1.

617 35 10
                                    

"Leonardo!"diye bağırdı Ilgaz,"Oğlum sana ne oldu! Sen böyle uyuşuk değildin!"

Leonardo yastıkla kafasını bastırarak,"Geliyorum."diye homurdandı.

Salvatore karısına güldü. "Ilgaz bebeğim sen yaşlandıkça huysuz mu oluyorsun bana mı öyle geliyor?"

Ilgaz kafasını çevirip adama baktı. "Sen bana yaşlı mı dedin? Kırk beş yaşındayım, orta yaş bile sayılmaz! Baban doksan yaşında öldü! Azrail ile antlaşma yapmıştı!"

Orta okula başlamış küçük Salvatore annesine şaşkınlıkla bakıyordu,"Anne,"dedi. O da tıpkı annesi gibi üstün zekalı bir çocuktu.
Hatta annesinden daha üstündü.
Okul adamların ne kadar parası olmasına rağmen Salvatore 'ye burs vermişlerdi.

Ilgaz tebessüm ederek kafasını oğluna çevirdi,"Efendim?"

"Leonardo ağabeyimle bir işin mi var? Sen uyumamıza kızmazdın."

Ilgaz'ın gülüşü birden soldu ve kaşlarını çattı. İçinden küfür ediyordu. Oğlunun zekası sinirlerini bozuyordu.

"Bak küçük adam,"diye fısıldadı. "Bir eve iki üstün zekalı fazla. Ben çenemi tutamıyorum, ayrıca kırk beş yaşındayım, sen henüz küçüksün. Eğitilebilirsin. Bu nedenle sen mümkün mertebe susacaksın,"

Salvatore gözlerini kıstı. "Ne işin var senin Leonardo ile?"

Ilgaz ofladı. "Bak Salvatore senin yüzünden baban bana kızıyor!"

Küçük Salvatore güldü.
Babası karısına bakmaya devam etti,"Anlat."

Ilgaz iç çekti. "Ya çok istediğim bir şey var gidip onu alacak,"

Salvatore kaşlarını kaldırdı. "Ocak ayında dondurma yiyen çocuklar gibi neden kıvranıyorsun Ilgaz! Anlatsana!"

Ilgaz dudak büktü,"Zeno'nun doğum günü için ayarlamalar yapacaktık."

Salvatore kaşlarını çattı. "O pezevengin doğum gününü falan kutlamıyoruz, büyüdü,bir halt olduğunu sandı ve rest çekip siktir olup gitti. Beni sinirlendirme Ilgaz!"

Robert gülerek masaya oturdu. "Bence de babamı sinirlendirme anne."

Ilgaz kaşlarını çatarak gülen oğluna baktı,"Siz bebekken her şey çok daha kolaydı. Ortalığa fesatlık katanlar yoktu."

Daisy ablası Yaşam ile masaya geldiğinde Salvatore,"Hiç oturmayın gidip üstünüzü değiştirip öyle gelin."dedi.

Yaşam ofladı,"Baba kaçıncı yüzyıldayız ya!"

Daisy gülümsedi. "Mini giyindik diye kızdı abla,"

Salvatore alaycı bir tebessüm ile,"Sen istersen seksen sekizinci yüzyılda ol Yaşam. Ben hâlâ Tunç çağındayım. Defolun,"

Leonardo saçlarını karıştıra karıştıra aşağı indiğinde Ilgaz oğluna baktı. "Paşam!"dedi. "Uyanmasaydın! Zaten gerek kalmadı, büyük patron izin vermedi."

Leonardo babasına bakarak tebessüm etti. "İyi ettin baba, sevmiyorum Zeno'yu."

Salvatore gülümsedi. "Bu çocuk aynı ben ya."dedi.

Ilgaz yanına oturan Leonardo'ya sordu. "Üniversite kabul mektuplarınız geldi mi?"

Leonardo çatalını zeytine batırıp tabağına alırken cevapladı,"Gelmedi maalesef. Yaşam'dan ümidi kesin. O notlarla değil üniversiteye girmek kampüse giremez."

Ilgaz güldü,"Yaşam birazdan gelip sana dediklerinin hesabını sorar."

Salvatore kolundaki saate baktı. "Adaş!"dedi küçük oğluna. Böyle seslenmeye bayılıyordu. "Hadi aslanım okula gideceksin. Daisy!" Birden bağırdı. "Artık in! Okula gideceksiniz!"

Siyah Gün Işığı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin