UYANIŞ

Bölüm 1

BÖLÜM 1
Ben Emma kısaca Em diyorlar. Kendimi biraz tanıtayım. Saçlarım açık kumral renkte. Ayrıca gözlerim mavi. 1. 75 boylarında ve de 50 kiloyum. 16 yaşındayım.

Okul konusunda notlarım gayet iyi. Ama sizin düşündüğünüz gibi inek, ezik bir kız değilim. Tam tersi popiler - ya da popüler - kızlardan biriyim. Tanıştığım herkes beni sever. Kendimi beğenmiş biri olduğumu da sanmayın. Zaten öyle olsam kimse beni sevmezdi. Bunları da tüm hayatımı mahveden olayı size anlatmak için yazıyorum.

Şimdi o güne gelelim:

Herşeyin aynı gittiği bir pazar akşamıydı. Kapı çaldı. Annem banyodaydı. Kapıyı açmaya gittim. Kapıda yaşlı bir kadın duruyordu.

"Evet... Sensin hissedebiliyorum."

Dedi. Sonra yüz ifadesini bir dilenciye çevirip devam etti.

"Kızım lütfen bunu al."

Diyerek bana bir kolye verdi. Elime aldım. Kolye ucu deniz kabuğuydu. Ama içi dolu gibiydi. Salladım. Sanki içinde su vardı. Gözümü kolyeden ayırdığımda kadın gitmişti. Ama paspasımızın üstünde bir kutu vardı. Kutuyu elime alıp içeri girdim.
Annem

"Kimmiş?"

Diye sordu. Annem de benim gibi kumral benden beş santim kadar kısa ve ela gözlüydü.

Bende ona bir kadının paspasımızın üstüne bu kutuyu bırakıp bana bir kolye vererek gittiğini söyledim. Bana garipseyerek baktı.

"Yat hadi sabah okul var."

Dedi. Tamam deyip odama gittim. Ama kutunun içinde ne olduğunu çok merak ediyordum. Keşke yapmasaydım ama kutuyu açtım korku filmlerindeki büyülü kutular gibi açtığımda yüzüme bir rüzgar falan gelmedi. Ama daha kötüsü oldu. Kutunun içinde...

Kutunun içinde parlak taşlarla süslenmiş bir takım takılar vardı:

Bir yüzük, bir çift küpe gibi şeyler. Ayrıca bir not ve taşları olmayan gayet normal bir saç tokası vardı. Toka siyahtı. Üstünde yarı okunur bir grup sözcüğün olduğu yaklaşık bir santim boyunda altın rengi bir bölümü vardı o kadar.

Saçlarımın enseme değip beni terletmesini hiç sevmezdim. - hâlâ sevmiyorum. -  Çok uykum gelmişti. Ve de saç tokamı salonda bırakmıştım. Saç tokasını aldım saçımı bağladım ve notu okuma gereği duymadan yattım.