(Şarkıyla okuyun lütfen. Cimorelli - Believe it)
Son bölümden hatırlatma;
2-3 dakika sarılı kaldık tam o sırada dışarıda gördüğümüz çocuklar yanımıza geldi ve Çağrı'ya "Burası sizin aşk yuvanız değil."dedi.İkimizde şaşkın bakışlarla birbirimize baktık.
Renginin ağzından;
Pars yanımızdan hızlıca geçerken geride kalan arkadaşları Çağrı'ya sert bir şekilde omuz atarak Pars'ın peşinden gittiler. Bakışlarımı Çağrı'ya çevirdiğimde kaşlarının çatıldığını gördüm.
Sakinleştirmek için
"Boşver onları,neden böyle yaptılar anlamadım zaten." diyerek omuzuna dokundum.
Çağrı sakinleştikten sonra onu kolundan tutup çardaklara kadar sürükledim.Aklımda o kadar çok şey vardı ki şimdi buna Pars'nın yaptığı saçma haraketlerde dahil olmuştu ve ben bu olanlardan gerçekten sıkılmaya başlamıştım.Aklımda ki beni en rahatsız eden soruyu sormaya karar verdim, bunu bilmeye gerçekten ihtiyacım vardı.
"Çağrı sabah ki kıza ne anlatmaya çalıştın,benim bilmediğim bir şey mi var?" diyerek Çağrı'nın suratına baktım.Surat ifadesi bir an da değişmişti,benden bir şey sakladığını biliyordum.Suratıma boş boş baktı ve saçmalamaya devam etti,beni geçiştirmeye çalışıyordu.
"Çağrı bana verdiğin cevaplar hiç bir şekilde sorularımı cevaplamıyor."dedim.Sesimin yükselmesini engelleyememiştim ama burda kesinlikle ben haklıydım.Çağrı yavru köpek bakışları atarak.
"Rengin farkındayım ama söyleyemem."dedi.Daha fazla dayanamayarak "Benim hakkımda olan şeyi bana nasıl söylüyemiyorsun."dedim,bağırarak.
Hızlıca yerimden kalktım ve koşar adımlarla sınıfa yöneldim.Çağrı da peşimden geliyordu tam sınıfın kapısını açarken Çağrı koluma girerek beni sakinleştirmeye çalıştı ve o sırada sınıfın kapısı pat diye açıldı.
Kafamı kaldırıp baktığım da Pars'ın öfkeli bakışlarını üzerimizde hissettim.Bu bakışlardan hiç hoşlanmamıştım.O kadar öfkeliydi ki gözlerinden püsküren ateşi görebiliyordum.
Hoca bize seslenerek "Siz neden geç kaldınız?" dedi.Pars bizim cevap vermemize izin vermeden "Hocam onlar yatılı okul kavramını yanlış anlamışlar."dedi.Sınıftan bir uğultu yükselmeye başladı.
Pars sınıftan çıktı ve hiçbir şey olmamış gibi koridorda ilerlemeye başladı.Bende peşinden giderek "Sen ne dediğini sanıyorsun!?!"diye bağırdım.Pars bana dönüp sırıtarak "Ben doğru olanı söyledim,bücür.Sen ne dememi isterdin." dedi.
"Ben sadece..." diye söze başlıyacakken sözümü kesen sese lanet ettim.Bu lanet olacısa ses Çağrı'nın sesiydi. "Rengin çabuk buraya gel!!".dedi bağırarak.Sesi sinirli ve meraklıydı.
Tekrar Pars'a döndüğümde gülümseyip arkasını döndüğünü gördüm.Ya Pars'ın peşinden gidecektim ya da Çağrı'nın yanına sınıfa dönecektim.
Ve ben bildiğiniz üzere yanlış şeyleri yapma konusunda mastır yapmış bir insan olarak Pars'ın peşinden gidecek ve ona o imalı sözlerin anlamını soracaktım.
Bir an hala yerimde durduğumu anlayarak Pars'ın peşinden koşmaya başladım.Merdivenlere geldiğimde ona yetişmek için hızımı arttırdım.
Siyah saçları gördüğümde bir an panikledim 'Neden onun peşinden gidiyordum ki?' Çağrı o ne yapıyordu,bana çok kızmışmıdır?'diye düşündüm içimden.
Bütün bu saçma düşünceleri arkamda bıralarak arkasından "Hey bir dakika durabilir misin Pars?"diye seslendim.Beni takmayı bırak zahmet edip arkasına bile dönmemişti.Neyse ki ona bir adım uzaklıktaydım.
Daha ne olduğunu anlamadan bağcığıma bastım ve kendimi yerde ve Pars üstüme çıkmış bir halde buldum.Bir süre hiç konuşmadan gözlerinin içine baktım.Ne kadar sert gözükmeye çalışsada gözleri onu ele veriyordu.
Bir an nefesini tenimde hissettim.Oysa o sadece köprücük kemiğimin üzerinde ki doğum lekeme bakıyordu.
"Hey sen nereye bakıyorsun?!?"dedim ama o dediklerimi duymamazlıktan gelemeye devam ediyordu. "Bu dövmeyi nerde yaptırdın."diye sordu gözlerimin içine bakarak.Neden bunu soruyordu ki.
"Eğer üzerimden kalkarsan sana cevap verebilirim."dedim.Çabuk cevap almak istiyordu ki üzerimden çabucak kalktı.Kaşlarını çatarak "Sana diyorum bücür o dövmeyi nerde yaptırdın."dedi.Neden bu kadar takmıştıki.
"Beni dinle 'bay ben herşeyi bilirim' o dövme değil doğum lekesi hem bundan sanane!".Yüzüne baktığımda kaşlarının yukarı kalktığını gördüm. Aldığı cevap onu şaşırtmış gibiydi.Neden şaşırıyordu ki.
Bir şeyler fısıldamaya başladı,onu anlamaya çalışırken beni fark etmiş olmalı ki,sırıtmaya başlayıp "Sen artık sevgilinin yanına git bücür"dedi.Beni Çağrıyla sevgili sanmasına daha da sinirlenmiştim.
"Sana bunu kaç kere daha söylemem gerekiyor Çağrı benim arkadaşım."dedim bağırarak. O beni hiç takmamış gibi "Hiç öyle görünmüyor ama."dedi.
"Hem öyle olsa bile bu seni hiç alakadar etmez."dedim gözlerimi kısarak.
"Beni dinle küçük bücür sevgili olup olmadığınız beni hiç ilgilendirmiyor ama sizin bu okula ne için geldiğiniz çok belli." Yeniden ve yeniden beni öfkelendirmeyi başarmıştı.
"Neden bana bu kadar sertsin."diye sordum korkarakta olsa.
Cevabını hiç geciktirmeden,"Sana karşı özel bor sertliğim yok bu okulda ki ilk günün ve bu okulda ki bütün kızlar bana bayılıyor belki ileride sende öyle olacaksın,hatta belki..."cümlesini bitiremeden "Benimle böyle konuşamassın!?"dedim gözlerim dolu bir şekilde.
Daha önce bunları kimseden duymamıştım. Pars bana aldırmayıp "Neden öyle değil mi sevgilinle yoksa..." Ne kadar uyarsamda susmuyor bana sürtük muamelesi yapıyordu daha fazla dayanamayıp bütün öfkemi ona tokat atmaktan yana kullandım.Ses resmen koridorda yankılanmıştı.
Ama o buna alışmış gibiydi,sanki her gün bir kızdan tokat yermiş gibi sadece güldü.
Bana söylediklerine dayanamadım ve gözümden yaşlar akmaya ve görüş alanım bulanıklaşmaya başladı. Ona güçsüz gözükemezdim ben güçlüydüm ama yine de gitme zamanımın geldiğini anlamıştım.
Koşarak dışarıya çıktım ve okulun arkasında ki boş alana gittim. Çimenliklerin üzerine oturduktan sonra bacaklarımı kendime çekerek kollarımı etrafına doladım ve kafamı bacaklarıma koydum.
Bir kaç dakika sonra yanımda adım sesleri işittim ve kafamı kaldırdığımda sinirden yüzü kasılmış bir halde onu gördüm.
—————————————————
Sizce Renginin yanına gelen kimdi. Çağrı,Pars ya da başka birimi fikirlerinizi belirtebilirsiniz. Bu arada hemen aralarında birşey olmasını beklemeyin daha anlatılacak çok şey var.Gizli sırlar vs. Bir daha ki bölümde görüşmek üzere... ^^
