Bölüm 4

28 2 0
                                    

Hemen bir sırt çantası aldım. Kutuyu notlarla birlikte çantaya tıktım. Bir kaç parça da kıyafet aldım. Notta yazana göre bildiğimiz Paris' e gidiyordum. Yaklaşık on yıldır annemle biriktirdiğimiz parayı yanıma alarak onu kurtarmaya gittim. Yani havaalanına.

Pek de eğlenceli bir yolculuk olmadı ki bu sadece havaalanına kadar olan kısmıydı. Bilet aldım. Uçak iki saat sonra kalkıyordu. Havaalanındaki yarı kafe gibi yere gittim. Bir masaya oturdum. Çok sıkıcı bir bekleyişten sonra uçağın kalkış saati gelmişti. Tam o zaman bir kaç yıl önce çıkarttırdığım pasaporta dua ettim.

Uçaktaki yerimi aldıktan sonra aklıma kutu geldi. Sadece kolyenin böyle bir güçü varsa hepsini birden taksam nasıl olur diye düşündüm. Sonra saate baktım. O kolyeyi boynuma temas ettirmemin üzerinden tam 24 saat geçmişti. Ve evet bunu hesaplayacak kadar işsizdim.

Kutuyu açtım. En çok dikkatimi çeken yüzüktü. Zaten takı olarak bazen kolye de taksam da genelde yüzük takardım. Yüzüğü elime aldım. Takmak istediğimden emin değildim. Tüm bu olaylar bitince bir daha takı takmayacağıma kendi kendime söz verdim. Ama şimdi annem için o yüzüğü takmam gerekiyordu. Taktım.

Gerçekten garip bir histi. Birden sanki 50 değil de 10 kiloymuşum gibi hissettim. Sonra kontrolüm dışında havalandığımı hissettim. Resmen uçuyordum. Fizik sevdiğim bir dersti. Ama bunu tüm inek arkadaşlarımla kafa kafaya versek açıklayamazdık. Sonra kontrol etmeye çalıştım. Oluyordu. Bir kalkıp bir oturuyordum ama tek bir kas bile kımıldatmamıştım. Ancak sonradan fark ettim ki yaşlı bir teyze bunu fark etmişti. Bunu ona nasıl açıklayabilirdim ki...

Sonra kutuda hafıza silen bir şey var mı diye tüm takıları denedim. Ama hiç biri hiç bir işe yaramıyordu. Yüzüğü tekrar taktım. Artık uçamıyordum.

Kadına benim bir tiyatro grubuyla Paris' te bir oyun sergileyeceğimi ancak uçağa yetişemeyip bir sonrakine kaldığımı ve bununda bir dekor malzemesi sayesinde olduğunu ayrıca bunu çalışıp çalışmadığına bakmak için yaptığımı süprizinin bozulmaması ve insanların gösteriye gelmesi için bu gördüklerini kimseye söylemesi gerektiğini söyledim.

Bunları nasıl bir anda söylediğimi bilmiyorum. Ama hayatımda söylediğim en saçma yalan olmasına rağmen en inandırıcısıydı. Kadın bu sözlerime cevap olarak

" Ahh... Zamane gençleri. Ne icatlar yapıyorlar. "

dedi. Hayatımda İlk kez mantıklı bir yalan söylediğimde sevinmiştim. Aslında kendimi biraz da kötü hissettim.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 02, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UYANIŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin