Sevda Çiçeği

Dertler 🍂

Temur Tutkunun yanından ayrılmış atı bozyelelinin yanına doğru ilerledi. Tutkunla konuşmaları üzerine çadıra Batuga gelmiş gök sarayın tuz hazinelerinin çapullanması gerektiğini, Çin'i devre dışı bırakmanın tek yolunun bu olduğundan bahsetmişti. Plan Temura da mantıklı gelince hazırlık yapmak için çadırdan çıkmış gitmeden evvelde  Sırmayı Tutkunun başına deyim yerindeyse nöbetçi olarak dikmişti. Kolu, kanadı ve hatta yoldaşı olan bozyelenin yanına varınca hem atı tımarlamaya hem de onunla dertleşmeye başladı.

-Gördün mü bozyeleli? Tutkunla tam kavuştuk derken gene ayrıldık. Beni severmiş sevmesine de bu halde benimle sevdasını yaşamak ona zor gelirmiş. Babamın daha benim bıyıklarım terlemeden parmaklarıma taktığı bu prangalar bugün beni sevdiğimden ayrı düşürür. O zamanlar hayır deme karşı çıkma gücüm yoktu. Evlilik ne demek onu bile bilmez idim. Ama imdi bilirim. Yüreğime Tutkunumun sevdası düştüğü vakit anladım. Ben onunla bir ömür geçirmekten gayrı bir şey istemem. Yanımda, yöremde olsun evdeşim olsun isterim. Bana hep o güzel gözleriyle baksın, balalarımın anası o olsun isterim. Bu uğurda kanımın son damlasına kadar çinle de anamla da savaşmaya da razıyım. Yeter ki sonunda Tutkunla kavuşabilelim.

Yanına Saltuk'un yaklaştığını görünce sustu.
-Teginim... Hazır mısın, çıkalım mı?
-Hazırım Saltuk haydı gidip bitirelim şu işi.
-Yanımızda Göğün kılıcı varken elbet bitiririz ona şüphe yoktur.
-"Var olasın Saltuk" diyip hafif gülümsedi Temur. Sonra da beraber tuz mağaraların saklandığı depolara doğru yola çıktılar.

**************************************

-Hadi Sırma git sen. İşin vardır bekleme boşuna.
-Ay nasıl gideyim Tutkun. Teginimizi duymadın mı? Seni bana emanet etti. O kadar tembih etti adam.
-Ben iyiyim merak etme.
-Teginimiz söylemese de bırakmam zaten. Sen de bakalım bana, noldu sana birden? Bünyen kuvvetlidir senin. Kolay kolay hasta düşmezsin. Neyi taktın kafana da kötü oldun böyle?
-Aynı şeyler işte Sırma bildiğin gibi.
-Ben bir şey bilmem ki anlatmazsın. Ha güvenmem sana, ondan derdimi açmam dersen gıkımı çıkarmam otururum burada sus pus.

Tutkun yatağın hemen kenarında oturan arkadaşının ellerini tuttu.
-Hiç olur mu öyle şey. Benim sizden başka kimim var. En zor günlerimde hep siz vardınız. Hep destek oldunuz bana. Ailemden bildim sizi. Olmayan anamın babamın kandaşımın yerindesiniz.

Aile mevzusu açılınca iki kadının da gözleri doldu. Sırma ağlamamak için Tutkunun kendisini tuttuğu ellerini avuçlarının arasına aldı ve konuyu değiştirdi.

-O vakit dökül bakalım. Mei Jin denen yılanı mı taktın sen kafana?
Tutkun evet anlamında kafasını salladı.
-O gün Temurun koluna girip erim beni saraya bıraksın dediğinde anladım. Biz nereye kaçarsak kaçalım bu gerçekten kurtulamayacağız. Bilirim Temur sevmez onu. Ama yine de böyle nasıl olacak Sırma. O kadar olayın üzerine biz nasıl devam edeceğiz?
-O albız seni kızdırmak için bilerek söylemiştir. Hem mühim olan Temur teginin sana sevdalı olması değil midir? Aynı Yamanımın bana baktığı gibi bakar o da sana. Bak ufacık hastalandın obayı birbirine kattı hemen. Belli sevdası sahicidir pek derin sever seni.
-Bilirim elbet. Sevdasından bir an bile şüphe etmedim. Ama nasıl olacak Sırma? Biz hep kaçarak mı yaşayacağız bir şeyleri? Normal bir hayatımız olmayacak mı bizim? Hem gitsek bile huzur verirler mi sanki? Sarı Türgişte kendin de gördün. Birileri illa bizi ayırmak için çabalayacak yine. O yüzden en iyisi zamana bırakmak birbirimizden biraz uzak durmaktır.
-Dilin böyle söyler de becerebilecek misin? Zor gelmeyecek mi aynı yerde uzak durmak? Hem yeteri kadar ayrı kalmadınız mı siz? Ne meraklısınız yine ayrılmaya?
-Yapabilir miyim doğru mu yaparım bilmem. Ama bildiğim bir şey vardır. O kadın varken biz Temurla hiç mutlu olmayacağız.
-Ne diyeyim candaşım. Umarım doğru yoldasındır. Hem belli mi olur yakında aradan çıkar belki o Çinli yılan. Temur Tegin Batuga teginin yanında yer aldı sonuçta. Sarayla işi kalmadı. Alpagu han bir bakmışsın babasının sarayına göndermiş onu.
-Sen bilmez misin? Batuga tegine çaşıtlık edermiş artık.
-Çinlinin çaşıtlığına güven mi olurmuş? Ne malum doğru haber verdiği?
-Orasını Batuga tegin bilir gayrı.
-Neyse sen sıkma canını her şey güzel olur elbet. Hem daha toy kuracağız beraber eğleneceğiz.
-Elbet yapacağız güzel Sırmam. Sonunda kavuşucaksın sevdalınla. Senin için çok mutluyum.
-Darısı sizin toyunuza artık. İçimden bir ses pek yakında siz de kavuşacaksınız diyor.
-Umarım Sırma'm umarım.