Sabahın erken saatlerinde kitabevine giren Wonwoo,oyalanmadan hemen kitapları dizmeye başladı.
"Jeon Wonwoo,gelmişsin sonunda.Çiçekçideki işlerin nasıl gidiyor bakalım?"
"Gayet iyi gidiyor Bay Yang.Burada da olduğu gibi bir sürü müşteri geliyor."dedi kitapları dizerken.
"Güzel.Asıl mesleğin neydi?"
"Asıl mesleğim psikolog,ama çalıştığım şirketteki CEO'nun hapse girmesinden dolayı yeni bir şirket ararken haftanın 3 günü kitapçıda,4 günü de çiçekçide çalışıyorum."
"Örnek alınması gereken birisin Wonwoo.Ailenin psikolog olman için yaptığı yardımları asla unutmam ama şehir dışında iyi bir üniversite kazanıp,okulunu özellikle de psikoloji bölümünü 1. Olarak bitirmen ve kendi mesleğini eline alman,böyle zor bir durumdayken bile ümidini asla kaybetmeyip,canını dişine takarak haftanın her günü çalışman gurur verici."
Wonwoo aldığı bu iltifata karşı mutlu etmişti.Hafiften tebessüm etti ve işine tam gazıyla devam etti.
O sırada sabahın erken saatlerinde sırf aradığı kitabı buradan ayırttığı için yakın arkadaşını da zorla kitabevine getiren Seokmin dükkana girdi.
"Günaydınlar efendim.Geçen hafta bana tam bugün tam bu saate kitabım için gelmemi istemiştiniz.Kitabımı alabilir miyim?"
"Tabii ki,hemen getiriyorum."dedi Bay Yang.
Seokmin'in yanındaki Mingyu da arkadaşını beklerken etrafına bakınıyordu.O sırada ona tanıdık gelen yüze odaklandı.
Önceki gün onu çiçekçide görmüştü.Ya karıştırıyordu ya da o kişiydi.
"Jeon Wonwoo,kitabın nerede olduğunu biliyor musun?"
Jeon Wonwoo...
Bu isim ona tanıdık geliyordu."Geliyorum Bay Yang."dedi siyah saçlı çocuk.
"Ne kadar da hoş bir kitabevi,eğer orta durumda biri olsaydım kesinlikle böyle bir yerde çalışırdım."dedi Seokmin.
"Herkesin çalışabileceği bir yer değil."diye karşılık verdi Mingyu sessizce mırıldanarak.
"Anlamadım..."
"Böyle güzel bir yerde çalışmak çok hoş olur demiştim."diye değiştirdi cümlesini Mingyu.
"Kitabınız hazır efendim."
Bay Yang poşetine koyduğu kitabı Seokmin'e uzattı.O sırada Mingyu karşısındaki Wonwoo'ya bakıyordu.Wonwoo ise karşısında,kasadaki işlerle uğraşıyordu.
"İyi günler efendim."diye seslendi Seokmin koluna girdiği arkadaşıyla dükkandan çıktı.
Nasıl olur da sadece iki kez gördüğü birinden hoşlanabilirdi?