triplerinize ve bağırmalarınıza rağmen sizi bırakmadıysa, bu doktor hiç bırakmaz. Gözünüz arkada kalmasın!buralar bana emanet kaptan!"diyip öpücük yolladım.
Seviyordum bu kadını fakat gerçekten çok saftı..Her neyse bu gerçeği size şimdi söylemem doğru olmaz..
Merve hemşire dışarı çıktıktan sonra içeri bir doktor girdi. 'way anasini' dediğinizi duyar gibiyim?
ayrıntıya gerek yok tamam. ama çok yakışıklı!
buda benim iç sesim,hani şu herkesin içinde olup boş boğaz, salak ama komik olan iç seslerden. Sıradan yani.."Merhana küçük hanım, alp ben. Siz?"
Evet, aynen bu şekilde koçok honom diye seslendi .
"Sensin küçük hanım. "dedim bir anda aynen ezgi!adamda da tam küçük hanım olacak tip var zaten."Anlıyorum..bugün seninle bir seans yapacağız ,istersin değil mi?"dedi. Aslında yakışıklıydı hem- ezgi?napıyorsun!adam şuan senin konuşmanı bekliyor ve sen adamın gözlerinin içine bakıp duruyorsun..lütfen beni kendi içinden alıp başkasına verir misin?bu kadar zeki bir iç sesi kaldıramıyor, o yüzden böyle yapıyor olabilirsin tatlım.
İçimde ki o çok zeki sesi susturarak gözlerinin içine bakarak konuşmaya başladım "Sanırım,sizde diğerleri gibi deli olduğumu düşünüyorsunuz?
bencede öyle düşünün. Seansıda yapabiliriz." Neden kabul ettin diye sormayın neden kabul ettin?farkında mısınız bilmiyorum ama benden çok içimde ki o cırtlak sesli iç ses konuşuyor.Alp çalışma masamın önünde ki sandalyeyi çekip yatağımın ucuna oturdu .
"İsmin ezgi,18 yaşındasın." diye mırıldandı, "ben kendim hakkında bu kadar şey bilmiyorken..Beni benden daha iyi tanımanız gözler yaşartıcı"
Sanki merkezde goril görmüş bebek gibi baktı bana , "ismin ezgi,ezgi soylu.18 yaşındasın...Tam tamına 8 yıldır burdasın ve hastanenin kaçış yerlerini tepeden tırnağa biliyorsun,küçükken yaşadığın bir olay yüzünden burdasın. "Son dediği cümlelerde kalbimin sıkıştığını,cırtlak seslinin bile konuşamadığını farkettim "ne oldu o gece ezgi?"O gece..hayatımın anasının amına koyulduğu gece.
Hayır. Etkilenmiyordum, ne üzüntü ne efkar. Şuan o iki adama karşı nefretten hiç bir şey hissetmiyorum.Bir tarafta beni canından çok seven dedem,diğer bir tarafta her şeyim(!) kocam..
Ne kadar mutlu bir aileyiz,gördünüz mü?"Öykü, iyi misin?" O an yere bakarak düşündüğümü farkettim. "iyiyim.Konuşmak istemiyorum,çıkın."dedim. Yavaşça ayağa kalktı,
çıkmak yerine kapıyı kilitleyip tekrar yerine oturdu .Korkmuyordum,çünkü bana bir şey yapmayacaktı. "Üstüme falan saldırırsın sanıyordum."dedi bu bizi çok uysal sandı ezgi!
"Şimdi saldırmayacağımı nerden biliyorsun?Tam şuan..yatağın altında bir bıçak çıkarıp.."ayağa kalktım ve yanına doğru ilerleyip tekrar konuştum "..bu bıçağı tam kalbinin altına sokup..kıvırarak çıkartsam"dedim ve tekrar yerime oturup gülümseyerek konuştum"ne yapabilirsiniz ki?"Yeterince sakin duruyordu.Elinde ki not defterine bir şeyler karalayıp durdu bu 20 dakika içerisinde. 20 dakikanın sonunda kısık bir sesle konuştu ve işte o an gerçekten korktuğumu hissettim "ya sen bıçağı sapladığın hâlde ben ölmezsem?O zaman ne olur ezgi?"
.........................................................................................
açıklamaya gerek yok,yazmak istedim yazdim.hadi eyvallah götünüzü yerim.
...........................................................................