Exile (7)

199 24 18
                                    


Yorum lütfen

Karanlık barda loca tarafında oturan Jungkook ve Yoongi gece saat 2'ye gelirken dışarıdaydılar. Jungkook Yoongi'nin aksine çok içmeyen biri olsa da bu sefer hızlı gidiyordu. Çalan telefonunu duymazken büyük barda Dj'in sesi yankılandı.

"Jeon Jungkook ve Min Yoongi aramızda beyler ve bayanlar. Min Yoongi'nin kabul etmeyeceğini bildiğimizden Jeon Jungkook'u şarkı söylemesi için sahneye davet ediyoruz." Yoongi devamlı gittiği barın artık kendisini tanımasıyla gülerken Jungkook'a döndü. Arkadaşının sarhoş olduğunu fakat bunu reddedemeyeceğini biliyordu.

"İnsanlar seni bekliyor dostum." Jungkook masadaki içkisini bitirerek ayaklandı. Sahneye çıkarken Dj'e verdiği şarkı ile mikrofonu kavrarken büyük bir alkış tutulmuştu.

I've been catching planes for the fun of it
Then I'll be watching fame turn to punishment
The weather's only sunny when I'm under it

Normalde söylemeyeceği şarkı herkesi coştururken kendisi de şarkıya bırakmıştı kendini.

I'm just fucking lucky I was born with it
A hundred million people couldn't deal with this
I've been tryna grow 'cause people kill for it

Herkes şarkının nakarat kısmı gelince ona eşlik ederken Yoongi arkadaşının çalan telefonunun eşinden gelen aramadan dolayı olduğunu fark etti. Jungkook bu gece Yoongi istediği için buraya gelmişti ve Jimin'in de haberi vardı fakat saatin farkında varmamışlardı. Bu seste telefonu açamayacağından şarkının bitmesini bekledi.

Uh, but I'm into it, I'm into it
Say she wanna fuck me later
Girl, I'm into it, I'm into it, I'm into it
This mental pressure got me popping pills and shit
Uh, but I'm into it, I'm into it
I'm getting way too deep
I'm fucking into it

Oldukça karanlık bir ortamda yükselen şarkı anında bitmiş ve gözlerini kalabalıkta gezdirmişti.Şarkının bitmesi ile büyük gürültü koparken Jungkook masalarına yol almıştı. Artık eve gitmesi gerektiğini düşünüyordu.

Yoongi de ayaklanırken konuşmaya gerek kalmadan arabaya yöneldiler. Basın burada olduklarının haberini almışçasına dışarıdaydı. Soruları cevaplamadan arabaya binip kafasını yaslarken şöför arabayı çalıştırmıştı.

Cevapsız aramaları görmeden eşini tuşladı. Sarhoş olduğunun farkındaydı.

Jimin birkaç kez aradı eşinin telefonunu alırken salondaki arkadaşlarından uzaklaşarak mutfağa gitti.

"Bebeğim?" Jungkook onu özlemişti. Ve sarhoş olunca sevgisi kabarıyordu.

"Jungkook? Geliyor musun?" Minik bir mırıldamayla onaylayan adama gülmüştü Jimin. Jungkook'un sarhoş halini çok seviyordu fakat pek olmuyordu.

"Sarhoş musun?"

"Seni seviyorum." Güldü verilen cevaba.

"Ben de seni seviyorum."

"Jimin benimle evlenmek ister misin? Ben seninle birlikte yaşamak istiyorum seninle birlikte bir aile olmak istiyorum." Yoongi gülüyordu arkadaşının salaklığına.

"Biz zaten evliyiz sevgilim."

"Güzelmiş." Jimin burukça gülümsedi. Eski günleri hatırladı. Onlar kolay bu hale gelmemişti. Kavga etmemeye çalışıyorlardı Jungkook'un onu ne kadar sevdiğini böyle anlarda anlaması onu duygulandırıyordu. Sadece mutlu olmak istiyordu ve onu da mutlu etmek istiyordu. Eski hiçbir şeyi hatırlamak istemiyordu.

Telefonun kapanmadığını fakat sesin kesildiğini fark etmesiyle gülümsedi uyumuş muydu? Yaklaşık 10 dakika boyunca nefes seslerini dinledi. Sonra birkaç hışırtı geldi ve kapı çaldı.

Stuck With UHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin