Küçük hanım. (bxb)

2

Dakikalar sonra açılan telefonla tuzlu suyun kurutduğu yüzüme küçük bir gülümseme yerleşdi.

"Alo.." kesinlikle uykuluydu. Uyumadığını biliyordum ama bu uykusu olmadığı anlamına gelmiyordu.

"Baba..." titrek ve fısıltıyla çıkan sesimle tekrar konuşdum "Nasılsın baba.."

"Savaş.. iyiyim oğlum. Sen nasılsın?" kalın ama bir okadar yumuşak çıkan sesinde titreyişimi duyduğuna emin oluyordum.

"İyiyim baba. Napıyorsun? Yine mi uyumadın? Bu kaç oldu baba sana uyu demiştim." Gözlerimdeki yaşlar artarken iç çekmemek için zor duruyordum. Ellerimi ağzıma götürüp parmaklarımı ısırdım.

"Ne yapayım uyuyamıyorum oğlum biliyorsun. Ne oldu sen niye aradın? Paran mı bitdi gine eşek sıpası Emineye söyleyeyim göndersin hemen. Nekadar istiyorsun... on bin... yirmi bin..." konuyu dağıtmak için çabalarken sesindeki endişeyi duymazdan gelemiyordum.

"Param var baba.. sadece nasılsın diye aradım.." yine titredi içim.

"Bak bak bak eşek sıpasının aklına gelmişiz."

"Çıkmadın ki baba..." artık tutamıyordum kendimi. Elimi ağzıam daha çok bastırarak sanki hıçkırıklarımı yatıştırır diye çabalıyordum. "Canım yanıyor B-baba..."

"Oğlum.. iyimisin Savaş? Ne oldu analt bana."

"Hani hatırlıyormusun bir kere korumalar atış yaparken sahaya girmişdim..." hala hıçkıra hıçkıra ağlıyordum tek fark artık bunu susturmuyordum. "Omzumdan vurulmuştum ama acıyla heryeri inletmiştim..."

"Evet ,oğlum,tabiki hatırlıyorum. Sonunda bayılmıştın.."

"İşte şimdi canım onun iki katı acıyor, baba... tek fark bayılamıyorum. Keşke bayılsamda artık hiç bir ses duymasam, baba.."

"Oğlum, ne oldu sana? Söyle kim, ne yaptı sana?" sesindeki endişeyi görmemek mümkün deyildi. Şimdi ona olanları anlatsan büyük ihtimalle katliam çıkar.

"Kendim kendime yaptım, baba. Güvenilmeyecek insanlara güvendim."

"Savaş, hemen Antalyaya geliyorsun. Uçak gönderiyorum. Ben oğlumu sokakta bulmadım elin şerefsizi onu üzsün."

"Gerek yok, baba. Beni biliyorsun çabuk unutan biriyim. Bunuda unutucam." Telefonun diğer tarafından ses gelmeyince tekrar konutum. "Sadece sesini duymak istedim. İyi geliyor..."

"Sen güçlüsün oğlum elbette bunuda unutursun ama ne zaman istersen uçak gönderirim. Dön yanıma baba oğul olalım tekrar."

"Biz zaten öyleyiz baba. Hem okul var gelemem ama söz ziyarete geleceğim. İyi geceler baba, uyumayı dene. Yanlız değilim burda merak etme. Bay bay.." daha fazla konuşamayacağım için telefonu kapatdım.