-14- müsabaka

7.3K 678 382
                                    

"Jeongguk!"

Kendisine doğru koşmakta olan iki arkadaşını gördüğünde gülümsedi Jeongguk. Ryujin'in kendisine sarılmak amacıyla açılan kollarına karşılık vererek, iki yana uzattı kollarını.

Ryujin o esnada Jeongguk'un dibinde dururken direkt doladı kollarını Jeongguk'un beline. Karşısındaki çocuk ise karşılık vererek boynuna doladı kollarını Ryujin'in.

Chanyeol da elleri cebinde, yüzündeki sırıtmayla yürümeye devam ederken Ryujin, Jeongguk'un beline doladığı ellerini çekti ve arkasında kalan çocuğa baktı.

"Heyecanlı mısın?"

Jeongguk, Chanyeol'ün sorduğu soruyla direkt kafasını salladı, 'evet' der gibi. Hiç olmadığı kadar heyecanlı olmasının yanında, gergindi de. İlk defa bir müsabakaya katılmayacaktı. Ama ilk defa birisine iftira attıktan sonra toplum içine çıkacaktı.

"Çok heyecanlıyım. Gerginim de."

Ryujin içten bir şekilde gülümsedi. Jeongguk'un gergin hissetmesini anlayabiliyordu.

"Gergin olmakta haklısın. Ama sadece oyununa odaklan. Chanyeol ve ben en önde oturacağız."

Jeongguk mahcubiyet ile ensesini kaşıdığında koridorun sonunda bir öğrencinin Taehyung'a soru gösterdiğini gördü. Gözleri orada takılı kaldığında, eş zamanlı olarak Chanyeol ve Ryujin de o yöne bakmaya başladı.

"Onunla konuşmalı mıyım?"

Üçünün de gözü hâlâ adamın üzerindeyken konuştu Jeongguk. Ve hiç biri gözlerini çekmemişken Chanyeol konuştu,

"Jimin ve Seokjin şimdilik yapmamanı söyledi."

Jeongguk, adamın nasıl çözmesi gerektiğini anlatmayı bitirdiği soruyu, tekrar öğrenciye gülümseyerek verip ayağa kalktığını izledi tek tek. O bunları izlerken Ryujin ve Chanyeol da kendisine eşlik ediyordu.

"Bu arada, Seokjin Ve Jimin sahada. Önlerden yer kapmak için erken gittiler."

Jeongguk'un kulağı her ne kadar Ryujin üzerinde olsa bile gözleri karşısındaki adamı süzüp duruyordu.

Tam o esnada Taehyung önüne dönmüşken onun gözleri kendisine ilişti. Eli ayağına dolandı heyecandan. Kafasını eğdi, ensesini kaşıdı. Ama Taehyung bundan ödün vermedi.

Karşısında duran üç çocuğun yanından geçerken selam vermeyi ihmal etmedi.

"Günaydın."

Ryujin ve Chanyeol saygıyla eğilirken Jeongguk, kurtarıcı meleğiymiş gibi çalan telefonunu cebinden çıkarttığında arayanın abisi olduğunu gördü

"Chanyeol, ben lavabodayım. Birazdan gelirim yanınıza."

Cevap vermelerini beklemeden direkt uzaklaştı oradan. Hâlâ çalmaya devam eden telefonu açtı ve kulağına götürdü. Karşı hattan hafif rüzgar sesleri geliyordu.

'Jeongguk, okuldasın değil mi?'

Koridorda bir köşeden döndüğünde kimsenin olmamasını fırsat bilerek boş olan merdivenden doğru ilerledi.

"Evet, okuldayım."

Vardığı boş merdivene doğru ilerlediğinde birkaç merdiven çıkarak oturdu duvar dibine.

'Ne zaman başlayacak maçın?'

Kolundaki saate baktı ve hâlâ uzun bir süre var olduğunu gördüğünde derin bir iç çekti.

"Bir buçuk saat var daha."

Karşı taraftan onaylayan mırıltılar aldığında ayakkabısının bağcığıyla oynamaya başladı. Hiç olmadığı kadar gergin hissediyordu ve bunun biteceğine inanası bile gelmiyordu.

teacher and litmatch ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin