ᴛᴇɴᴛʜ

525 51 32
                                    

"Efendim, Prensesin suyu geldi hekimi çağırmaya gittiklerinde sadece hekimin çocuğunu ağlarken bulmuşlar"

Sunghoon üstündeki Heeseung'ı itip düğmelerini tek tek kapattı. Heeseung olayın şokunu yeni atlatmış gibi görünüyodu.

"Ben Prensesin yanına gidiyorum. Sen Minhyuk'u sakinleştir ve benim bir işimin olduğunu söyle. Jungwonun yanına götür ve gel."

Dağılan saçlarını düzelttikten sonra raftaki anahtarı alıp kapıyı açtı. Karşısındaki hizmetçi karşısında hekimi gördüğünde tökezlemiş ve yana çekilmişti.

"Prenses nerede şuan"

"Odasında"

Sunghoon koşarak prensesin yanına gitmeye başladı. Arkasından Heeseung gelince hizmetçinin aklı karışmıştı.

"Min- Yani hekimin çocuğu nerde şuan"

İkisi birden yandan gelen ağlama sesini duyduklarında oraya dönmüşlerdi. Heeseung erkek bir hizmetçinin elinde Minhyuk'u ağlarken gördüğünde hızlı adımlarla onların yanına gitmiş ve Minhyuk'u kendi kucağına alıp saçlarını okşamaya başladı. Jungwonun odasına doğru yürürken yandan da oğluyla konuşuyordu.

"Ağlama bebeğim, babanın sadece bir işi çıktı" diyip göz yaşlarını sildi. Ve odaya girdi kapıyı çalmadan. Girdiğindeyse Jungwon kucağındaki Sangwon'un saçını okşayıp öpüyordu. Ama birden girmeleri sayesinde Sangwon uyanmış va mızmızlanmaya başlamıştı. Jungwon ise onları görüp gözlerini büyütüp onlara bakmıştı.

"Noluyor?"dedi gözlerini ovan Sangwon'u yatakta bırakıp onların yanına gelirken.

"Prensesin suyu geldi. Sunghoon onun yanında. Minhyuk sizinle kalabilir mi? Benim de gitmem gerek"diye sordu Heeseung ona. Jungwon da çabucak kafasını salladı.

"Oğluma dikkat et Jungwon"dedi ve Minhyuk'u onun kucağına verip gitti. Jungwon da derin bir nefes aldı ve kucağındaki çocuğa baktı. Minhyuk'un yanakları ağlamaktan kıpkırmızı olmuş, gözleri şişmişti. Gelene kadar babasının kokusu ile uyuya kalmıştı. Sangwon tamamen uyanmış ve şaşkın şaşkın babasına bakıyordu. Aklına sadece bir şey takılmıştı.

"Baba" diyerek seslendi babasına küçük çocuk. Bütün konuşmaları duymuştu. "Efendim bebeğim" dedi babası ona dönerek.

"Heeseung hyung Minhyuk'a oğlum dedi. Minhyuk Heeseung hyung'un çocuğu mu?" dedi meraklı bir sesle. Jungwon da çabucak kafasını iyi yana salladı.

"Hayır,bebeğim. Hem amcan bazen sana da oğlum diyor. Yok öyle bir şey"dedi. Sangwon da kafasını salladı ve yanındaki arkadaşına sarılıp yeniden uyumaya çalıştı. Jungwon da gülümsedi onlara bakıp ve ikisinin de saçlarını okşamaya başladı rahatça uyuyabilsinler diye.

,,,,,

Sunghoon prensesin yanına geldiğinde ilk kontrollerine başlamış ve sonrasında onu güzelce yatırmıştı. Heeseung Prensesin yanına eğilip bir elini iki elinin arasına almıştı. Sunghoon işini düzgün yapabilmesi adına,

"Prensim doğum başlamak üzere lütfen dışarda bekler misiniz" dedi bu görüntüye bakmadan. Bu görüntülere daha fazla dayanamazdı Sunghoon. Onun doğumu daha zor geçmişti, onun doğumunda yanında elini tutacak kimse yokken bunu ona yapmasını haksızlık olarak görüyordu belkide.

,,,,,

Heeseung parmaklarını dişlerken bir sağa bir sola doğru yürüyordu. Sunghoon odadan yüzü asık bir şekilde geldiğinde Heeseung yüzünü Sunghoon'a çevirmiş ve koşarak onun yanına gelmişti.

"Ne oldu bir sorun mu var Sunghoon"

Sunghoon yutkunup dudaklarını yaladı. Bunu ona nasıl söyleyebilceğini düşünürken omzunda bir el hissetmesiyle Heeseung'a döndü.

"Sunghoon ne olduğunu söyleyecek misin!" Dedi çocuğu sallayarak.

"Prensim.."

Heeseung ona devam et anlamında bakarken Sunghoon iç çekip devam etti cümlesine.

"Prenses hayatını kaybetti"dedi ona. Heeseung ise bu cevapla gözlerini büyüttü ve yandaki duvara tutundu.

"Ne?"diye de sormasına engel olamadı. Sunghoon da yutkunup gidip Heeseung'ın kolunu tuttu.

"Odaya geçelim"dedi ona ve yardımcılara dönüp "Kraliçeye ve diğerlerine haber verin. Ben prensle ilgileneceğim"dedi ve az önce çıktığı odaya girdi Heeseung'la birlikte.

"Otur hadi"dedi ve onu kolduğa bıraktı ve su verip"İç bunu sonra konuşalım" dedi ona. Heeseung da derin bir nefes aldı ve bir kaç yudum su içti.

"Prensesin o bebeği doğurması hayatı için zaten büyük bir tehlikeymiş en baştan. Bunu bilemezdik-"

"Ne işe yarıyosunuz o zaman siz?"dedi Heeseung sinirle. Sunghoon da derin bir nefes verdi. Şimdilik ona sesini yükseltmesini boşverecekti.

"Bebeğinizi hala hayatta tutabildik. Ama çok hassas bir kurt. Sizin feremonlarınıza Minhyuk'tan fazla muhtaç"dedi ona laf sokarcasına. Heeseung da yutkundu ve kafasını salladı.

"Şey, onunla yalnız kalabilir miyim?" dedi yatakdaki prensesi gösterip. Sunghoon da kafasını salladı ve dışarı çıktı.

,,,,,,,

Sunghoon sessizce Jungwon'un odasına girdi ve balkondan dışarıyı izleyen onu gördü. Sonra da yatakta güzelce uyuyan bebekleri.

"Prenses ölmüş"dedi Jungwon fısıltıyla. Sunghoon kafasını salladı ve hafif hmladı yanına giderken.

"Elimizden geleni yaptık ama üzgünüm" Jungwon kafasını salladı ve yerdeki yastıkların üzerine oturdu. Sonra da Sunghoon'a bakıp

"Otursana hyung"dedi. O da onun dediğini yaptı. Jungwon da gülümseyip kafasını onun omzuna yasladı. Böyle oturmayalı yıllar olmuştu.

"Böyle oturmayı özlemişim"dedi Jungwon fısıltı gibi. Sunghoon da güzel bir tebessüm kondurdu yüzüne ve elini kaldırıp minik wonie'nin saçını okşamaya başladı.

"Oğlundan farkın yok biliyorsun dimi?" dedi Sunghoon alayla. Jungwon da hafif kıkırdadı.

"Hey, çünkü o da benim minicik wonie'm"dedi. Sunghoon da göz devirdi.

"Uykum var"

"Burada uyuyalım. Çoçuklar orada rahat uyuyordur. Kalkarlarsa Sangwon buraya getirir Minhyuk'u. Çoğu zaman burda oturduğum için biliyor"dedi Jungwon Sunghoon gibi oturup kafasını hyung'unun omzuna yaslarken.

"Prensesi hiç sevmemiştim"dedi birden. Sunghoon da kaşlarını çattı.

"Neden ki"diye sordu ona.

"Şey..."

"Ney?"

"Onun seni bizden aldığını düşünüyordum. O yüzden sevmiyordum onu ama o bana iyi davranıyordu. Onu sevmesem de bebeği için üzüldüm"dedi Jungwon iç çekip.

"Anladım minik kedi ama o iyi biriydi. Emin ol iyi biriydi"dedi Sunghoon derin bir nefes alıp.

"Nerden biliyorsun ki?"dedi Jungwon kafasını kaldırıp. Sunghoon da ona bakmadan fısıldarcasına cevap verdi.

"Yakında öğreceneceksin Jungwon"

--------------------

Woaa yeni bolumm

Umariz begenerek okuyorsunuzdurr ve yazdigimiz Jaywon'a da bakmayi unutmayin lütfen sonraki bolumlerde gorusuruzz

°•.duru~mia

THE TRUTH UNTOLD||HEEHOONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin