Green Angel ~ Taekook / Yoonmin ✔️

15

2 hafta sonra

Jungkook

Bugün gelmesini hiç istemeyeceğim gün gelmişti. Babamın kesin kararı ile, alfalık sınavının en zor seviyesinde ki sınavdan geçecektik. Sınav, kızışma döneminde olan birkaç omega ile aynı odada bulunmaktı. Omegaya dokunmak katiyen yasaktı. Sınavın ikinci kısmında ise, feromonlarımızla o omegaları sakinleştirmekti. Bir omega olsa iş daha basit ama odada 2 veya 3 kızışan omega olunca daha da zorlaşıyordu. Aslında bu sınavı Yoongi hyung ile 2 sene önce yapmış ve geçmiştik fakat babam bu sınavın bir daha uygulanmasını istiyordu. Neden bilmiyorum fakat bu sefer işimiz kolay olacak gibiydi. Çünkü sevdiklerimiz var ve bir alfa bir omegaydı severse başka omegalara karşı gözüne perde iniyor diyebiliriz. O yüzden rahat bir biçimde gidiyorduk sınavımızı olacağımız odaya.

Odada babam ve annem vardı. Annemin yüzü biraz tedirgin gibiydi. Babamsa hiç olmadığı kadar emin. Bir şeyler dönüyordu şuan ama anlayamadım.

"Geçin koltuklara."

Yoongi hyung ile kuzu kuzu oturduk koltuklara.

"Bu sınavdan sonra sizin gerçek bir alfa olduğunuzu ve bu güne kadar çok iyi eğitildiğinizi anlamış olacağız."

Yg "Baba, neden bu sınavı bir kez daha yapma gereği duydun? Zaten geçmiştik bu sınavı. Yeniden denemek amaçlı mı yapıyorsun?"

"Yoksa sevdiklerimize ne kadar bağlı olduğumuzu görmek için mi?"

"Hiçbiri."

Babam tepkisiz şekilde konuşunca bir ürperti gelmişti. Bizi kötü birşey bekliyor bunu hissediyorum.

"Getirin omegaları."

Odada ki muhafızlar odadan çıktı ve bir süre sonra kollarından destek amaçlı tuttukları Jimin ve Taehyungı getirmişlerdi. Ikisi de terli ve soluk soluğalardı. Ve gelen feromon kokusundan hiç şüphesiz ki ikisi de ağır bir kızgınlıktaydı.

Yg "Baba sen!"

"Ben ne oğlum?"

Yoongi hyung gibi bende endişeye kapılmıştım. Annemin de en az bizim kadar korktuğunu görmüştüm.

"Siz çıkın."

Muhafızlar hızlıca çıkmıştı odadan. Şuan bizde onlar gibi kaçarcasına çıkmak istiyorduk bu odadan.

Biz şimdiden onların cazip kokularından zorlanmaya başlamışken onlar da yerde dizleri üstünde başları eğik şekilde soluklanıp inildiyorlardı.

"Baba. Canları acıyor yapma lütfen."

Babamdan bir çıt bile çıkmamıştı. Oturduğum koltuğun kenarlıklarını sıkmaya başlamıştım. Yoongi hyung işe başını eğip gözünü kapamıştı. Kulaklarımıza onların inildemeleri doldukça daha da zorlaşıyordu işimiz. Daha ne kadar sürecek bu!

"P-p-prensim.."

Jimin inildeyerek Yoongiye seslenince Yoongi gözlerini sıkıca kapatıp yumruğunu sıkmıştı.

"Yoongi..."

"Jimin sus nolur."

Jimin çaresizce inildeyip Yoongiye bakıyordu. Taehyunga baktığımda elbisesinin eteklerini avcunun içine toplamış soluklanıyordu. Ter içinde kalmış...

"K-kook..."

Hayır hayır hayır! Ona bakmamam gerekti. Hemen ben de başımı eğip gözlerimi kapadım. Dilim sivri dişlerime çarpınca çoktan etkilenmeye başladığımı fark etmiştim.