''Berge, endişeleniyoruz bak, lütfen kapıyı açar mısın bebeğim?''
Ne yapacağımı, ne diyeceğimi bilmiyordum. Bildiğim tek şey çok mutlu olduğumdu. Öyle ki kalbim dur durak bilmeden çarpıyor, gözlerimden damlalar düşüveriyordu. Ellerimi ağzıma kapattım ve emin olmak istercesine tekrar baktım ekrana. Doğruydu. Kazanmıştım.
Hayalimdeki mesleği kazanmıştım. Birçok kez fedakarlık yapmıştım; ses çıkarmamaya çalışarak gecemi gündüz etmiş, bir çok şeyden mahrum etmiştim kendimi. Ama değmişti işte. Çabalarımın karşılığını almıştım. Artık içim rahat bir şekilde uyuyabilecektim, istediğim vakitte uyanabilecek ve dışarı çıkabilecektim.
''Berge, babacığım, sınavın kötüyse sorun değil. Ben güveniyorum sana tekrar çalışırsın ve kazanırsın bu sefer.''
''Evet, anneciğim. Hadi aç kapıyı.''
Gözyaşlarımı sildim ve ayağı kalktım. Onları daha fazla endişelendirmeye hakkım yoktu. Üstelik bu çabalarımın en büyük destekçisi onlarken. Yatağımın karşısındaki aynaya baktım, gözlerim ve burnum ağlamaktan kızarmıştı ama sorun değildi. Gülümsedim ve kilitli kapıyı açtım.
Annem ve babamın endişeli yüzünü gördüğümde pişman olmuştum. Çıktığım anda ikiside kapının yanından çekilip yanıma gelmişti. Kolları açtım ve onlara baktım. Hiçbir şey demediler, gelip sarıldılar ve dakikalarca bir şey demediler. Biliyordum ki ben konuyu açmadan onlar konuşmayacaktı bile.
Tekrar dua ettim tanrıya bana böyle bir aileyi bağışladığı için, onların çocuğu olduğum için.
''Anne...''
Geri çekildi ve elleriyle yüzümü okşadı. Gözlerinin içinde ki hüzünü gördüm o an. Tekrar doldu gözlerim.
''B-ben-'' dedim sesimin titremesine engel olamayarak ancak annem sözümü yarıda kesti.
''Açıklama yapmana gerek yok bebeğim. Hiçbir şey senden önemli değil, biliyorsun değil mi?''
Kafamı salladım ve ikisininde yanağına birer öpücük kondurdum. Sonra kulaklarına fısıldadım.
''Biliyorum sizi çok endişelendirdim ama... ben, b-ben sınavı kazanmışım.'' ve geri çekildim tepkilerini izlemek için.İlk önce öylece bana baktılar ama biraz sonra ikisininde gözleri büyüdü ve annem çığlık attı. Ve bana sarıldı tekrardan, defalarca kez öptü şakaklarımdan. Dakikalarca birbirimize sarıldık,öptük. Sonra ben yavaşça ayrıldım annemin kollarından. Çünkü babamdan henüz ses gelmiyordu. Şoka girmiş olmalıydı adamcağız.
Yan tarafıma döndüm ve babama baktım.
O... ağlıyordu.
Belki küçükken duyduğum hakaretlere, belki uğradığım tacizlere, belki de... sevincime ağlıyordu.
Zordu, evet, çok zordu hatta. Defalarca kez dışlanmış, dayak yemiş ve oyunlardan atılmıştım acımasızca. Ama artık bir önemi yoktu. Önemi yoktu çünkü ben artık kendimi savunabilecektim. Küçük Berge'ye ses olacak, onu koruyup kollayacaktım. Yaralarını saracak ve ona oyunlar oynatacaktım.
Onun avukatı olacaktım.
------
Merhaba, bir şeyler yazmaya çalıştım. Umarım beğenirsiniz.
Eğer tutulursa bölüm atmaya devam edeceğim.
Bu arada teakook kitapları da yazıyorum ben hatta beğenilenler vardı. O hesabımda takipçim daha fazla ancak bu kötü olur diye oradan yayımlamak istemedim ve yeni hesap açtım.
Umarım beğenirsiniz de o hesabımı da söylerim size.
Yorum yapmayı unutmayın lütfen. İyi günler <3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ve kupalarımız yıldızlara : bxb
Teen FictionBu kitap eşçinsel kurgulu bir kitaptır. Lütfen yorum ve eleştirilerinizi ona göre yapın. Kitapta hala eksiklikler var, biliyorum. Kitap okunursa düzenlemeye başlarım ancak okunmazsa zaten öylesine yazdığım bir kitaptı, kaldırırım.