sunoo'm
cevap vermemekte ısrar ediyorsun öyle mi?
umrumda değil
sen cevap verene kadar yazmaya devam edeceğim
beni görmemezlikten gelmen beni çok kırıyor sevgilim
ah özür dilerim
sana artık sevgilim dememem gerektiği konusunda beni çok kez uyarmıştın
ama gelip beni azarlayacaksan demeye devam edebilirim
sebebi bu olsa bile benimle konuşmanı o kadar istiyorum ki...
ve sana sevgilim demek hâlâ çok hoşuma gidiyor
sevgilim...
senden sonra başka kimseye demedim
diyemedim
dilim bile kabul etmiyor başka birinin sevgilim olmasını
sana yakıştığı kadar yakışmazdı da zaten
(18.03)ah pardon
(18.05)yeji içmem gerektiğini söylediği birkaç hap getirdi de
ben hasta değilim ki dedim
vitaminmiş
sana hep vitaminlerini almanı söylerdim hatırlıyor musun
zayıf bir bünyen vardı çünkü
çabuk hastalanırdın
hâlâ öyle mi acaba
hâlâ aynı mısın
ben görmeyeli değiştin mi
benim sunoo'm musun hâlâ?
✓✓•••
"Yah! İyiyim ben, diyorum sana!" Sunghoon eliyle Sunoo'nun ateşini kontrol etti. "Vücudun öyle demiyor ama?" Sunoo dudak büzdü. Normalde bu akşam konsere gideceklerdi fakat Sunoo ne kadar ısrar etse de hastalandığı için Sunghoon planlarını iptal etmişti. "Hadi ama... Gitmeyi sen de benim kadar istiyorsun." Sunghoon, Sunoo'nun alnını öptü. "Evet, ama sağlığına kavuşmanı daha çok istiyorum. Bugün konser falan yok. Konu kapanmıştır." Sunoo halsizliğinin de etkisiyle pes edip ısrar etmeyi bıraktı.
"Sen yat, ben sana çorba ve bitki çayı yapacağım." Sunoo başını salladı ve Sunghoon ayağa kalkıp mutfağa gitti. Sunoo içerde dinlenirken ona çorba hazırlıyordu.
Her şeyi hazırlandığında salona döndü. "Hazır..." Ama Sunoo uyuyakalmıştı. Elindeki tepsiyi yandaki masaya bırakıp Sunoo'nun yanına gitti. Elini alnına koyarak bir kez daha ateşini kontrol etti. Biraz düşmüştü sanki.
O sırada Sunoo'nun yanda duran titreşimdeki telefon çaldı. '<3' arıyordu. Sunghoon'un kaşları çatıldı. Kimi bir kalple kaydetmişti ki? Sinirden ve panikten elleri terlemeye ve titremeye başladı. Titreyen eliyle telefonu aldı. Açmalı mıydı? Belki de yine yanlış anlamıştı. Direkt sinirlenip kavga çıkarmak istemiyordu. Sunoo'yu saçma bir konu yüzünden üzmek istemiyordu. Aramayı cevaplayıp telefonu kulağına götürdü. Konuşmadı ve karşı tarafın bir şeyler söylemesini bekledi. Bir kız sesi duyuldu.
"Alo? Sunoo, hayatım neredesin? Konser alanının önündeyim ben. Seni bekliyo-" Sunghoon telefonu kapattı. Konsere beraber gidecek olmalarına rağmen bu -artık her kimse- kadınla mı buluşacaktı?
İyice sinirlenmeye başlamıştı. Ve bu sefer haklı olduğunu düşünüyordu. Arkasından bilmediği işler dönüyordu ve bu onu sinirlendirmişti.
"Sunoo-yah, uyan." Yine de sinirini bastırıp bağırmadan, yavaşça uyandırdı sevgilisini. Sunoo uykulu gözlerle Sunghoon'a baktı. Gözlerini ovuşturup ne olduğunu sorarcasına başını iki yana salladı. Sunghoon telefonu eline alıp son aramalardan kalple kayıtlı kişiyi gösterdi. "Kim bu?" Sunoo yattığı koltukta doğruldu. Henüz ayılamamanın etkisiyle kaşlarını çattı. "Ne?" Sunghoon sinirine hakim olmaya çalışıyordu. Telefonu Sunoo'ya iyice yaklaştırdı. "Bu kim!?" Sesi istediğinden yüksek çıkmıştı. Sunoo telefonu eline alıp kayıtlı kişiye baktı. Sinirle nefesini bıraktıktan sonra Sunghoon'a döndü. "Yuna. 'Kız' arkadaşım hani? Bunda neyi kıskandın anlamadım? Hem neden telefonumu kurcalıyordun ki!?" Sunghoon ellerini saçından geçirdi. Kavga ciddiye gidiyor gibiydi.
"Ben, kurcalamadım. O aradı. Kalbi görünce açtım ben de. Hayatım şeklinde falan hitap etti. Ayrıca konser alanında seni beklediğini söyledi. Konsere beraber gidecektik ama sen onunla buluşmayı mı planlıyordun?" Sunoo derin bir nefes daha verip histerik bir şekilde güldü. "Öncelikle, eşcinsel sevgilini eşcinsel bir kızdan kıskanmışsın. Ayrıca konserde Yuna'yla falan takılmayacaktım. Arkadaşım Lia'yla tanıştıracaktım sadece." Sunoo bir kez daha Sunghoon'un kıskançlıklarından ne kadar bıktığını fark etti. Yattığı koltuktan kalkıp telefonunu da aldı ve evin kapısına yöneldi.
"Hey, nereye gidiyorsun?" Eli kapı kolunda olan Sunoo, Sunghoon'a döndü. "Ablama. Biraz orada kalmam bana iyi gelecek. Belki sana da iyi gelir Sunghoon." Sunghoon, Sunoo'ya doğru birkaç adım attı. "Hastasın ama. Nasıl gideceksin ki? Gitme Sunoo, lütfen." Sunoo başını iki yana salladı. "O, beni almaya gelir. Merak etme. Hem bana senden daha iyi bakabilir..." Ardından evden çıkıp kapıyı da ardından sertçe kapattı. Sunoo, bir kez daha bu ilişkiye ara vermişti.
"Sevgi sözcüklerini sadece bana kullan istiyorum. Başka birine ne anlamda olursa olsun aşkım dediğinde kafayı yiyorum!"
-------------------
yunayi eklemesem icimde kalirdi.BU ARADA AZ ONCE ALTINCI BOLUMU YAZDIM O KADAR GUZEL OLDU KI OFFFFFF
ŞİMDİ OKUDUĞUN
i swear, i've changed || sunsun ✓
Fanfiction"Yemin ederim değiştim ben. Sana zarar verecek biri değilim artık. Lütfen, geri dön." Kim Sunoo × Park Sunghoon #texting #düzyazı #angst #2022 --------------------------------------------------------------- #1 in sunsun #1 in angst