JUST FRIEND (Sadece Arkadaş)

Teslimiyet

Okyanus içeri girdiğinde üstümde sadece iç çamaşırlarım vardı. Çünkü ben pijamayla uyuyamazdım. Gözlerine bakamamıştım utancımdan. Oysa o vücuduma değil gözlerime bakıyordu. Mavi gözleri bilmediğim bir duygudan dolayı griyleşmişti sanki . Hala kızgındı bana . Bana doğru yavaş ama sert adımlarla yaklaştı elimimden tutup oda olan boy aynasının karşısına geçirdi. Konuşmak istedim ama bakışları çok sertti. Sonra yavaş yavaş omzuma öpücükler kondurmaya başladı. Bedenim kas katı kesilmişti. Onun üstünde sadece boxer vardı. Kaslarını sırtımda hissede biliyorum ve ikimizde yarı çıplaktık. Aynadan sadece gözlerime bakıyordu. Okyanusu hiç bu kadar ruhsuz görmemiştim . Adam öldürürken bile. Evet o katildi ama kalpsiz miydi bilmiyorum. Tek bildiğim şey onun benim katilim benimde onun şeytanı olduğumdu. Ellerini yavaşça vücudumda gezdirirken birden ürperdim. Çünkü elleri kilodumla bedenim arasına girdi. Sonra kulağıma fısıldayarak :

-Benimsin ve sadece bana aitsin , dedi.

- Okyanus dur

-Şimdi aynaya bak ve ne gördüğünü söyle.

-Sana ne gördüğümü değil ama ne görmediğimi söyleyebilirim . Ben artık Deniz'i görmüyorum ve bu senin suçun !

Dediklerim onu kızdırmıştı ve birden elini çekip ağzıma götürdü kendimden ve okyanustan iğreniyordum. Hiçbir şey yapamıyordum ve yorulmuştum. Direnicek gücüm olmadığı için gözlerimi kapatıp olanların bitmesini beklerken beni kucağına alıp bedeniyle duvar arasına sıkıştırmıştı. Tıpkı ilk geldiğimde mutfakta yaptığı gibi. Sonra beni öpmeye başladı. Diliyle dudağımı araladı ve artık dili ağzımın içindeydi. Böyle yapması bana onu arzulatıyordu. Karşılık vermemem lazımdı ama acemi şekilde ona karşılık verdi. Bu onu daha da sert öpmesine hatta dudağımı kanatana kadar ısırmasına neden oldu . Sonra beni yatağın olduğu tarafa götürdü. Böyle bir zevki hiç yaşamamıştım. O sırada ne olduysa Okyanusun baxerına gitti elim okyanus da sütyenimin kopçasını açtı ama üstümden kalktı bana baktı , hafifçe piç bir gülüş attı. Neler yapmıştım ben ona teslim olmuştum ve onu istemiştim . Karşısında ne kadar da acizdim. İstediği olmuştu artık onun küçük şeytanıydım. Ben bu olayları düşünürken konuşmaya başladı.

-İşte sana verebileceğim en büyük ceza buydu küçük hanım. Bana karşı koyamadın. Hatta sana sahip olabilirdim ama sen buna karşı koymadın . Bana yenik düştün. Ben senin zaafınım sende benim . Şimdi seni bara da kendinle yüzleşmen için yalnız bırakıyorum.

Kapıya doğru gittikten sonra kafasını hafif bana çevirdi ve ;

-Yarın yurt dışından misafirlerimiz var sabah hazır bir şekilde beni bekle .. dedi

Bunu nasıl yapabildim anlam veremiyorum. Kendimi asla affetmicem. Okyanus'u değiştireyim derken kendim değiştim. Bu odada olanlar aptallıktı . Özelliklede okyanusa karşı koyamam . Kendimi faişe gibi hissediyorum ve tek yapabildiğim ağlamak .

Bilmiyorum kaç dakka o yatağın üstünde öylece durduğumu. Daha sonra kalkıp duş aldım ve duştan sonra uyuya kalmışım. Sabah kalktığımda yatağımın üstünde kıyafetler vardı. Okyanus bırakmış olmalı. Hiç giymek istemesemde buna mecburdum . Kalktım giyindim ve hazırdım. Pezevenkimin beni almasını bekliyordum . Yani hiç tanımadığım adamların koynuna beni atacak olan katilimi bekliyordum.