2.

25 1 0
                                    

"Alo merhabalar biz sizin numaranızı bir evde bulduk sizde sanırım bu ev hakkında araştırma yapıyorsunuz"

"Ah evet bizde araştırma yapacaktık ama birkaç kişi daha olursa daha iyi olur diye düşündük"

"Evet biz şuan evden birkac eşya topladık onlara bakacağız size adresi veriyorum gelin beraber bakalım"

"Tamamdır siz adresi atın ben arkadaşlarıma da haber verip geliyorum hemen"

"Tamamdır görüşürüz"

Konşmayı sonlandırdıktan sonra mesaj yoluyla adresi söyledik ve acıktığımız için yemek yapmaya karar verdik.
"Ee yemek ne yapacağız ki" diyen Feyza'ya Canan cevap verdi ve "valla ben kek ve kurabiye yapıcam gerisi sizden karısmam" Feyza'da bende markete gidip kuruyemiş ve kola alıcam" dedi. Ravza ve ben kalmıştık yemek yapmaya Ravza yemeği iyi yapsada benim pek iyi yaptığım söylenemezdi. "Yaa hayırr beni Esra ile yemek yapmaya yalnız bırakmayın" "ayıp yaa o kadar kötü yapmıyorum" dediktennsonra Ravza beni kınarcasına baktı ve "makarnayı az daha yakan da bendim." "Evet sendinn" dedikten sonra Ravza göz devirerek dolaba doğru yaklaştı. "Ee ne yapacağız?" Diye sorunca Ravza "bence hamburger yapalım hem hazır ekmeğini de almıştık köftesini yaparız birde patates kızartması oh mis" derken bile canım çekmişti ya. "Feeyzaa! Marketten damla çikolata alsana bitmiş" "Tamam Canan alırım"
(1 saat sonra)
Kapıyı açmaya gittiğimde tanımadığım birilerinin geldiğini gördüm. "Merhaba biz gizemli çocuklar gizemli kız" gizemli ne alaka salak ya "Merhaba hoşgeldiniz gizemliler" "hoşbulduk" derken onları içeri davet ettim ve tanışmak için bizim kızlarıda çağırdım. "Evet bacımsular sıra sıra kendimizi tanıtırız sonra da masada bulduklarınızı toplayıp bakarız birşeyler.Ama mantar pano olcak üzerinde kırmızı iple işaretlenmiş deliller falan. Nedense çok güzel geliyo böyle olunca" bacımsu deme lazım olur canım. Sonra 1.70 boylarında kahvegözlü çocuk konuşmaya başladı. Hay maşallah saçlara bak ne güzel bunun saçları ya."Ben Yağız 17 yaşındayım memnun oldum" onun ardından sarı saçlı ve 1.60 boylarında bir çocuk konuşmaya başladı. Ay bu çocuk çok tatlış göeri de çok güzel "Bende Burak 17 yaşındayım" sonra kumral yine 1.70 boylarında mavi gözlü çocuk konuşmaya başladı. "Bende Kerem 17 yaşındayım cümleten memun oldum. Daha sonra bizde kendimizi tanıttık. Bulduğumuz şeyleri de masaya getirerek torbaları açmaya başladık. Önce kitapların olduğu torbayı açtık ve kitaplara tek tek bakmaya başladık. Aradan dakikalar geçti ve hala birşey bulamamıştık herkes sıkılmışa benziyordu ama Burak hevesli bir şekilde kitaplara bakmaya devam ediyordu.Aradan birkaç dakika geçtikte sonra sessizliği bozan Kerem oldu "Ben birşey buldum" herkes ona baktığında kitabın arasında bulduğu bir zarfı gösterdi ve açmaya başladı. Zarfın içinden farklı birkaç ev fotoğrafı ve arkasına yazılmış garip semboller vardı. "Biz bu sembolleri evde de görmüştük ve sembollerin yazılı olduğu kağıtlar da bulduk" "bu sembollerin ne anlattığını bulmazsak hiç bir işe yaramaz bunlar ya eve tekrar gitmemiz lazım." Bu sefer Ravza konuşmaya başladı "ama ya bu semboller alfabeden harfleri ifade etmiyorsa? Ya semboller bir uydurmaca bir oyunsa her şey olabilir." Sonra Burak'tan ses geldi "ya bi neden bu evde birşey bulmaya çalışıyoruz ki belki birşey yok nerden biliyoruz birşey olduğunu" Sonra Yağız konuşmaya başladı "Ah Burak yine mi unuttun sen bu evin hikayesini?" "Ya ne yapayım hafızam iyi değil" "Neyse ben anlatırım şimdi bakın bu eve birkaç yıl önce bir süre bir sürü kişi girip çıkmaya başlamış ve bu garip kişilermiş ne yaptıkları belli değilmiş hatta aralarından biri o evde intihar etmiş mektubunda 'bu evdeki kişiler yüzünden onlar yüzünden buldukları herkese birşeyler yapıyorlar onları bulun lütfen onları bulun onlar yüzünden hayatım kaydı' diye bir söz vardı. Sonra bu olaydan sonra eve kimse girmemiş polisler araştırma yapmaya başlayacaklarmış ama araştırmanın tam ortasında garip bir şekilde bırakmışlar ve bu eve kim giriyorsa girsin gibisinden açıklama yapmışlar o günden sonra çoğu kişi gitmeye karar vermiş ama gidememiş. E tabi bizde de bu beyin olduktan sonra her tür çılgınlığı yaparız." Dedikten sonra Burak "beynime laf etme o benim canımdır" dedi ve herkes gülmeye başladı. Aradan bir süre geçtikten sonra bu torbaya bakmayı bitirmiştik bunun gibi 2 zarf daha bulmuştuk. Diğer torbaya geçtiğimizde burda Feyza ve Ravza'nın bulduğu gazeteler vardı. Tek tek bakıp okumaya başlamıştık. Bir gazeteyi bir kişi sesli olursa daha iyi olur diye düşünerek herkes bir kaç gazete almıştı. Önce Yağız okumaya başladı. "Şok haber bu evden geldi evde bir intihar yaşandı ve adam birkaç ay önce kaybolan Mehmet Seçil'den başkası değildi. İntihar mektubunda ise kan donduran şeyler yazıyordu." Sonra Ravza okumaya başladı. "Bu evden mahalle sakinleri şikayetçi. Her gün eve kolilerle malzeme taşınıyor ve taşınırken genellikle gece vaktini kullanıyorlardı. Koliler ve eşyalar taşınırken arasından bir kağıt bulan mahalle sakini polise başvurdu kâğıtta ise kan donduran şeyler yazıyordu 'Ben Ahmet Uğur bu kağıdı belki ölmeden önce son dakikalarımda yazıyorum ama bu insanlar suçlu bu insanların patronu suçlu beni öld-' yazıyordu ve yazının devamı yoktu kağıdın üzerinde ise kan lekeleri vardı dna testi üzerine bu kanın Ahmet Uğur'a ait olduğu kanıtlandı." Ravza'dan sonra Canan ve diğerleri okudu her gazetede çok kóûşeylwr yazılıydı. Uzun süre bu olaylar devam etmişti. "Ama neden işte neden birisi kolileri eve taşırken hiç arasındaki şeylere kağıtlara dikkat etmesin ki?" Sorum üzerine Yağız cevap verdi "belki bilmelerini istediler bu evdeki kişilerin zararlı kişler olduğunu" Sonra Kerem'den ses geldi "ama neden istesinler ki kim böyle birşeyi ifşa eder" Feyza "belki de bunu bilmemizi ve o eve gitmememizi söylemeye çalıştılar o evde her ne yaptılarsa belki işlerini kolaylaştırırdı bu" Sonra Canan konuşmaya başladı "bir odada bütün heryer temizdi hiç birşey olmamıştı hiçbiryerde birşey yoktu o oda o eve rağmen neden öyleydi ki?" Sonra Burak konuşmaya başladı çok ciddi bir yüz ifadesi olduğundan herkes ne söyleyeceğini merak ederek onu dinlemeye hazırlanıyordu ki " ya susun artık beynim yandı benim az sonra düşünürsünüz biraz da kafa dağıtalım biraz." Dediğinde herkes Burağ'a hem kınarcasına bakıyordu hem de hak veriyordu. Kerem "valla Burak bacım haklı dinlenelim biraz" bu söylediğinden sonra Burak "lan sus ne bacısı ben sana bacım diyor muyum bacımsu?" Dediğinde herkes gülmeye başlamıştı. Yaptığımız tatlılardan masaya getirmeye başladık ve bir film açarak seyrettik. Bu gün Gizemli çocuklar bizde kalacaklardı ve uzun uzun düşünecektik ama bizim çoktan beynimiz yanmış zaten yokta neyse düşünmeyi bırakmıştık. Yan masada torbalarda bakacağımız şeyler ve merak ettiğimiz sorular vardı ama biz çoktan yemekleri almış film izleye dalmıştık. Film izlemekten sıkıldıktan sonra tekrar torbalara bakmaya başladık.
(2 saat sonra)
Hava iyice kararmıştı gizemli çocuklar  gitmişti. 2 gün sonra o eve tekrar gideceğimize karar vermiştik. Beraber evi incelecektik.

~oy vermeyi unutmayalım okuduğuz için teşekkürler

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 14, 2022 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

özgür müyüz?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin