Bir zamanlar Gönül adında küçük bir kız varmış. Bu kız İtalyada doğmuş ama aslen Türkmüş. Ne yazıkki Gönülün ailesi çok fakirimiş. Ama Gönül hep büyüdüğünde ünlü bir doktor olmak istiyormuş. Fakat arkadaşları Gönül ile hep dalga geçerlermiş.
Dilek:
- Sen büyüdüğünde doktor ol ahanda buraya yazıyorum adım dilek deyil sen bu fakirlikte nerde doktor olacan anneannemin deyimi ile heçççç!!!!Ferhatta büyüyünce resepsiyonist olmak istiyordu.Bu nedenle ailesi Ferhatı Almanca ve ingilizce derslerine gönderiyoriyordu. Bu nedenle Ferhat'ın Almanca ve İngilizcesi çok iyiydi. Hatta Ferhat Almanca ve İngilizceyi 100% öğrenince başka dillerede adım atacaktı. Aileside Ferhat'ın arkasındaydı. Ferhat astronotluk mesleğini hiç sevmez gereksiz bulurdu. Hayatta en son seçeceği meslek belkide hiç seçmeyece ği meslek astronotluktu.
Ferhat:
- Sen büyüyünce bu fakirlikte doktor ol bende astronot olacağım.Ferhata göre astronotluk sadece yıldız,ay ve güneşi izleyerek hakkı olmayan bir maaş demekimiş. Ardından Ferhat ve Gönül'ün başka arkadaşları Gönül'e taş atmaya başlamışlar. Gönül kaçmış ve bir kulübe bulup oraya saklanmış. Ve Gönül düşünmeye başlamış. Acaba gerçekten arkadaşları haklımıydı? Kendi kendine şöyle dedi:
Gönül:
- Acaba arkadaşlarım gerçekten haklı mı? Ben gerçekten fakiriz diye ünlü bir doktor olamaz mıyım? Hayır biyerde çalışarak bile okul masrafını çıkarabilirim. Hem ben daha on yaşımdayım daha büyümeme çok var belki büyüyüyene kadar dırrumumuz iyleşir.
dedi.
Gönül o kadar korkmuştuki korkudan yüzü mosmor olmuştu. Elini yüzünü yıkadı ve kulübeden dışarı çıktı. Dışarıya çıktıda hiçbiryeri tanıyamadı. Anlaşılan Gönül kayıp olmuştu. koşto koştu koşto ve dahada koştu ama nafile gittikçe evinden ve okuldan daha çok uzaklaşıyordu. Gönülde bunu fark eder etmez durdu. Kendi kendine şu sözleri söyedi:
Gönül:
Amanınnnn!!!! Ben koştukça evimden ve okulumdan daha çok uzklaşıyorum. Ne yapacağım şimdi ben kulübeye gitsem kulübedende uzaklaştım.Akşam olmuştu okuldan çıkma vakti gelmişti. Gönül hala ortalarda yoktu Ferhat ve Dilek ikizdi. Aileleride çok zengindi. Yaptıklarını kendi ve Gönül'N ailesime anlattılar. Ferhat anlatırken biraz yalan anlattı. Ama Dilek dürüst bir kızdı hep doğruları söyledi. Aileside Dilek doğruları söylediği için Dilek'e hiç kızmadılar. Ama Ferhat ailesine yalan söylediği için Ferhata çok kızdılar. Ve Gönül'ün ailesinden özür dilemek amacıyla Gönül'ü aramaya yardım ettiler.
Fakat Gönül'ün ailesi üzüntüden öldüler.Ama arkalarında ölmeden önce bıraktıkları çok gizsmli bir mektup bıraktılar. Aradan yıllar yıllar geçti Gönül ünüversiteyi kazandı.ailesini çok özlemişti onların yanına gidiyordu.eve geldiğinde kapıyı açtı. Ve masada o gizemli mektubu gördü. Ve mektubu açtı.
Mektupta şu sözcükler yazıyordu:
Sevgili kızım Gönül sen bunu okurken bizölmüş olacaz evet benim sevgili akıllanmayan cadı kızım. Şimdi kulaklarını aç ve beni dinle senin neden saçın siyah bizimki sarı? Cevap geliyor sen benim kızım deyilsin. Ciddi ha şaka maka deyil. Kız eşşek sen Akif beylerin çocuğusun. Bak birgün biz babanla evlendik senelerce bir çocuk bekledik ama olmadı. En sonunda Akif beyin karısı bir çocuk doğurdu. Bende o zamanlar hastanede temizlikçiydim seni kaçırdım ve kendi çocoğum gibi baktım. Yani sen Dilek ve Ferhat'ın kardeşisin.
SEVGİLERLE ANNEN.