~İlk Görüşte Aşk ~

121 5 8
                                    

İçimde bir his var bugün.Hiç duyulmamış bir duygu.Bambaşka ,heyecanla karışmış utancın duygusu bu.Nede olsa lisenin ilk günü .Hiç görülmedik yüzler görmenin, belki de tanışmamamız gereken birkaç insan yığını görmenin günü.Dört yüz otuz sekiz puanla kazandığım liseme gidiyorum.Gerçekten liseli olmuştum .Sınıfım 9 / C idi.İçeri girdiğimde beş on kız ve bir okadar da erkek vardı.Bazıları ayakta bazılarida oturuyordu.Bende boş bir yer seçip oturdum.Sınıf yavaş yavaş doluyordu.Hoca gelmişti.Kendisi sınıf öğretmeniydi ve bayandı.Çantasını öğretmen masasına koyup sandalyeye oturdu.İyi birisine benziyordu.Yoklamayı aldıktan sonra kapıyı birisi çaldı.İçeriye geleni gördüğüm an sanki yeni doğmuş gibiydim,sanki görebileceğim en güzel şeyi görmüştüm .Elim ayağım birbirine dolanmıştı heyecandan.Sanırım aşık olmustum .Gözlerimi gözlerinden ayıramıyordum.Ta ki gelip yanıma oturana kadar.Oturacak yer bulamayınca gelip yanıma oturmuş .

* * *

Bana ''Merhaba '' dedi.Ama çok utandım.Gözleri acık kahverengiydi.Öylesine güzel bakıyorduki onlarla insanın eli ayagına dolasiyordu.Zaten kumral saçlarını sürekli yana atması tatlılığına tatlılık katiyordu.Çantasını yere koydu defterini ve kalemini çıkardıktan sonra. Öğretmen kendimizi tanıtmamızı istediğinde sıra bize gelmisti.Ben hemen İstanbullu olduğumu söyledim ve isminin İdil olduğunu.Sıra ona gelmişti. İzmirliydi ve ismide Berk idi.Öğretmen pek de konuşacak birşey olmadığından zaten beşdakika kaldığı için teneffüs yaptı bize.Hiç kimse birbiri tanımıyordu ve herkes yanındakiyle konuşmaya baslıyordu.Kimseyle konuşmadım.İçine kapanık birisi olmak istemiyordum zaten konuşmasam çıldıracaktım.Neyse.Bir kızla tanıştım.İsmi Ezgi.Beraber okulu gezmeye başladık,kantine çıktık.Kantin terastaydı.Tamı tamına 6 katlı okulumda asansör kullanmalıyım herhalde.Birşeyler atıştırdık.Fakat bir sorun vardı.

Uyandığımda herkes başımdaydı.Sınıfın içinde yerde bükülüp kalmışım.Rezil oldum kesin.Bak yine sakarlığım tuttu düştüm.Hemen ayağa kalktım ve lavoboya gittim.Ellerimin içi kızarmış,kanıyordu.Elimi yüzümü yıkadım.Cebimden peçete çıkarıp kanayan yaramın üstüne sardım fakat işe yaramayacak gibi görünüyordu.Lavobodan çıktım.Berk koşa koşa elinde tendirdüyot ve sargıyla geliyordu.Ardından da Ezgi.Berk "Onla geçmez !" dedi.Elllerimi tuttu ve sargı yaptı.Kalbimdeki heyecanın hızı öylesine yükseliyorki sanarsın kalbim yerinden fırlayacak.O sargı işini bitirmiş bense onun o maviye çalan kahverengi gözlerini izliyorum.Sonradan anladım bana bakmış sesleniyor.Koşarak sınıfa gittim.Peşimden geldi yanıma oturdu.Teşekkür ettim.Edebiyat hocası gelmişti.Uzun boylu kırklı yaşlarda bir hocaydı.O konuşurken uyuyordum sanki.O kadar sıkılmışım.Daha ilk günden gelen sıkıcı durum beni üzmedi değil.Birde şu vurulmuş kalbimle işim çok zor.Bir anda başımı Berk'in omzunda hissettim.Hemen kalktım.Özür diledim.Hayır olabilir dedi.Ama ben yinede omzuna kafamı yaslamaktan vazgeçtim.Onun niyetide kötü değil bence ama olsun sonra ismim çıkabilir.Çantamdan çizim defterimi çıkarıp çizdiğim defile konseptimin devamını çizdim.Aslında moda üzerine temel atmak istemiyor değilim fakat eminde değilim.En azından bir hobi oldu bende.Bunu bırakmayacağım.Yaklaşık 9-10 yıldır çizim yapıyorum.Bırakmam mümkün değil.Sonra tekrar çantama koydum.Teneffüs zili çaldığında tekrar lavaboya gittim saçlarımı düzelttim.Bahçeye çıktım ve bir banka oturdum.Düşündüm taşındım,sanırım platonik olmuştum.Ama öyle böyle değil.Ona açıklayamazdım.Utanırdım.Yengeç burcum buna dayanamaz.Cesur olamazdı.Peki ya sonra ne yapardım ben.Ya beni istemezse,ya hoşlanmıyorsa.İşte o zaman yıkılrdım.Bak işte açıklamıycam.Sonra platoniğin manasımı olur.Yok yok bende kalsın.

* * *

Zil çaldı.Sınıfa girdim.Berk elinde telefonu birisiyle mesajlaşıyordu.Sıraya oturdum.o kadar sıkılmıştımki Berk'in saçlarıyla oynadığımın farkında bile değildim.Bir anda bana baktı.Saçlarımla oynanılmasını normalde sevmem.Ama sen çok tatlısın.Kıyamamki...

Platonik SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin