Annemin gelip başımı opmesiyle irkildim. Yatağımda yatarken göz ucuyla anneme baktım .
"Çok yorgun gözüküyorsun"
"Öyle mi Annecim dün çok yoruldum ondandır. "
"Nasıl geçti güzel miydi ? "
"Eh işte güzeldi ."
" Menderes e gittiniz sanırım piknik yapmaya pek bir sayıkladında "
"N-n-ne menderesi ya."
Ne yani ben Menderes i mi sayıklamıştım. Of allahım ya annemin dilinden düşmem şimdi "Peki bakalım neyse sen ye güzel kızım "
"Tamam feride sultan."
Okula geldiğimde Melis yanıma gelip bir kaç bir şey söyledi. Öyle boş boş oturup ona bakarken bana ne düşündüğümü sordu . Hakkaten ne düşünüyordum ben . Sonradan farkettim ki ben cevap vermeyince Melis de kalkıp gitmişti . Öyle saf saf telefonuma bakarken
"Oturabilir miyim ? "
"Tabiki"
Neeeeeeee Menderes mi o aaaayyy şu halime bak ya otur mu dedim ben ona öf ya Hazal manyak misin kızım ya
"Teşekkür ederim "
"Ö-önemli değil "
"Şey o günden sonra aklıma çok takıldı belki bana telefon numaranı verirsin diye düşündüm . Aslında biliyor musun senin bu bölümde okuduğunu bildiğim için buraya geldim."
" Imm anladım numarıamı verebilirim "
"Sevindim ."
Yaklaşık bir saat kadar konuştuktan sonra daha sonra görüşmeye karar verdik . Bende derslerime girip eve gidecektim . Ama hava kararmıştı . Annem merak etmiştir . Ama hemen bir taksiye biner giderim . Hava gittikçe kararmaya başlamış okuldan çıkmıştım taksi durağına yürümeye başlarken etrafta kimsenin olmadığını farkettim . Içimde ki korku daha çok artarken arkadan gelen 'heey' 'hişt' 'baksana' tarzından sesleri duymamaya çalıştım . Ayak sesleri çoğalırken daha çok korkmaya başlamıştım . Tek yapmam gereken dua etmek olmuştu . Bir an önce taksi durağına varmak istiyordum ama birinin gelip bileğimden tutup beni kendine çevirene kadar . Allahım beni hirpalamaya başlamışlardı . Canım çok yanıyordu. Bu şeyin bir an önce bitmesini diledim. Boynumdaki acı daha fazla artmaya başlarken birden ellerini üstümden çektiler . Gözlerimi açmaya çalışırken Menderes i gördüm . Adamlarla profosyonel bir şekilde dövüşüyor bir yandan benim nasıl olduğumu merak eden gözlerle bana bakıyordu . Üç adamı yere indirdikten sonra yanıma gelip başımı göğsüne bastırdı . Kulağıma eğilip iyi misin diye sordu . Ona dönüp iyiyim der gibi başımı salladım . Beni kucağına alıp ilerde duran arabaya götürdü . Arka koltuğa koyduktan sonra kendisi de şoför koltuğuna geçip oturdu . Giderken ona beni nereden buldun nasıl buldun diye sorsamda sorularıma cevap alamadım . Nane gibi kokuyor kokladıkça koklayasim geliyordu bugün beni göğsüne bastirdiginda ilk defa kokusunu hissettim. Sanki o an kafamı göğüs kafesinden hiç çıkarmak istemedim o kadar güvenli o kadar cesaret dolu hissettim ki bir an o yeşil gözlerine bakıp kaybolduğumu hissettim nemli gözlerim onunkilere döndüğünde bir pencere açılmış gibi içine atlamak istedim . Çok çok güzeldi . Mutluluğumu o bir kaç saniyenin içine sigridabilirdim . O yüz hatlarınlı ölene kadar izleyebilirdim.
Eve gelmiştik , evin önüne geldiğinde bana Hadi içeri girdiğini göreyim içim rahat etsin dedi . "Ne girmesi sen de gelmiyor musun "
"Hazal ben rahatsız etmesem iyi olacak , başka zaman gelirim olur mu "
" Bir çay içeriz itiraz istemiyorum . "
"Tamam ama çok durmayayim , anne baban rahatsız olur . "
" Benim babam yok . "
" Hazal ben öyle demek istemedim yani bilmiyordum Özür di... "
" biliyorum hadi gel ama "
Kapıyı çaldığimda annem şaşkın gözlerle bana bakıyordu tabiki kadın alışık değil ki bir erkekle eve gelmeme . Annem hemen
"Buyurun geçin kızım , hosgeldin oğlum ."
Menderes: Hosbuldum teyze
Salona geçtiğimizde büyük bir sessizlik oldu . Benim ortaya atılmam ile son buldu .
"Annecim Menderes , Menderes feride sultan "
"Meraba oğlum Hazal in arkadaşısin galiba şu pikniğe gittiğiniz . "
" Anneeeeee"
" Tamam tamam ben bir çay koyup geliyorum ."
Annem çay koymaya gidince bende sürekli dudaklarımı isiriyor, bi yandan göz ucuyla Menderes e bakıyor onun baktığını görünce ışık hızıyla kafamı çeviriyordum. Çocuk gibiydik ya . Annem.caylari koymuş yanımıza gelmişti . Çay tepsisi misafirlere çıkardıklarından küçükken ablamla bana elletmediği tepsilerden biri idi . Hatta şöyle anlatayım .
Bir keresinde ablamla sokakta oynarken karnimizin çok aciktigini farketmiştik. Koşa koşa eve gidip annemin kucağına atlamıştık ablamla yaş farkımız çok olmadığı için onunla beraber vakit geçirmek şahane oluyordu. Annem bize "kızlar ne oldu da hangi rüzgar attı sizi buraya " dedi . Bizde " anne karnimiz çok acikti , ama evde yemek istemiyoruz sen bize tepsiye hazirlasan biz de ablamla dışarıda yesek çok güzel olurdu "
"O zaman siz içeride Süheyla teyzenizle ilgilenin ben size birseyler hazirlayayim "
"Anne biz hazırlamak istiyoruz biz hazırlasak olur mu ?"
"Tamam ama fazla karıştırmayın bak ."
"Tamam Annecim "
Mutfağa girip kendimizin yiyebilecegi tarzda bir şeyler hazırlamaya başladık . Hazırlığımiz bittiğinde hazirladiklarimizi o güzel tepsilere koyduk . Güzel görünüyordu . Tepsileri alıp çıkış kapısına ilerlemeye başladık . Anneme anne biz Çıkıyoruz derken annemin bakışını gormeliydiniz . Sanki altınları çalmış hırsız gibi bakıyordu bize . Üstelik birazdan bayilabilirdi bile . Sahte bir tebessüm ile tamam kızlarım dedi . Bizde dışarıya çıktık . Yedik güzelce . Süheyla teyze giderken annem bizi hemen yanına çağırdı . Tepsilere bir baktı ve "ay gitti güzelim tepsiler ay ay siz beni deli mi etçeniz kız girin bakayım odaya bugün odadan çıkmak yok"
Içimizde o kadar buyutmustuk ki olayı sanarsiniz dünyanın sonu . O günden sonra annemin özen gösterdiği her tepsiye dokunulmazlık ilan etmistik .
Annem gülümseyen gözlerle Menderes e bakarak çayı uzattığında onu sevdiğini anlamıştım. Işim zor olmayacaktı. Ben ne diyorum ya ne işi . Ortada tas yok tarak yok . Menderes annem ve ben güzel bir çay muhabbeti yapmıştık . Saat biraz ilerleyince Menderes :
"Ben kalkayim Hazal yarın okulda görüşürüz değil mi? "
" Biraz daha kalsaydın"
"Yok gideyim Hazal "
"Tamam o zaman."
Annemle görüştüklerinde birbirlerini görmekten omur duyduklarını tanıştıklarına memnun olduklarını söylediler . Bende anneme "annecim sen otur ben geçirip geliyorum" dedim . Annem de tamam kızım der gibi başını salladı .
Kapının önüne geldiğimizde
"Hazal çok korktum , bugün o adamlar ben yetisemeden sana bir şey yapsalardı kendimi asla affetmezdim . Seni hemen arabaya taşıdım benim yanımda güvende olduğunu hissettirmek istedim sana . Yolda gelirken çok dalgındın bir kaç soru sordun. Aslında tesadüfen gecmiyordum ordan . Sadece senin bu saate kadar okulda dersin olduğunu öğrendiğimde yalnız kalmamani düşündüm o yüzden rahatsız olacaksın düşüncesiyle sana biraz da olsa korumak istedim . Ve senin izini birden kaybettim . Bir yoldan donmus olacağını sandım ve her iki tarafta da baktım ve seni hirplayan o rezil adamları gördüğümde sinir katsayım zirveye ulaştı . Bunları neden söyledim bilmiyorum ama bilmen gerektiğini düşündüm . Ya sen çünkü güzel bi kizsin . Yani bunu kötü düşünme sen iyi birisinin . Of çok sacmaladim galiba ."
Bana saf ettiği kelimeler karşısında onun muhteşem yüz hatlarına odaklamistim kendimi. Konuşurken kendini suçlu hisseder gibi üst Dudagini kaldırıp konuşuyordu ve bu onu ne kadar zarif yaptığının farkında değildi . Henüz tanisali iki gün olmusken bu içimdeki kıpırti neden bu kadar fazlaydı. o gülerken neden gözlerim kapanıyordu . Ona dalıp kalmış bir kaç saniye içerisinde tüm bunları dusunebildigime inanamıyorum. Benden cevap bekler gibi bir bakış attı .
" Teşekkür ederim Menderes . Sen farklisin yani bilmiyorum. Iyiki tanışmışız seninle . "
" O zaman gideyim ben. sana mesaj atarım olur mu "
"Olur her zaman . "
"Görüşürüz Hazal "
"Görüşürüz "
Annesinden af dileyen küçük çocuklar gibi olur mu demesi yok mu , sulu dudaklarını buzup nehir gözleriyle bana bakması . Işini biliyorsun pis çocuk . Onu uğurladıktan sonra salona, annemin yanına geçtim . Annemin anlatmami beklermis gibi mimikler yapması . Bu gece kaçışım olmadığını gösteriyordu. Onu iki gün Üç gün meraklı bekletmek yerine anlatmayı tercih ettim . Annem bana bakarak dudaklarını birbirine bastırdı . Ama gülmesini engelleyemiyordu.
"Ohooo daha şimdiden böyle yapacaksan anne . Gidiyorum odama . "
"Tamam tamam hadi devam et "
Iste böyle oldu anne . Bilmeni istedim . Anneme bugünkü olayı anlatmadım. Onun yerine okul çıkışı tesadüfen karşılaştığımızı beni eve bırakmak istediğini , içeri gelmeyince ısrar ettiğimi, beni kirmamak için geldiğini anlattım . Herşeyi anlattiktan sonra yorucu bir günün Ardından yatağıma gitmek için vakit geldiğini anladım . Yatağıma girdim . Uykuya dalmak için kendimi zorladım . Menderes sürekli aklimdaydi sürekli beynimi işgal altına alıyordu. Nihayet kendimi uykunun kollarına Bırakmıştım..
Üçüncü Bölüm bu kadar arkadaşlar okuyan kişiler ya da göz atanlar oy verirse çok sevinirim . Bölümler kısa gittikçe daha uzun bölümler yazacağım .
OY GELMEZSE YENI BÖLÜM YAZMAYACAGIM
-Sebahat
