-100- ;; (𝙺𝚊𝚝𝚜𝚞𝚔𝚒 𝙱𝚊𝚔𝚞𝚐𝚘𝚞 𝚡 𝙼𝚊𝚑𝚒𝚛𝚞 𝙷𝚒𝚐𝚊𝚜𝚑𝚒𝚔𝚞𝚗𝚒)

(1)-また

•𝙼𝚊𝚑𝚒𝚛𝚞 𝙷𝚒𝚐𝚊𝚜𝚑𝚒𝚔𝚞𝚗𝚒 𝚡 𝙱𝚊𝚔𝚞𝚐𝚘𝚞 𝙺𝚊𝚝𝚜𝚞𝚔𝚒•

Yine her zaman ki gibi bir gündü. 3-A sınıfının içi her gün olduğu gibi karmakarışıkdı, Iida'nın bağırışları, Mina ve Sero'nun Kirishima ile Midoriya'nın ilişkisi hakkında konuşmaları, kız grubunun arka sırada yaptığı dedikodular, Bakugou'nun Kaminari'yi dövmesi ve daha bir çok şey.

Tüm bunlar sarı uyku tulumlu Aizawa Sensei'nin içeri girmesi ile son bulmuştu. Her zaman ki gibi;

"Yerine geçebilirsin Iida. "

Gözlüklü oğlan öğretmeninden duyduğu şey ile hemen üstünü düzelterek sırasına geçti. Tüm öğrenciler yerlerini alınca uyku tulumunun içinden çıkarak tahtanın önüne geçti esneyen adam.
Ortam iyice sessizleşti ve arkadan siyah at kuyruklu kız lafa girdi;

"Bir şey mi bekliyoruz sensei? "

Aizawa kapıya bakmaya devam etti, evet anlamında başını salladı ve kalçasını masaya yaslayarak kollarını önünde birleştirdi;

"Yeni bir öğrencimiz var. "

Tüm sınıf heyecan ve şaşkınlıkla aralarında fısıldaşmaya başlamıştı bile. Aizawa Sensei bir kez daha esnedi ve o an kapı çaldı. Tüm gözler kapıyı bulduğun da Aizawa "gir" Diye seslendi oraya doğru, kapı açıldı ve içeri siyah saçlı bir oğlan girdi;

"Sen yeni öğrencisin değil mi? "

"Evet sensei. "

Oğlan söylediği şey ile ellerini cebinden çıkartarak tamamen içeri girdi. Tahtanın önünde Aizawa'ya dönük bir şekilde durdu. Aizawa ise uyku tulumunu sıranın altına iteklerken konuştu;

"Kendini tanıt. "

Herkes baştan aşağı yorgun gözüken oğlanı süzdü. Uzun, dağınık siyah saçları ve derin kap kara gözleri vardı. Biraz büyük bir cüssesi, sağ gözünün altında beni vardı. Gayet uzundu ve güzel bir vücuda sahipti. Tamamen sınıfa döndü ve konuştu;

"Ben Mahiru Higashikuni. 17 yaşındayım. "

Yeşil saçlı oğlan hevesle defterini açarken lafa girdi;

"Özgünlüğün ney peki?! "

"Telekinezi."

İzuku heyecanla defterine karalamalar yapmaya başlamış iken Aizawa Sensei  arkada ki boş sırayı göstererek oraya geçmesini söyledi. Mahiru sırasına oturduğu sırada Sensei'leri ise hiç bir derste konu olmamış telekinezi'nin nası kullanıldığı hakkında bilinenleri anlatmaya başladı.

Uzun ve şaşırılacak derece de eğlenceli olan dersten sonra zil çalmış, Sensei ve onunla beraber bir kaç öğrenci daha dışarı çıkmıştı.

Diğer kalanlar en arka sırada sessiz sessiz oturup, defterine yüz taslakları çizen oğlanın başına toplanmışlardı.
Mahiru yavaşça başını kaldırmış ve tepkisiz bir şekilde onlara bakmaya başlamıştı.
Mina hızla yüzüne bir gülümseme yerleştirerek lafa girdi;

"Eeee söylesen Mahiru-kun! Dans etmeyi sever misin?! "

Ardından ise jiro çıkıştı;

"Ya da şarkı söylemeyi? "

Oğlan elinde ki kaleme ve defterine geri döndüğü sırada cevap verdi;

"Dans pek bana göre değil ama şarkı söylerim, annem şarkıcı. "

O an bir çok kişi heyecanla annesi hakkında sorular yönelttiğinde Midoriya elinde defteri ile en öne geçti;

"Boyun kaç Mahiru-San? "