Sabah alarmın çalması nedeniyle 06:00'da kalkmak zorunda kaldım. Bugün benim için gerçekten kötü bir gün olucak . Son girdiğimiz sınav sayesinde Kübra'yla İngiltere'ye gitme ve orada okuma şansı bulduk. Üzücü olan şey ise Kübra ile okullarımız aynı değil . Düşünsenize en yakın ve en değer verdiğin kişiyle 12 sene beraber büyümüş biriyle aynı şehire gidiyorsunuz fakat okullarınız aynı değil. Buluşmak için 2 saat yol almamız gerekiyor. Onu yalnız bırakmamak için bende onunla beraber İngiltere'ye okumaya gidiyorum . İsmini bile bilmediğim liseye . Kübra her zamanki gibi benden yüksek puan aldı ve çok güzel bir Liseyi kazandı . Ben arama motoruna okulu bulmak için yazdım fakat hiç birşey çıkmadı . Bu biraz tuhaf gelsede en yakın arkadaşım için bunu yamam gerekiyor. Şuan yatakta esniyorum ve eminim bugün oldukça yorucu bir gün olucak . 12 saatlik yolu nasıl gidiceğiz hiç bir fikrim yok . Kapının tıklanması ile ayağa kalkmam bir oldu .
+ Gel.
Sarp kapıyı aralıyıp kafasını içeriye doğru uzattı. Hiç anlaşamayız oysa . Kafamı - Ne var - gibisinden salladım . Sarp'ın yüzünde gülümseme oluştu. Hala kapının oradaydı .
- Hiç sadece yeni adama bakıyorum .
+ Ben hala burada ......
- Çekil şurdan bee !!
Bunu tabikide ben değil Kübra dedi . Kübra Sarp'ın kafasına bir tane şaplatıp içeriye daldı. Ben daha anlamadan Kübra Sarp'ı çoktan kapı dışarı etmişti. Hiç birşey demeden yatağımın üstüne atladı.
+ Kızım gideceğim okulda bir yakışıklılar var onlara bakarken yanıma peçete alıcam .
- Neden ki ?
+ Salyalarım akıyordu kanka ^^
Dedi ve birden gülmeye başladı . İlk bir gülmemeye çalıştım ama kendimi tutamadım gülmeye başladım. Bi 15 dakika falan yerde süründükten sonra kapı tıklandı. Benim yerime Kübra
+ Ne var yine mal ?
Diyip kapıya doğru ilerledi. Kapıyı açıcağı sırada bende dolabıma yöneldim. Dolabımın kapağını açıp ne giyeceğime bakınırken Kübra kapıyı açtı.
+ Aaa! Enişte özür dilerim. Sarp sandım -,-
- Önemli değil kızım o hayırsız yine ne yaptı ?
+ Hiç enişte ya her zamanki yaptığı şeyler .
Onlar konuşurken yanlarına doğru yürümeye başladım. Eniştemdi . Kübra enişteme hep enişte der kendi eniştesi olarak görür. Enişteme gülümseyip
- Hoş geldin enişte.
+ Hoş bulduk kızım kahvaltı hazır. Geç kalmayın.
- Tamam enişte geliyoruz .
Diyip kapıyı kapattık . 25 dakikamız vardı . Ben üstüme bir kotonun üstüne sporcu atleti giydim ardından kapşonlumu üstüme geçirdim . Kübra'ya baktığımda - Hayrola nereye gidiyorsun? Bit pazarına falanmı? - diye bakış atıyordu.
-Uff Kübra .
Dediğimde göz devirip kapıyı açtı. Kübra İngiltere'ye gideceğimiz için mavi kısa bir şort onun üstüne büstiyer giymişti . Ayakkabı ise kolum kadar topuklu giymişti. Ona aldırmadan çıktığımda arkamdan
+ Bu gidişle evde kalıcaksın çömezz
- Bulursun sen bir tane
dediğimde gülmeye başladı ^^
-----------------
(25 Dakika sonra)
Şuan uçaktayız ve kalkışa hazırlanıyoruz.
- Sayın yolcularımız, lütfen emniyet kemerlerinizi güvenliğiniz için takınız
Bu sesi Kübra duyduğunda
+ He ya gel de bağla
Dedi. Uçakta ki herkes bize bakıyor. Her zaman ilgi odağı olmaktan nefret etmişimdir. Evden ayrılmak benim için zor olmuştu fakat Kübra için oldukça kolay oldu. Hep ailesiyle ayrıydı . Kübra benim gülmem için şebeklik yapıp duruyordu. Hatta evden çıkarken
+ Hadi Seda!! Gençlerr özleyin bizi sjsjjssj ^^
Diyip arabaya binmişti . Önce ailemden ayrılıp sonra Kübra'dan ayrılıcam. Okullarımızın arasında 2 saatlik yol var ama biz her gün buluşacağız söz verdik. Başımı yan tarafta oturan Kübra'ya çevirdiğimde ağzı açık bir şekilde uyuyordu. Hafif bir tebessüm edip uykumun geldiğini anladım ve bende gözlerimi kapatıp uykuya daldım.
-Sayın yolcularımız , iniş için hazırlanıyoruz lüften emniyet kemerlerinizi güvenliğiniz için takınız.
Tam 5 kez dedikten sonra Kübra dayanamıyıp uykusundan uyandı
+ Yeter amk susturun şunu ya
Diye bağırdı . Salak evde sanıyor kendisini. Bende en sonunda dayanamıyp
- Kübra evde değiliz kanka
Dedim. Demez olaydım yine ölümcül bakışlarını attı. Bir gürültüden sonra geldiğimizi yani iniş yaptığımızı anladım. Kübra'ya yaptığım şaka indiğimizde beni ölüme götürecekti. Arkadan bir ses
- Hanımefendi , burası ıslanmış.
Dediğinde Kübra hemen döndü. Evet suyu bacaklarının arasına döktüm. Kübra'nın şuan arkası ıslaktı.
- Kübra arkanda ıslanmış.
+SENİ SÜRTÜK!
Diyip koşturmaya başladı. Anlamıştı. Bavulların yanına geldiğimizde bavulları alıp ilerlemeye başladık.Kübra çantasındaki kapşonluyu alıp beline bağladı . Hava kararıyordu. Kübra'nın ısrarı üstüne dondurma aldık.Acayip büyük ve güzeldi. Kübra sinsi sinsi bakıyordu. Ben umursamayıp yürümeye devam ediyorum. Etrafa bakınmaya başladım sonuçta yeni geldiğim bir yer . Çok güzel bir yer ya burası .Birinin üstüne düşmemle kendime geldim. Köpek çelme takmıştı. Kimin üstüne düştüğüme baktığımda oha lan çok yakışıklı. Gözlerimi gözlerine diktiğimde resmen gözlerinde kayboldum. Kübra'nın sesiyle irkildim.
+ Seda kendine gel. KALK !
- Ha?
Çocuk daha fazla dayanamıyıp beni üstünden attı. Yanındaki arkadaşları gülüyordu. Gömleğine baktığımda dondurma olmuştu. Çocuk gömleğine baktı ve buz gibi soğuk sesiyle
- Düz yolda yürümeyi bilmiyormusun kızım sen ?
Diye bağırdı. Türktü sanırım. Türkçe biliyordu sevindim açıkcası.
- Şey pardon.
Ayağa kalmak için hareket ettiğimde dengemi sağlıyamadım ve çocuğun ayağına bastım. Arkadaki çocuklar şiddetle kahkaha atıyordu. Önümdeki çocuk onlara baktıklarında seslerini kestiler. Bana dönüp aniden boğazımı sıktı.
- Bana bak küçük baş belası. Bundan sonra yolda yürümeyi iyi öğren. Bir dahaki sefere bu kadar nazik olmam.
Kübra şaşkınlıkla bizi izliyordu. Ellerimi ellerine götürdüm ve
+ Canımı acıtıyorsun!
- İyi bundan sonra bir daha karşıma çıkma !!
Birşey diyenmeden boğazımdaki ellerini çekip arkadaşlarına
-Gidelim.
Dedi. Arkasından sadece bakakaldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DONANTES ( Bağışlayıcı)
Ficção Adolescente2 ARKADAŞIN UFAK BİR İNGİLTERE MACERASI ^^