PAMUK PRENSES VE YEDİ CÜCELER (GOT7)

Benimle böyle gül!

Merhaba gençler! Nasılsınız? Kandiliniz Mübarek olsun ^3^ Yeni bir bölümle karşınızdayım umarım beğenirsiniz,yorumlarınızı bekliyorum.Kendinize iyi bakın iyi okumalar ^3^

Mag-Yetmez tatlım daha yeni başlıyoruz.dedi.

Bunlara ne oluyordu böyle,sevinsem mi,şaşırsam mı? bilemedim.Mark'a dönüp

-Neler oluyor? diye sordum o ise gözünü Maggy'den ayırmadan

M-Hiç bir şey.dedi birşey olduğu belliydi ama şuan öğrenmenin zamanı değildi o yüzden

-Tamam.dedim,bana döndü ve

M-Yarın çalışmalara başlıyoruz sabah 6:30 da hazır ol 1 dakika bile gecikirsen başına geleceklerden ben sorumlu değilim, evet benimle "Çift" olmaya hazır ol Glory Jung!.dedi ve gitti ne 6:30 Mu? yuhh o saatte kalkılır m yaa? dememe bile izin vermeden gitti

Jack-Tamam mı? gerçekten mi? Mark ve Maggy kavga ediyor ve sen sadece Tamam mı diyorsun?

-Yaa! Ne yapabilirim şimdi sorsam bile cevap vermeyecek kısa kısa cevaplarla beni geçiştirecek.Bir ara tekrar sorarım.dedim ve oradan çıkıp yurda döndük.

*** 2 saat önce Marktan***

Herkes Jackson'ın kağıdı açmasını bekliyorlardı ama o açmadı bana doğru geldi ve kağıdı bana uzattı

J-Aç.Şaşırmıştım bir süre etraftakilerin meraklı bakışlarına baktıktan sonra kağıdı alıp direk açtım. "Maggy" ne yapacaktım şimdi onunla mı olacaktım? "O kızı gerçekten seviyormusun? Maggy'i?" "O kız iyi biri değil Mark lütfen seni etkilemesine izin verme ben onun ağına düştüm ama sen düşme!" "Saçmalama kızım o çocuk yakında çok ünlü olacak bende onunla olup çok ünlü olacağım ondan sonra bakarız çaresine önce eşleştirmede onunla çıkmalıyım..." Gerçekten kötü birimisin Maggy? Ne yapacaktım şimdi dönüp Glory'e baktım merakla bekliyordu ahh Glory bana gerçekten aşık mısın sen? aşık olmasa ona Jackson çıktığında ağlamazdı değil mi? herneyse üzgünüm Maggy ama ben onun prensi olmaya söz verdim

M-Maggy...üzgünüm ama sanırım bu baş belasından kurtulamayacağım,dedim ve Glory'e baktım şaşırmışa benziyordu,gerçekten tam bir baş belasısın ama bir gün senden kurtulacağım.dedim gülümseyerek o hala şaşkındı

G-Be-ben mi çıktım? diye sordu kekeleyerek bende

-Pek sevinmedin sanırım.dedim sevindim diyerek bana doğru geliyorduki herkesi öksürük tutunca vazgeçti ama çok sevindiği gözlerinden belli oluyordu peki Glory hanım sen kazandın prensin olacağım.

***Glory***

Sabah yatağın içinde gerilerek uyandım içimde bir huzur ve aşırı derecede mutluluk vardı, kötü olan tek şey gözlerimin acıyor olmasıydı gözlerimi açmadım ve yatağın içinde doğruldum demem yanlış olur tam başımı kaldırdığım sırada acıyla olduğum yere geri yattım.Kafamı bir yere çarpmıştım gözüm hala açık olmadığı için nereye çarptığımı göremedim acaba dün yanlışlıkla başka bir yeremi yattım diye düşündüm,sonra zorlada olsa gözlerimi açtım üzerimde sandalye gibi birşey vardı aşağıya doğru kayarak yataktan çıktım gerçekten sandalye vardı ama neden...

M-Saat 6:40 ben sana buçukta hazır ol dedim sen on dakika geciktin her beş dakika için on tur.dedi neye uğadığımı şaşırmıştım

-Sana da günaydın.dedim

M-30 tur koşmak istemiyorsan hazırlan çabuk.dedi ahh doğru biz onunla çift olmuştuk değil mi? bunu düşününce suratımda aptal bir gülümseme oldu.

Koşmayı bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum.dedi sırıtmayı bırakıp hızla valizime koştum ve kıyafetlerimi aldım kaşlarını havaya kaldırarak

Kot pantolanla koşmayı düşünmüyorsun değil mi? dedi elimdekileri bırakıp eşofmanlarımı aldım ve banyoya koştum,giyinip çıktım, Hadi.diyerek kapıya doğru doğru yürüdü karnımı tutarak

-Kahvaltı? dedim

M-Sana erken kalk dedim kalkmadın cezanı çekeceksin.dedi ve çıktı ahh bu çocuk... açımm benn!!! Bir şey diyemeden peşinden gittim,dışarısı buz gibiydi.Yurda 10 dakika uzaklıkta olan parka geldik ve bana,Başla!.dedi istemeyerekte olsa koşmaya başladım,daha 3.turda bacaklarım yanmaya başlamıştı ve soğuk havanın suratıma vurması nefesimi kesiyordu.Zorlansamda sonunda 10 turu bitirmiştim soluk soluğa önüne gelip yere oturdum,kollarını göğsünün üzerinde birleştirerek,Biraz dinlen daha sonra 10 şınav çekeceksin.dedi öldürücü bakışlarımı ona yollasamda yaptığı tek şey pis pis sırıtmak oldu,beş dakika dinlendikten sonra gerçekten 10 şınav ve 10 mekik çektim sonunda olduğum yere yattım biraz dinlendikten sonra bana elini uzattı bende tuttum ve ayağı kalktım dudağımı büzerek

-Çok açım.dedim,gülümseyerek

M-Çok ilginçsin,dedi-Neden?.diye sordumM-Neden itiraz etmedin? diye sordu bende-Ne için? dedim.

M-Şınav çektirmeye veya mekik çektirmeye niyetim yoktu sadece şaka yapıyordum itiraz edersin sandım ama sen yaptın.dedi hah şaka mı yapıyormuş,ahh!!!

-Şaka yapıyorsan,şaka yapıyorum demeliydin açlıktan ölüyorum şuan ve hava buz gibi!!!! diye bağırdım ama güldü ve elimi tutup cebine soktu

M-Ya ben yanındayken nasıl acıkmayı ve üşümeyi düşünürsün! Ben yanındayken üşüyemezsin.dedi ve yürümeye başladı.Lütfen bu bir rüya olmasın! Rüyaysada kimse beni uyandırmasın lütfen! Mark Tuan seni prensim olarak seçmeme izin verdiğin için Teşekkür ederim,sen benim her zaman prensim olarak kalacaksın.

Her zaman ben yanındayken böyle aptal aptal gülümseyecekmisin? dedi gülerek,ahh olamaz düşünürken gülümsemekten nefret ediyorum

-Şey... aklıma komik bir şey geldide ona güldüm ben.dedim, kafa sallayarak

M-Bende benimle olmaktan mutlu olduğun için gülümsüyorsun sanıyordum.dedi

-O da var tabi.dedim durdu ve bana döndü,hala elimi tutyordu ve yaklaşıyordu, bana doğru eğildi şuan fazla yakındık nefesini hissedebileceğim kadar yakın

M-Sadece benimleyken ve benimle olan şeylere böyle gülmeni istiyorum.dedi şaşkınlıktan küçük dilimi yutmuştum,acaba sabah kafamı çarptığımdan mı böyle olmuştu? Yoksa bunlar gerçekmiydi Mark Tuan açıkça olmasa da benden hoşlandığını mı söylemişti? Ben bunları düşünürken o bana yaklaştıkça yaklaşıyordu,gözlerimi kapattım.Nefesini artık daha fazla hissediyordum sadece nefesini değil teninide ama o anda gelen ses ortamdaki tüm romantikliği bozdu.Karnımdan gelen guruldama sesleri! Ahh olamaz,artık onu hissedemiyordum çünkü çekilmiş gülüyordu o ana yerin dibine girmek istedim gözlerimi açıp onun sinir bozucu şekilde gülüşünü izledim ve koluna vurdum gülmeyi kesmiş şaşkınca bana bakıyordu hiç bir şey söylemeden kaşlarımı çatıp ilerledim ama arkamdan gelip elimi tutarak tekrar cebine koydu ve gülümsedi.Bende daha fazla dayanamayıp gülümsedim ve ikimizde gülmeye başladık.Sonra bir dükkan bulup içeri girdik.