Kraliyet¬ChangJin

•Tanıtım Tadında Giriş•

Yeni kurguyla merhaba🧊
|
|
••••••

{1¦Hamile Kalmanız İmkansız.}

~•~
Gözdeler katındaki dairesinde ileri geri yürüp, dua ediyordu Hyunjin. Bu saraya üç yıl önce köle olarak getirilmiş ve Prens Changbin'e hediye olarak sunulmuştu. Ama Changbin ona bir köle gibi değil değerli bir mücevher niyetle yaklaşınca fark etmeden kalbini ona kaptırmıştı. Ve üç yıldır da onun gözdesiydi.

Son bir kaç aydır da -özellikle de Kral Bang Chan'ın gözdesi Jisung bir prens dünyaya getirdikten sonra-hamile kalma arzusu artmıştı uzun saçlı çocuğun. Sevdiği adama evlat verme düşüncesi onu mutlu ediyordu. Az önce de bu niyetle sarayın doktorlarına gitmiş muayene olup, tahlil vermiş şimdi de dairesinde doktoru bekliyordu.

Kapının çalmasıyla içeri onunla ilgilenen yardımcısı girmiş eğilip selam verdikten sonrada doktorun geldiğini haber vermişti. Hyunjin terleyen avuçlarını pantolonuna sürüp içeri giren doktorun selam vermesini beklemeden lafa girdi.

"Söyle hadi, hamile miyim?" dediğinde doktorun düşen yüzüne baktıktan sonra moralini bozmamak için koltuğa yönelip, oturdu. "Sana bir soru sordum doktor. Hamile miyim?"

"Efendim bağışlayın ancak yapılan testler sonucun da..."Hyunjin lafı uzatan doktora sinirlenmeye başlamıştı."Hadi söyle artık."

"...hamile kalmanız mümkün değil."diyerek eğildiğinde Hyunjin'in sol gözünden düşen bir damlaya şahit olamamıştı.

"Ne demek bu? Tedavi medavi yok mu?" bir umut sorduğu soruya yanıt bekliyordu. Doktor biraz daha Hyunjin'e yaklaşıp, dizlerinin üstüne çöktü."Efendim bağışlayın ama hamile kalmanız imkansız, tedavisi yok. Efendimize bildirelim mi durumu?"

Hyunjin duyduklarıyla panik olmuştu. Changbin duyarsa üzülürdü ama eğer bu durum Kraliçe Bayan Bang'ın kulağına giderse işte o zaman mahvolurdu uzun saçlı çocuk. Kraliçe Bayan Bang duyduğu an onu Changbin'den ayırıp, yerine yeni gözde bulurdu.

"Hayır, hayır, hayır. İznim yoktur kimse bilmeyecek."dediğinde doktor onaylamış çıkmak için izin istemişti. Çıkan doktorla birlikte sarışın genç dizlerini kendine çekip ağlamaya başladı. Ne yapacaktı şimdi? Kime ne diyecekti? Üç yıldır kimse ona ne zaman evlat vereceğini sormamıştı ama şimdi sormaya başlayacaklardı. Jisung hamile kalmadığı için herkesin dikkati onun üzerindeydi şimdi o da doğurunca işler değişmişti.

Kapının çalınmadan açılmasıyla hızla gözlerini silip ayağa kalktı. Karşısında kaçmak istediği insan duruyordu. Hemen eğilip selam verdikten sonra kenara çekilip oturmasını bekledi.

"Doktora görünmüşsün vermek istediğin bir haber olabileceğini düşündüm ve geldim. Anlat bakalım neyin varmış?" Hyunjin duyduklarıyla gözlerini kapatıp açtı. Kraliçe Bayan Bang hala gözlerinin içine bakarken konuşması zordu.

"Efendim şey ben sabah biraz halsizdim de üşütmüşüm."dediğinde, Kraliçe başını sallayıp onayladı.

"Ta buraya mı gelmiş bir soğuk algınlığı için?"

Hyunjin başını eğip onayladı Kraliçe'yi. Kraliçe ayaklanıp kapıya yöneldiğinde sarışın genç tam rahat bir nefes alacaktı ki duyduklarıyla aldığı nefes boğazına takılmıştı.

"Oğluma yaklaşma iyileşene kadar eğer ilaç verildiyse kullan, verilmediyse söyle yardımcılara çay yapsınlar sana. Anlaşıldı mı?"

"Anlaşıldı efendim, siz nasıl uygun görürseniz."

¬~¬~¬
Girişi nasıl buldunuz?