Bana inat ilerlemeyen valizimi zorla çekerek kontrol noktasına geldim. Bugün istediğim gibi. İsveçe gitme hayallerim gerçek oluyordu orda büyük babamın yaninda yaşayacaktım umarım yaşlı bir bunal değildir çünkü eğer öyleyse hiç anlaşamazdım. Bu arada Ben Aurora Sezer, annem isveçli babam türk. Kontrol noktasından geçtikten sonra valizimi uçağa konması için görevliye verip uçağa bindim ve yerime oturdum. Cam kenarında koltuk istemiştim çünkü dışarıyı izlemeyi çok severdim. İsveç'e varlığımızı hostesin beni uyandırması ile anlamıştım hemen toparlanıp uçaktan indim umarım büyük babam beni karşılama gelmiştir yoksa kaybolurdum derken bacağıma yapışan hayır gercekten tam anlamı ile yapışan çocuğa baktım. Sanırım beni başkası ile karıştırmıştı ama bacağımı da bırakmıyordu. Annemin resimden gösterdiği kadar ile karşıdan büyük babam geliyordu.
-Hej jag heter Aurora (Merhaba ben Aurora)
-Hej Aurora, jag heter Marcus(Merhaba Aurora,ben Marcus)
(Arkadaşlar çeviri kullanıyorum ama sanırım artık türkçe yazacağım)
Büyük babamı takip edip arabasına bindik. Kafami yola çevirip izledim ama şehirden çıktığımızı fark ettim. Daha fazla yolu izlemeye dayanamayıp uyuyamaldım. Gözlerimi açtığımda çok güzel bir kasabadaydık, ahşaptan bir evin önünde duruyorduk evin arkası ormanlıktı ve bu beni aşırı mutlu etmişti.
-Orman da dolaşabilir miyim büyük baba
-Önce dinlen yemek ye ormanım belirli kısımlarına görmek yasak onları göstereceğim.
İçeri girdik ve geniş bir salon salona bağlı yemek odası karşıladı bizi koltuklar tam zevkime göreydi eski model ahşap oymalı şöminesi de vardı
Tek tek her yeri gezdikten sonra odama çıkıp yerleştim. Yerleşmem bitince duş alıp aşağıya indim büyük babam mutfakta bir şeyler ile ilgileniyordu yanına gittiğimde cheesecake yaptığını gördüm.- İsveç erkekleri hep hamarat mı büyük baba?
-Bizim ailedekiler Hamarat Aurora
Cheesecake'i yedikten sonra burmanda yürüyüşe çıktık temiz hava ve nemli toprak kokusu çok güzeldi. Büyük babamın bir de serası vardı. Anlaşılan kendi yiyeceğini yetiştiriyordu. Bir süre daha ormanda gezip eve döndük zaten saat geç olmuştu büyük babam bu gece odamdan çıkmamamı ve camımı sıkı kapatmalı söylemişti çünkü bu gece dolunay vardı ve sanırım evimizin arkasındaki ormanım bazı yerlerinde kurtlar yaşıyordu bu yüzden geçilmesi yasaktı.
Ilk günün yorgunluğu ile kendimi yatağa bıraktım ve derin bir uykuya daldım. Gece yakından gelen bir uluma ile kalktım camı açtığımda hiçbir şey görememiştim. Ben etrafa bakarken tekrar uluma gelmesi ile büyük babamin kapıyı çalması bir oldu.
-Gel büyük baba
- Neden uyumadın Aurora
-Uyudum büyük baba ama yakından bir uluma sesi geldi ve uyandım.
-Hadi camını kapatıp uyumaya devam et. Dedi hala dışarı bakarken
-Tamam büyük baba
Büyük babam odadan çıkın da cami kapatıp yatağa geçtim ve güzel uykuma devam ettim.
Marcus
Torunum Aurora gelecekti bugün umarım kasabadaki kurtlar kötü katılamazdı çünkü Aurora bir insandı bizim gibi kurt adam değildi. Havaalanına onu almaya gidiyordum şuan eve varana kadar hep tetikteydim. Eve gelince odasını gösterdim ve o yerleşene kadar mutfakta cheesecake ve yemek yaptım. Cheesecake yedikten sonra ormanı gösterdim insanların girebileceği yere kadar gezdirdim. Zaten eve döndüğümüzde saat geç olmuştu ona odasına çıkmasını ve bu akşam odasından çıkmamasını söylemiştim. Dolunaydı ve kurtlar onu henüz tanımadığı için zarar verebilirdi. Bulunduğum kasabada eşini bulamamış kurtlar vardı ve onların hedefi olmasından korkuyordum. Çünkü o da annesi gibi normal bir hayatı hak ediyordu. Aurora'nin uyduğundan emin olduktan sonra ormana gittim alfamız ile konuşmam gerekiyordu.
-Alpha kom idag, mitt barnbarn Aurora, och hon bor till hälften hos mig. Jag ska turnera i staden
(Alfa bugun torunum Aurora geldi ve artık benimle yaşayacak yarı
kasabayı gezdireceğim)-Ok, alla är på torget klockan 2 imorgon.
(Tamam yarin saat 2 gibi herkes meydanda olur)
Alfa ile biraz daha konuşup eve döndüm ve ulumaları duydum sonra yukarıdan cam açılma sesi geldi biraz bekleyip Aurora'nın odasına çıktım.
- Neden uyumadın Aurora
-Uyudum büyük baba ama yakından bir uluma sesi geldi ve uyandım.
-Hadi camını kapatıp uyumaya devam et. Dedi hala dışarı bakarken
-Tamam büyük baba
Deyince odadan çıkıp kendi çalışma odama geçtim biraz ordaki müvekkil dosyalarına baktım sonra odama geçip kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Selam size yep yeni bir hikaye ile geldim üzülerek söylüyorum ki mafyanın bakıcısına devam edemeyeceğim çünkü kurgum ilerlemiyor
Hepinizi cooook seviyorum
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurt Mührü
Fantasysıradan bir kızın yurt dışında yaşama hayali ile bir anda cesaretlenip İsviçre'ye gitmesi ile başlayan macerası