BÖLÜM 2

95 5 0
                                    

Gözlerimi açmaya çalışarak etrafı bir kolaçan ettim . Aman allahım üzerimde kitaplar ezberlenmemiş 60 sayfa . Zor ders , sınav bugün , kalma korkusu . Of Hazal of Hazal niye uyursun ki zaten . Niye ya niye .
Sakin Hazal nefes al ver , hadi ona kadar say . Bir iki üç dört ...
"aaaaaa" kalıcam sanırım yapacak bir şey yok . Mutsuz mutsuz alt dudağımı kıvırarak aşağı indim . İştahsız bir şekilde Kahvaltımı ettim . Kendimi bu kadar uzmemeliydim . Yolun sonu değildi . Kahvaltımı bitirdikten sonra yukarı çıkıp giyceklerimi hazırlamaya koyuldum . Mavi tişörtümü birde kot kaprimi aldım . Yatağımın üzerine koyarken , telefonuma gelen mesaj sesiyle irkildim. Mesaj Deniz den idi .
" Güzellik bugün hava çok güzel yürümeye ne dersin ? "
"Imm fena fikir değil , bencede yürümeliyiz."
" Tamam . Yarım saat sonra gelir seni alırım."
"Tamam."
Hazirlandıktan sonra Kıvırcık saçlarımı şekile sokmayı başardım . Güzel görünüyordum. Kapının önüne inip Deniz'i beklemeye başladım . Beş dakika geçmeden karşıdan geldiğini gördüm . Beraber okula doğru yürümeye başladık .
"Hazal sana bahsettigim pikniğe gelmeyi düşünüyor musun ?"
" Aslında biliyor musun deniz hiç düşünmedim."
" Tatlım hadi ama beni kıracak misin ? "
"Gelirim demiştim sana , gelirim o zaman ."
"Tamam . "
Okula geldiğimizde Rana ile karşılaştık , konuşmaya başladı .
"Hazal çalışın mi , ben hiç çalışmadım allahım ne yapıcaz kalıcaz galiba , Hazal bir şey söyle , ay çok kötüyüm yaaa"
Sakin ol Rana diye soylenirken bir yandan da Deniz'in Rana ya şaşkın bakışlar attığını gördüm . Rana da " Ne bakıyorsun be manyak " der gibi bir bakış attı . Deniz ve Rana arasında anlamadığım bir çekim vardı . Ancak ikisi de birbirinden nefret eder gibi bakıyorlardı. Çok zıt karakter olmalarına rağmen ben birbirlerine olan bakışlarını görmüyor değildim . Tabiki de bunu onlara söylemedim . Yoksa ikisi de beni parcalayabilirdi.
Sınava girmeye on beş dakika varken Rana ile sınıfa girip beklemeye başladık. Deniz kapının önünden geçerken göz kırpmayı da ihmal etmedi . Sınav hocamız geldiğinde elindeki kâğıtlara dahi bakasım gelmiyordu. Sanırım kötü geçecekti.
Sınava girdiğimde sorularla bakıştığımı farkettim . Aslında çok ta kötü bir ikili değildik . Ay Hazal onu bunu bırak ta biraz soruları oku .
Ilk soruyu okumaya başladım . Allahım ne diyordu bu be , ben dün hiç böyle bir şey okumadım .
Öyle böyle geçen bir sınavın ardından Kantine gidip oturdum. Tabiki car car konuşan Rana da gelip karşıma sorularla ilgili bir kaç şey vizirdadi . Yarım saat oturduktan sonra eve gidip dinlenmeye karar verdim .
Tam kendimi uykunun kollarına bırakacaktım ki , bir mesaj .
"Güzellik iki gün sonra ki piknik için bir şeyler hazırlamayı unutma , planını ona göre yap "
Cevap vermeden uykuma devam ettim.
Okula git gel , yorgunluk içinde asosyal hayatım devam ediyordu.
Bazen gece yatmadan önce ablamı ve babamı düşünüyordum bazen de benim sonumun nasıl olacağını , bazen gözyaşlarımdan birbirine yapışmış göz kapaklarımı ayırmaya çalışıyor , uykuya dalıyordum . Acının tarif edilmez tarafı gün geçtikçe sol yanıma batarken yeni bir hayata başlama duygusu beni öldürüyordu. Geceleri annemin yan odadan gelen hiçkirik seslerine kalbimin agrimasiyla uyuyakaliyor , yine de hayatıma devam ediyordum . Belki o neşe dolu Rana , esprili Deniz , beni sinir eden Melis, Rana ve Deniz in atışmalari olmasa bu kadar güçlü olamazdim .
Akşam dan anneme yaptırdığım poğaçalarin tadına bakmıyor değildim . Belki pikniğe kalmadan bitebilirdi bile . Annem :
" kızım bu piknik işine kimle gidiyor sunuz ben tanıyor muyum arkadaşlarını ? "
"Annecim Deniz in arkadaşları olacakmış deniz beni götürmek istedi rahat olsun için. "
"Tamam kızım Deniz varsa rahat içim zaten , ona emanet edebiliyorum seni . "
"Tamam annem "
Annem Deniz i çok seviyordu ona çok güveniyordu nedenini bilmiyorum ama beni ona emanet etmekten hiç cekinmezdi. Tabi Rana ile olan çekimini anne kız dedikodu yapmıyor değildik .
Piknik günü hazırladığım yiyecekler aperatif şeyler giydigim kıyafetler ile tam bir doğa kızı olmuştum . Deniz beni almaya geldiğinde " Bu ne bu kadar güzellik ordu doyurmayacaksın" dediğinde
" Ben bunlarla seni bile doyuramam " diye de eklemeyi ihmal etmemiştim .
Piknik yerine geldiğimiz de beni arkadaşlarıyla tanıştırdı . Sırayla giderken aman allahım bir meteor , bir kaya parçası ay onun yanında az kalır bomba bu bomba . O ne bakış öyle ya ufff . Gözlere bak be . içten içe götürdüm çocuğu . Uzun boylu benden yirmi cm falan uzun zayıf kumral ve yeşil gözleri bembeyaz dişler ile bana gülümsüyordu .
"Merhaba Hazal "
Ay Hazal mi dedi o Hazal beni nerden tanıyor bu , Deniz ah deniz .
"Merhaba"
"Ben Menderes tanıştığıma memnun oldum Deniz senin geleceğinden bahsetmişti."
"Anladım , tahmin etmiştim ."
Deniz hadi hep beraber oturalim demesiyle cimlere oturup sohbet etmeye başladık. İTÜ Üniversitesi Mimarlık okuyormuş. Yes be aynı üniversite . Ama ben niye görmedim ki hiç bunu . Neyse devam ediyoruz. Yiyeceklerimizi yiyip karnimizi doyurduktan sonra Deniz , Menderes'in bize gitar calacagini söyledi . O kadar mı güzel dokunur telleri bir insan ya . O kadar mu güzel uyar sesi bir şarkıya . Çalarken göz ucuyla bakmayı ihmal etmemişti. O kadar güzel di ki o an zaman dursun istedim yemyeşil gözleri ile bana bakarken onda buldum kendimi . Her şey çok güzeldi de nerden çıkmıştın sen ?
Şarkı bitip herkes muhabbet etmeye başladıktan sonra Menderes bana doğru yaklaşmaya başladı . Kulağıma gelip " biraz yürümek ister misin " diye sordu . Kafamı evet anlamında salladım . Kalkıp yürümeye başladık . Bana bir kaç soru sordu . Konuştuk baya . Bir süre yürüdükten sonra oturalımmı diye sordu .evet anlamında kafamı salladım . Oturup konuşmaya başladık . Bana dönüp "gözlerin çok güzel , okyanusun aynası gibi " dedi . Bende " peki ya sen görmüyor musun kendi gözlerini , upuzun bir yol gibi gittikçe bitmiyor " . Ikimiz de gülmeye başladık . Sanırım ondan Hoşlanmaya başlamıştım . Ama ne hoşlanmasi ya bir daha nasıl karsilasacaktik ki , sevgilisi var mı yok mu nerden bilebilirim ? Of ya Hazal ne şanssızsin be kızım .
Bulunduğunuz yere geri.donerken arkadaşların toplanmaya başladıklarını gördük . Bizde toparlandık Deniz bana Hadi ama der gibi bakış attı . Bende Menderes e dönüp hoşçakal dedim . Bana yemyeşil gözleriyle bakarken hoşçakal dedi .
Geçirdiğim günün mükemmelligi ile birlikte eve geldim . Şimdi odama geçip kendimi uykunun kollarına bırakma vakti gelmişti .
Ikinci bölümün de sonuna geldik umarım beğenirsiniz .
-SEBAHAT

KALBİMİ SANA VERDİMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin