- TÜRK TARİHİNE GİRİŞ -

31 3 0
                                    

Öncelikle sizlerle "Türk" kelimesi nasıl türemiş nasıl ortaya çıkmış onu konuşalım.

Kimi yazarlar, tarihçiler Türk ırkının Hz. Nuh'un oğlu Yafes'ten türediğini söylese de bu kesinlikle safsatadan ibarettir.

Zira 1922 yılında Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, sözlerinde Türk ulusunun soyunun Hz Yafes'in oğlundan türediğini söylemiş fakat 1934 ve 1937 yılları arasında Mu kıtası denilen bir yerin varlığından haberdar olup araştırmaya başlayınca, Türk  ulusunun soyunun Mu kıtasından gelebileceğini düşünerek yıllar evvel vardığı kanıdan vazgeçmiştir.

Türk ulusunun nasıl çıktığı, Türk Yaradılış ve Türeyiş destanında şöyle anlatılır;

Yaradılış Destanı ;

" yaratılış destanında başlangıçta her yerin sularla kaplı olduğu anlatılmaktadır. Tanrı Ülgen, kuşa dönüşerek suların üzerinde uçar ancak konacak bir yer bulamaz. Bunun üzerine gökten gelen bir ses tanrı Ülgen'e denizin içinden çıkan bir taşa konmasını söyler. Ülgen bu taşa konduğunda yerin ve göğün yaratılması gerektiğini düşünür ancak bunu nasıl yapacağını bilemez. Suların içinde yaşayan dişi ruh Ak Ana, Ülgen'e yaratılışı nasıl gerçekleştireceğini anlatır. Onun yardımıyla işe başlayan tanrı önce yeri, ardından göğü yaratmıştır. Ardından da dünyanın dengesini sağlaması için üç balık yaratmış. Balıklar dünyayı alttan destekleyerek başıboş gezmesine engel olmuşlar.
büyük bir okyanusun ve suyun esas olmasına rağmen, onlara göre insanoğlu, sudan yaratılmamıştı: İnsanoğlu aslı yine topraktı Tanrı Ülgen deniz üstünde gezerken yüzen bir kara parçası görür. Yaklaştığında toprağın üstünde balçığı fark eder. Düşünür ki bu insan olsun o düşündükçe çamur insan suretine bürünür. Hikâyenin devamında bu ilk insan olan Erlik Ülgen'e ihanet edecektir."

Türeyiş Destanı ;

"Uygur Kağanı'nın güzeller güzeli 2 tane kızı var imiş. Uygur Kağanı, bu güzeller güzeli kızlarını çok kıskanır ve kimseye vermezmiş. Bu kızların yalnızca Tanrıya layık olduklarını düşünürmüş. Ve onları kale içine kapatmış. Aylar ayları kovalar iken Uygur Kağanı kızlarını alır ve bir dağın tepesine götürür. Bu dağ "Tanrı Dağı"'dır. Kızlarını dağın en üst yamacını bıraktıktan sonra Tanrıya yalvararak ;
"Ey, Ulu Tanrım! Bu güzeller güzeli kızlarım yalnızca sizlere layıktır. N'olur onlarla evlen." der ve kaleye doğru yol alır. Kızlar günlerce kaldıktan sonra gökten 2 tane beyaz ışık indiğini ve bunların zemine inince "Bozkurt" suretine girdiklerini görürler. Bunlar, bunlar işte Kurt suretine girmiş Tanrıdan başkası değildi. Bu iki Bozkurt güzeller güzeli iki kız ile evlenerek çocukları olmuştur. Bu çocuklar ise Türk soyunu türetmeye başlamış ve "Otuz Tatar ve Dokuz Oğuzlar" olarak iki kola ayrılmışlardır.

Türk ulusunun nasıl türediğini ve nasıl ortaya çıktığını anlattık. Şimdi ise sizlere Türk ırkı ilk nerede ortaya çıkmış onları anlatacağım.

Türk ulusu, ilk topluluk olarak bilinen İskit (Saka)'ler olduğu düşünülmektedir. Türk ırkı ilk olarak Hazar Denizi'nin doğusu ve batısı daha sonra ise Tanrı Dağları ve Altay Dağları arasında ortaya çıktığı kanıtlanmıştır.

Her ne kadar İskit (Saka) 'ler İran kökenli oldukları söylenilse de bunun bir kanıtı yoktur ve belli değildir. İskitler, Türk boyu olan Massagit boyu tarafından ortaya çıkmıştır. Bu boyun ilk atası Türk Edebiyatına bile konu olacak Alp Er Tunga' nın ta kendisidir.

Alp Er Tunga sagusu;

"Alp Er Tunga öldi mü?
Isız ajun kaldı mu?

Ödlek öçin aldı mu?

Emdi yürek yırtılur.

Alp Er Tunga öldü mü?
Dünya ıssız kaldı mı?

Felek öcünü aldı mı?

Şimdi yürek yırtılır.

Ödlek yırag közetti.
Oğrun tuzağ uzattı.

Begler begin azıttı.

Kaçsa kah kurtulur?

Felek yarar gözetti.
Gizli tuzak uzattı.

Beylerbeyini kaptı.

Kaçsa nasıl kurtulur?

Begler atın urgurup.
Kadgu anı turgurup.

Mengzi yüzi sargarup.

Korkum angar türtülür.

Beğler atlarını yordular.
Kaygı onları durdurdu.

Benizleri yüzleri sarardı.

Safran sürülmüş gibi oldular.

Uluşıp eren börleyü.
Yırtıp yaka urlayu.

Sıkrıp üni yırlayu.

Sığtap közi örtülür.

Erler kurt gibi uludular.
Hıçkırıp yaka yırttılar.

Kısık seslerle haykırdılar.

Ağlamaktan gözleri kapandı.

Könglüm için ötedi.
Yitmiş yaşıg kartadı.

Kiçmiş ödig irtedi.

Tün kün kiçip irtelür.

Gönlüm içten yandı.
Yetmiş yaş yaşlandı.

Geçmiş zaman arandı.

Tüm günler geçse de,

Yine de aranır.

Alp Er Tunga'dan sonra ise onun torunu olan ilk kadın Türk hükümdar Tomris Hatun tarih sahnesine giriş yapmıştır. İskitler, atı evcilleştiren ilk Türk milletidir. Üzengiyi icat etmişlerdir. Tomris Hatun, kocasının ve evladının Pers Hükümdarı Kiros tarafından öldürülmesi üzerine yıllar boyunca onunla savaşmış ve kazanmıştır. Tomris Hatun, Pers Hükümdarı Kiros ile savaşmasıyla ün salmıştır. Kiros, Perslerin en acımasız hükümdarı idi. Kendisine tabi olanları köle olarak kullanıyor olmayanları ise erkeğinden, çocuğuna varana kadar kellelerini alıyor ve yerle bir ediyordu. Kiros, İskitlere elçi göndererek Tomris Hatun ile evlenmek istediğini belirtti. Tomris Hatun bunu kabul etmeyerek elçiyi geri göndermiştir. Kendisi de bir elçi yollamak istemiş ve elçi olarak oğlu Spargabı göndermiştir. Kiros, hain bir plan kurarak Spargabı ve tüm askerlerini bir gece de öldürtmüştür. Bunu duyan Tomris Hatun, intikam yemini ederek ordusuyla Bozkıra yola çıkmış Kirosun üzerine yürümeye başlamıştır. Kiros, üzerine Tomrisin geldiğini duyunca gözleri büyümüş ve şaşırmış daha sonra da orduyu toplayarak o da ordusuyla yola çıkmıştır. Bozkır da Tomris ile karşı karşıya geldiler. Askerler hemen savaş konuşlandırması almış ve savaşı kimin başlatacağını emin olmayan gözlerle beklemişlerdir.

Büyük sessizlikten sonra herşey yerini hücum borularına bıraktı. Evet, hücuma kalkan yoğun düşünceleri ve sessizliği karanlığa boğan Tomris Hatun'un hücum emri olmuştu. Kanlar döküldü askerlerin binlercesi öldü bağrışmalar oldu oklar atıldı kalkanlara kılıçların sert vuruşları kulakları çınlattı. Büyük çarpışmalar sonucunda kazanan taraf Tomris Hatun oldu. Kiros, ilk yenilgisine uğramış sadece yenilgi ile kalmayarak o zalim başı gereksiz gövdesinden koparılarak Tomris Hatun'un önüne verildi. Tomris Hatun, Kirosun zalim başına baktı ve eliyle başını alarak kan dolu bir kovaya attı. Ağzından tarihe damga vuracak şu sözler dökülmüştü...
"Yeterince kana doymamıştın Kiros, şimdi seni kana doyuruyorum."

İlk Bölüm sona ermiştir. Yarın sonraki bölümü atmaya çalışacağım. İyi günler. :)

İnstagram : serkanbatuhandolgun

- TÜRK TARİHİNE GİRİŞ -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin