OROSPU ERKEĞİM

1.

Çok heyecanlıdım. Bugün yeni okulumun ilk günüydü. Lise 1 öğrencisiyim. Yeni yeni büyüdüğümü hissediyorum. Annemle beraber evden çıktık. Önceden anlaştığımız servisi beklemeye başladık. Ilk gün olduğu için kurallara uyup okul formamı giydim. Beyaz gömlek, kırmızı mavi çizgili kravat ve siyah pantolon. Durakta beklerken aklımda yaz tatilinde kurduğum bütün hayaller geldi. Okula havalı girişim, erkeklerin bana bakıp fısıldamaları. En umursamaz olanın sadece beni umursaması ahh bunlar çok güzel.

" Ne düşünüyorsun? " annemin sorusuyla ona dönüp gülümsedim.

" Çok heyecanlıyım. "

" Aman kızım erkeklere bakma. Gider gitmez sınıfına çık, sırana otur hocayı bekle. Biri senle konuşmadan sen konuşma tamam mı? " ahh tabi bunları harfi harfine yapacağım!

" Offf tamam Anne " annem bana her zamanki sinirli bakışlarını yolladı.

" Sen daha okula gitmeden değiştin, çok fazla sinirimi bozma seni mahalledeki kız okuluna yollarım Seçil " bunu yapamayacağını oda biliyordu. Laf olsun diye beni sinir ediyordu. Neyse bugün çok güzel olmalı.

Servis geldiğinde annemle vedalaştım. Ben servise binip oturacak yer bulup oturana kadar annem servisçiyle 3 saatlik muhabbet yapmıştı. Beni çok mu önemsiyor. Yoksa sinir etme çabasında mı bazen anlamıyorum. Gerçekten sıcakkanlıydım ve hemen birileriyle arkadaş olmak istedim. Yan tarafıma baktığımda geçen sene aynı okuldan olduğum Seher bana gülümsüyordu. Ahh bu kıza çok gıcık olmuştum. Aslında iyi biri gibiydi ama benim ön yargımı almıştı artık. Onunla okul hakkında biraz konuştuktan sonra önüme döndüm. Servisin içinde büyükler( ahh ne kadar büyükler diyi mi, sadece 1-2 yaş) gülüp eğleniyordu. Tabi eğlenceği biz çöm dedikleri 9lardan alıyorlardı. Ezmek değilde keyif Sanırım. Yoksa kötü insanalara benzemiyorlar . Servisçimiz çok komik bi adamdı. Adını bilmiyorum ama servisten bi kaç kişinin adını öğrendim. Özcan var mesela sarışın, ela gözlü gideri olan bi çocuktu. Sonra Şura vardı kısa saçlı hafif tombul ve samimi arkadaşları hariç herkese egolu davranıyordu. Rabia var birde o benim durak arkadaşımmış tabi annemden fark etmedim bile. Sonra en önde 12lerden bi Abi oturuyordu. Yüzünü tam görememiştim ama adı Oğuzhandı. Okula geldiğimizde bahçenin ortasında indik. Herkesin toplandığı alana gittim. Gözleri takip ederek bi panonun önünde durdum ve sınıfıma baktım, 9/C. Aslında önceden biliyordum ama tekrar bakmak istemiştim. Sonra müdürün çağrısıyla öğrenciler toplandı. Her sene duymaya alışkın olduğum bi konuşmayı daha dinledikten sonra okulun D kapısından içeri girdik. Daha önce okula geldiğim için direk merdivenlere yöneldim. Sınıfım 3.kattaydı. İte kaka bir sürü öğrenci yukarı çıkıyorduk. Kabul ediyorum bu çok eğlenceliydi. Üçüncü kat nerdeyse çöm katı gibiydi. Bir tek 11/B vardı. Sınıfımın katına geldiğimde çok şaşırdım. 11ler merdivenlere oturmuş etten bi duvar yapmışlardı ki geçmek imkansızdı. Biz çömlerin şaşkınlıktan kızaran suratlarına gülerek bakıyorlardı. Bir süre sonra şakacı bi hoca gelip onları kaldırdı. Sonra sınıflara girdik. Duvar kenarı üçüncü sıraya oturdum. Yanıma sıradayken tanıştığım kız Özlem oturdu. Ön sırada da yeni tanıştığım Selin ve Büşra vardı. Selin çok rahat küfürbaz, eğlenceli bi kızdı. Büşra şimdilik sessizdi alışınca çok daha eğlenceli bir olacakmış. Kendisi öyle söyledi. Benim aklım ise serviste kalmıştı. 12 lerdeki abinin sesi bana çok güzel gelmişti. Bilmiyorum çok tuhaf ve temiz bir sesti. Of deliriyorum galiba. Alışmıştım artık bende her kız gibi her an bir erkeğe aşık olmaya açıktım. Otobüste, tranwayda, markette artık çok sıradan bir şeydi. Ama ben hepsini sanki ilk sevdiğim kişi gibi sever bir sürü hayaller kurardım.