ikinci bölüm

5.1K 653 197
                                    

"Taehyung 12 yaşındayken kaldığı yurttaki bir alfa tarafından tecavüze uğramış. Hem de tam dört defa. Sonrasında yediklerini kustuğu, çokça zayıfladığı ve tamamen güçsüz düştüğü bir dönem yaşamış. Üç sene boyunca hiçbir şey söylememiş. Tek bir kelime bile konuşmamış. Anlıyorsun, değil mi Jungkook?"

Karşısında ona elindeki dosyadan bir şeyler okuyan arkadaşına döndü delta. Hoseok kaşlarını kaldırmış, ondan bir cevap bekliyordu. Yine de duyduklarını sindirmesi için ona biraz zaman tanıdı.

"Tecavüz mü?" diye fısıldadı Jungkook sesinin çıktığı kadarıyla. Kapısına kadar gelip ona güzelliğiyle bütün kurabiye kutularını satmayı başaran, sonrasında okulda bulup adını öğrendiği omegayı araştırması için arkadaşına ismini vermişti. Bunu kendisi de yapabilirdi elbette ama vakti yoktu. Şu an bile bunları dinlerken -son dediklerini duyana kadar- bir dosyayı okumakla meşguldü.

"Evet. İnan bana sadece bu da değil. Hayatının kalanı tamamıyla çok zor şeyler yaşayarak geçmiş."

"Başka ne var?"

Hoseok yeniden kafasını eğdi. Kaldığı yerden okuyup arkadaşına kısa kısa özetler geçtiği sırada Jungkook'un tüm ilgisi ondaydı artık.

"Beş yaşındayken babası tefeciler tarafından öldürülmüş. Aynı yıl içinde annesi, Taehyung'un gözü önünde kendi kafasına sıkmış. Kan. Çocuk yedi yaşına kadar durmadan kan demiş."

Delta yutkundu ve bakışlarını kaçırma isteğine karşı koyamadı. Zihnindeki tüm düşünceler bir anlığına durmuştu. Şu an yalnızca omegayı düşünüyordu. Hafif tombul yanakları, narin elleri, ona bol gelen ama içinde çok şirin durduğu kıyafetleri ve en güzeli, birbirinden tamamen farklı olan gözleri... Tüm bunları duyduktan sonra Taehyung'a aynı şekilde bakabilecek miydi emin değildi.

Onun amacı yattıktan sonra omegayı kendine bağımlı hale getirmekti ancak duyduğu bu cümlelerden sonra tamamen vazgeçmişti bu planından. Neyse ki bir şey yapmadan önce araştırmak gibi mantıklı bir şeyi akıl edebilmişti.

"Ona karşı nazik ol, olur mu delta? Bu çocuğu hayatımda ilk defa görüyorum, adını ilk defa duyuyorum ama, şimdiden ona karşı nasıl bir şefkat hissettiğimi tahmin edemezsin. Onu üzme."

"Üzmeyeceğim, Hoseok. Bana güvenebilirsin. Taehyung artık tamamen huzur içinde yaşayabilecek."

"Güzel. Başka bir isteğin yoksa dosyayı bırakıp çıkıyorum."

Hoseok ayağa kalktığı sırada Jungkook aklına gelen şeyi dile getirdi çabucak. "Babasını öldüren tefecileri bul. Tecavüz olayıyla alakaları var mı diye merak ediyorum. Ya da hâlâ Taehyung'un peşinde olan varsa bilgimiz olsun. İlk biz müdahale edelim."

Bunları duymak genç alfayı gülümsetti. "Elbette araştırırım, delta." dedikten sonra odadan çıktı. Onun gidişiyle üzerine bir ağırlık çöktüğünü hisseden delta elini yavaşça alnına doğru götürdü.

Başı ağrıyordu. Duydukları gerçekten ağır gelmişti. Tanımadığı birisi hakkında bir şeyler öğrenmek normal bir zamanda asla umrunda olmaz, duyar geçerdi. Ama kendini şimdiden bu omegaya o kadar bağlamıştı ki tam şu an, hemen görmek istiyordu onu.

-

"Korkutmuşsun çocuğu."

Elindeki bıçakla bir parça balı ekmeğine süren Hoseok'a bakarken gözlerimi devirdim. Geldiğinden beri başımı şişirmişti. Zaten ilaç yeni yeni etki ettiğinden bilincim tam açık değildi. Şimdi ona saldırıp suçu kurduma atsam ne olurdu ki?

candy ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin