karanlığın çocukları

cinayet

"Dışarda duran her canlıyı kötü bildiler fakat kendi içindeki canavarı halla ortaya çıkarmamışlardı."

Sokakta başı boş geziyorduk ki bir zengin züpesinin içkili haliyle küçük çocuğu bıçakladığını gördük. Polisler dokunmuyordu bile sadece küçük çocuğun bedenini götürüyorlardı ve polisler adama yaklaşmadılar ben bağırdım. Nerde adalet, nerde hukuk bide başımıza polis kesileceksiniz dedim, derken polis olmadıklarını sadece millet polis gelmedi demesin diye kurulmuş bir oyun olduğunu anladım. Ceketli zengin züpeleri anladığımı anladıklarında kaç diye bağırdım aleyna yavaş koşar dedim ama iyi koşuyordu onlara bi kestirme gösterdim onları gönderdim şuan tek derdim bu iki züpeyle başa çıkmak halla kovalıyolardı ben üstümdeki yüksek duvara sıçradım altımdan geçtiler diğeri silahını çıkarıp ateş edecekti ki taşı kafasına fırlatıp elindeki silahı aldım ve tek yaptığım mustafaya bıçağımı atmak ve elimdeki silahı uzatarak oyun istiyorsanız oynayalım dedim ve onların kaçışını izledim. Musatafa manyak mısın kızım bıçağın yanında ne işi var dedi. Bende bu sokaklarda ne olacağı beli olmaz da ben sana onlarla git demedimi dedim ve aleynagilin yanına gittik. Mustafa deli gibi her şeyi anlatıyordu bende uzanarak artık uyusakmı dedim ve hepsi aptalmısın az önce önümüzde cinayet işlendi dediler hep bir ağızdan bende bakarak sırtım siz ölmediniz ya zıbarın hadi dedim.

Sabah oldu hepsi mışıl mışıl uyuyordu bense kafamda düşüncelerle 10. Sınıfa geldik sizi okulunuzdan edemem bir şey bulmam lazım dedim. Geveliyordum ki arkadan Mustafa çıktı sen bizim okulumuzu böyle dertmi ediceksin hepmizin notları çok iyi seninde öyle ayrıca kimse okulu bırakmıyacak sen bile şimdi kalk simit almaya gidicez şu iki uykucu uyanana kadar kahvaltımızı yaptık okuldan kurtulduğum için mutluydum ayrıca lokantadaki işim gayet iyiydi lüks bi mekandı bir sürü bahşiş bırakan zengin züppeleri hepimiz işimize döndük ve akşam eğleniceğimize söz verdik.