07.12.2005Saat gece yarısını geçmiş tüm İstanbul uykuda. Kucağımda bir bebek ağlıyor durmadan, konuşabilse ''yapma, gitme'' diyecek. O konuşamıyor ben ise hiçbir şeyi duyamıyorum. evden kaçmış kendimi soğuk geceye atmıştım. İnanır mısınız? gece beni üşütmüyor çünkü evimde çok sıcak olmadı hiçbir zaman. Şimdi ne yapacağım? Daha kendi büyümemiş bir kız. Kucağında kardeşi. İstanbul'un tenha bir mahallesinden koşar adımlarla kaçıyor. Evimizden sesler kulaklarıma dolarken nereye gideceğimi sorguluyordum kendi kendime. Hava soğuk ben üşümüyorum ama ya o üşüyorsa? üstümde bir mont, altımda pijama ve terlikler. Onun üstünde bir bebek tulumu birde yorgan var. Oracıkta benim kucağımda beşiğinden alınmış daha çok masumken bu yola çıkmıştı. İlerledim, İlerledim, İlerledim. Bir şekilde ana caddeye vardığımda kollarımın ağrıdığını fark ettim. Benim çocuk kollarım artık dayanamıyordu bir yer bulup sığınmak istedim ama hiçbir yer yoktu. Önüme bir adam çıktı üzerinden iğrenç alkol kokuları geliyor. Babam gibi. Yarım ağız'' n'aber güzellik, ver bir makas yanağından'' dedi. sadece bir saniye durdum ve erkekliğne vurarak, ardıma bakmadan koşmaya başladım. İçimde ki korku kardeşimi sarmış olacak ki bağıra bağıra ağlamaya başladı. Onu susturmayı denerken bir terkedilmiş eve rastladım koşarken farklı sokaklara girmiş yolumu kaybetmiştim. Artık onu tutacak mecalim kalmadığı için o eve girdim ve yıkık döküktü. Ama eskiden içinde yaşam olduğu belliydi. Çok eski bir koltuk hala orada öylece duruyordu. Oturdum kardeşimi de kenara yatırdım ve ona konuşmaya başladım. '' Ablam, bu günler geçecek. Ben bir yol bulacağım. Seni ve beni kurtaracağım ama ne olur şu an ağlama. Bak seni doyuracak hiçbir şeyim yok. Lanet olsun ki şu an sen ve ben yepyeni bir maceradayız ve çok yalnızız. Şimdi sakinleş, sabah söz seni doyuracağım.'' Sözlerimi anlamış gibi o mavi gözlerini kocaman açtı ve ağlamayı kesti. O sustu, şehir sustu... Ama şimdi ben susmadım hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. Bir çarem yok oturmuş sadece ağlıyorum. Artık nefesiz kalmaya başladığımda ağlamayı kesmem gerekiyordu. Yoksa oracıkta bayılacaktım. Canım yanıyordu her şeye rağmen bende evimin sıcak bir yuva olmasını istemiştim. Evde bir fazlalıkmış gibi durmak değil.
********
Gece nasıl geçti anlamadım. Ya kardeşime bir şey olursa diye uyuyup uyuyup uyandım. Tahminim'e göre saat sabah 6 falan. Ama artık uyanıp bir yol bulup kendimi ve kardeşimi doyurmalıyım. Bir anda burnuma sıcak ekmek kokusu doldu. Nerden geldiğini anlayamadım. Gecekondu evden çıktığımda elinde 2 ekmek taşıyan bir çocuk gördüm. Benimle yaşıt gibiydi. Yanına gitmeye önce çok çekindim ya o da bana vurursa? Ama sonra dedim ki içimden'' kendini topla Almina, kendini ve kardeşini doyurmalısın.'' Ve çocuğun yanına yaklaşıp.
''Merhaba B-ben evden kaçtım da kardeşim var bir tane çok açız bir parça ekmek böler misin?''
Önce suratıma baktı ve beni okudu, masmavi gözleri vardı. Sanki benim röntgenimi çekti gözleriyle. Sonra bana elinden bir tam ekmeği verdi, ve öylece, tek bir kelime dahi etmeden yanımdan ayrıldı. Arkasından ''Teşekkür ederim'' diye bağırdım ama galiba beni duymadı. Şu anda bu ekmeğe ne kadar ihtiyacım olduğunu tahmin bile edemezdi. Ama bu ekmeği Can'a veremezdim. Onun daha dişleri bile yok bebek mamasına ihtiyacı vardı. Önce canın yanına geçtim ve hala uyuduğunu gördüm. Yanına oturdum ve ekmeği yemeye başladım ağzıma lokma girmeyeli uzun zaman olmuştu. Ekmeğimi yedikten sonra Can'da gözlerini açtı ve aç olduğu için ağlamaya başladı. Onu kucağıma aldım ve bir bakkal bulmak umuduyla evden ayrıldım. Yaklaşık yarım saatlik bir yolun ardından küçük bir bakkal buldum ve içeri girdim. Ama param yoktu ve çalmak zorundaydım. Ne yapabilirdim. Bana kim bebek maması alırdı. Bende sakince bebek mamalarının olduğu bölüme doğru ilerledim ve bir tane kavanozu elime aldım ve sakince tişörtümden içeri soktum. Oldukça belli oluyordu. Sonra hemen yanından bir de bebek kaşığı aldım ve onu da cebime koydum ve bakkalın çıkışına doğru yürümeye başladım. Can ile kendimi kapıyordum ama tişörtümün içinde ki mama oldukça barizdi. Önümüzde bir adam durdu ve beni kolumdan çekiştirirken konuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELEMENT VARİSLERİ
FantasyFantastik bu kurgu da zorlu bir hayatı olan Almina'nın hayatına konuk oluyoruz. Bizi yeni evrenlere götürecek. Aşkı ve arkadaşlığı bulacak ve belki kim bilir belki soy ağcınız bir elementtir. ve o element kaderinizdir.