3/3

1K 52 24
                                    

Kyungsoo nasıl olmuştu bilmiyordu ama şu an Kim ikizleriyle Jongin'in yatak odasında oturuyordu.

On dakikadır aralarında gergin bir sessizlik vardı. Kyungsoo ve Jongin yatakta oturuyorken, Kai karşılarındaki küçük koltuktaydı. 

"Demek Kai'dan da hoşlanıyorsun..." Jongin sessizliği bozdu. Böyle dile getirince garip olmuştu fakat Jongin haklıydı. Kyungsoo, erkek arkadaşının ikizi Kai'dan da hoşlanıyordu.

Kyungsoo yutkunup başını salladı. Stresten avuç içleri terliyordu. Ellerini pantolonuna silerek Kai'ya bakmaktan kaçındı. 

"A-Ama bu artık seni sevmediğim anlamına gelmiyor," Kyungsoo, erkek arkadaşına döndü. Jongin'in kafası karışık duruyordu. "Hala sana aşığım." Kyungsoo dürüst bir şekilde konuştuğunda Jongin bir nebze de olsa rahatlamıştı.

"Yani, aynı anda iki kişiyi seviyorsun?" Kyungsoo tekrar başını salladığında Jongin parmaklarıyla oynamaya başlamıştı.

Pekala, bu Kim ikizlerinin hoşuna gitmemişti. Çünkü ikisi de paylaşmayı sevmiyordu. Ve Kyungsoo onlardan, onu paylaşmalarını istiyordu.

Kai kollarını göğsünde birleştirdi ve aralık perdeden görünen pencereye doğru baktı. Jongin yarım saat önce onu tekrar dövmeye kalkışacakken, bundan son anda kaçmıştı. O andan beri de ağzını açmamıştı. Kyungsoo ona olan ilgisini ifade ettiğinde bile. Çünkü Kai, Kyungsoo'dan uzun zamandır hoşlandığını itiraf etmek istemiyordu. Bu, Jongin'le koyduğu kuralı bozduğunu dile getirmek demekti. Kardeşine ihanet ettiğini kabul etmiş olmak demekti.

Fakat aynı zamanda, Jongin'e ihanet etmemişti. Çünkü Kai, Kyungsoo'yu, Jongin'den önce fark etmişti. Bir sene önce oğlanı kampüste ilk gördüğünde, etrafındaki her şeyin durduğunu hissetmişti. Kyungsoo'yla göz göze geldiğinde kısa oğlan asla gözlerini kaçırmamış, Kai'ya gülümsemişti. Kai, oğlanın gülümsemesine bile karşılık veremeden Kyungsoo bir anda kaybolmuştu.

İki hafta sonra tekrar Kyungsoo'yu gördüğü zaman, kardeşi Jongin'le gülüşüyorlardı. Kai daha oğlanla tanışma fırsatı bulamadan kardeşinin sevgilisi olmuştu. Bundan sonra da Kai'nın elinden kardeşinin sevgilisiyle arkadaş olmaktan başka bir şey gelememişti. Kyungsoo'yu unutmaya, hislerini bastırmaya çalışmıştı ama her gün onu görmek buna yardımcı olmamıştı. En sonunda ise bir kız arkadaş edinmeye karar vermişti fakat bu hayatının en büyük hatasıydı.

Kız arkadaşı ondan ayrıldığında sinirlenmesi ve moralinin bozulması ayrılık yüzünden değildi, artık Kyungsoo'yu, Jongin'in kollarında görmeye dayanamıyor oluşuydu. O gün Kyungsoo kendi ayaklarıyla ona geldiğinde ise ona ilk hareketini yapmıştı. Jongin gelmeseydi, devam da ettirirdi.

Bugün Kyungsoo, Kai'ya olan hoşlantısını itiraf ettiğinde ise Kai'nın eli ayağı birbirine dolaşmıştı. Ne diyeceğini bilememişti, bu yüzden susmuş kalmıştı. Şimdi ise Jongin'in hareketlerini pür dikkat izliyordu.

"Peki, ne yapmamızı istiyorsun o halde?" Jongin gergin bir şekilde güldü ve erkek arkadaşına baktı. Kyungsoo, elini yavaşça Jongin'in baldırına yerleştirdi. Esmer oğlanın baldırını ileri geri okşuyorken dudaklarını Jongin'in kulağına dayadı. "Sadece her şeye açık olduğunuzu söylemeniz yeterli. Gerisini bana bırakın." Kai'nın duyabileceği bir şekilde fısıldamıştı.

Kai, Kyungsoo'nun kardeşinin baldırında ileri geri bir şekilde hareket eden elini dikkatlice izliyordu. Kyungsoo'nun eli tehlikeli bir yeri yavaşça okşadığında yutkundu ve gözlerini kaçırmaya çalıştı. Fakat başarısız oldu.

Jongin, Kai'nın nereye baktığını fark ettiğinde ikizinin dikkatini yüzüne vermesini beklemişti. Kai sonunda Jongin'in gözlerinin içine baktığında, kardeşinin ne istediğini anlamış ve ona ufak bir baş sallaması vermişti. Jongin iç çekerek Kyungsoo'ya döndü.

loverboy(s)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin