beş

297 46 65
                                    

"siz cidden salaksınız." diye kızdı lea. "yanlış mı anladım? bahiyyih sadece exini unutmak için yaptığı flörtle kai buluşuyor? VE SON 1 AYDIR!" diye sesini yükseltti. çünkü olaylar iyice boka sarmıştı. soobin ve kai iyice flört etmeye başlamışlardı. ama bahiyyih eski kız arkadaşı hikaru ile tekrardan konuşmaya başlamıştı. ve teknik olarak bahiyyih şu an hem soobin hem de hikaru'yu yürütüyordu ama yürütmüyordu da.

"ayrıca soobin elemanı nasıl kai'nin erkek olduğunu anlamamış?" dedi lea. iki yaramaz küçük kardeşini karşısında yatakta, suçlu bir şekilde oturuyorlardı. bu zamana kadar iyi gidiyorlardı ancak bahiyyih bir hata yapıp hem hikaruyu hem de soobini aynı gün eve davet etmişti.

"bilmiyorum ama çok tatlı çocuk-" diye açıklama yapıyordu kai ama lea ona kızmaya devam etti. "sus sen hiç konuşma. ya anladık, bahiyyihin götü sıkıştı böyle bir teklifte bulundu. hayır, hiyyih'e de kızıyorum! mantıklı düşünen birisiydi oysa. neyse orasını geçtim, sen niye kabul ediyorsun? sen onun büyüğüsün!"

"şimdi şöyle, açıklayabilirim." diye kai mantıklı bir açıklama yapmaya çalıştı. yutkundu ve konuşmaya devam etti. ablası da onu dinliyordu. "şimdi bahiyyih bana ilk söylediğinde dedim ki "sikseler olmaz.""

"yaptılar mı bari?" diye sordu lea kaşını kaldırıp. kai ise normal cevap vererek devam etti. "hayır. ama sonradan kabul ettim çünkü... soobin... çok yakışıklıydı."

"DİREKT DİBİ DÜŞTÜ-" diye olaya girdi bahiyyih. kendi kıçını kurtarmaya çalışıyordu. sonra kai sırtından bıçaklanmış gibi şaşkın bir ifade ile bahiyyih'e döndü. resmen onu satmıştı! "RESMİNİ ATAN SENDİN! KABUL EDEYİM DİYE YAPMADIN MI HİYYİH?"

"tamam! tamam susun!" diye böldü lea. ikisinin didişmesini hiç çekemezdi. saçlarını geriye attı. "benim hâlâ soobin'in nasıl kai'nin kız olmadığını anlamadığını anlayamıyorum. bu çocuk salak falan mı abi?"

kai ve bahiyyih ise bu durumda sessiz kaldı. çünkü ikisi de gerçekten bunun cevabını bilmiyorlardı.

hiç bizden bahsettin mi oğlana?" diye soru yöneltti lea, kız kardeşine. bahiyyih ise düşünmeye başladı. sanki ona küçüklük resimlerini atmıştı? "evet, küçüklük resimlerimi görmüştü. orada sizde vardınız yani bir ablam ve bir abim olduğunu biliyor."

"al işte!" deyip ellerini birbirine vurdu lea. "oğlan bildiğin sizinle taşak geçiyor."

"nasıl ya?" dedi kai. soobin dalga geçecek birisi değildi ki.

"soobin'in anladığını hiç zannetmiyorum ayrıca o kaba birisi değil." diye açıklama yaptı bahiyyih. üstelik haklıydı.

"tamam, neyse. bugünü nasıl halledeceksiniz?" dedi lea. iki küçük kardeşi ona yavru köpek gibi bakıyordu. "senden yardım alacağız." dedi ikisi de aynı anda.


+


"tamam, ikisini de farklı yerde buluşturmayı bir şekilde hallettik, soobin evde hikaru dışarıda." dedi lea arabayı sürerken. yanında kai oturuyordu. pardon, yeni kız kardeşi oturuyordu. bahiyyih birden onu çok güzel bir kıza çevirmişti. lea gerçekten büyük şok yaşamıştı çünkü erkek kardeşinin bu kadar güzel olduğunu bilmiyordu. "ŞİMDİ SİZİ BU SİKİK YERLERE NASIL YETİŞTİRECEĞİM?"

"ilk önce beni bırakıyorsun," dedi bahiyyih arka koltukta otururken. "ben hikaru'ya bir şekilde açıklarım. önemli olan soobin ve benim karşılaşmamam."

"peki bu niye geldi?" diye eliyle kai'yi işaret etti lea aynadan bahiyyih ile göz teması kurarken. bahiyyih de birden affalamıştı.

"abi senin evde olman gerekmiyor muydu?" diye sordu bahiyyih. kai ise omuz silkti. "ne bileyim arabaya beni iten sizdiniz." diye rahatça cevap verdi. lea ve bahiyyih cinnet geçirecekti. ikisi çok stresliyken nedense kai çok rahattı. ne geniş birisiydi...

çıtırız genciz hallederiz, sookaiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin