'I dont know, what I'm doing'
∆
Zonklayan başına lanet ederek uyandı, Nerissa. Gözlerini açmaya çalıştı ama bu hareketi, gözlerinin titremesiyle sınırlı kaldı. Bir parmağının hafifçe seğirdiğini hissetti ki bu, şu an için yapabildiği tek hareketmiş gibi görünüyordu. Karanlık, yerini göz kapaklarının arkasından görünen, sıcak, hafif kızıl bir aydınlığa bıraktı. Göz kapaklarını açılmaya zorladı ve kısık gözlerle onunla konuşuyor gibi görünen kıza baktı.
Gözlerinin ışığa alışması epey vakit aldı, Nerissa'nın. Suyun altında hiç bu kadar ışık olmazdı çünkü. Kendini kurumuş gibi hissediyordu, acilen suya girmesi gerekiyormuş gibi.
"Neden bikini giyiyorsun?!"dedi kız, yüksek bir fısıltıyla. Zümrüt yeşili gözleri kocaman açılmış, yusyuvarlak olmuştu. "Tüm erkekler sana bakıyor, Nerissa."dedi ve üzerindeki uzun siyah şeyi çıkartıp Nerissa'nın üzerine attı.
Bikininin ne olduğu hakkında hiçbir fikri yoktu, Nerissa'nın. Hayır, bu kızın kim olduğunu veya dilini nasıl anladığını da bilmiyordu. Bildiği tek şey Ursula'nın onu -ilginç bir şekilde- kandırmadığıydı. Kafasını hafifçe kaldırarak siyah şeyin örttüğü kuyruğuna baktı. Hayır, bacaklarına. Buna alışması gerçekten zaman alacaktı.
Kendini çok yorgun hissediyordu. Okyanusun bir ucundan diğer ucuna yüzmüş gibi. Tüm gün kafasında kayayla yüzmüş gibi. Ayrıca korkuyordu, biraz da. Tanımadığı bu Neggla'ların arasına nasıl karışacağını bilmiyordu. Koca bir aptal gibi görüneceğine emindi. Sonuçta Ursula ona kullanım kılavuzu falan da vermemişti.
Kollarıyla yerden destek alarak doğruldu, Nerissa. Bu hareketiyle birlikte üzerindeki kumaş parçası kayarak kucağına düştü ve her zaman giydiği mor deniz kabuklarını gözler önüne serdi.
"Şunu üzerine giy."dedi, kızıl kız. Siyah giysiyi Nerissa'nın kollarına geçirirken. Önünü kapattı ve ona, görünen bir yeri var mı diye baktı uzun süre. Her şeyin yerinde olduğuna karar verdiğinde çöktüğü yerden kalktı. "Bu kadar etkileneceğini bilmiyordum."dedi ona endişeyle bakarak. "Dün gayet iyiydin. Teklifini, insanlar kızlardan hoşlandığını düşündüğü için kabul ettiğini söylüyordun." Gözlerini kapattı ve kafasını iki yana salladı. "Sana inanmamalıydım. Gece uyumayıp başında nöbet tutmalıydım. Şu haline bak, sarhoş gibisin." Üzerine eğilip kokladı, Nerissa'yı. Yüzünü buruşturup geri çekildi anında. "Balık ve tuz kokuyorsun."
Kızın neyden bahsettiğini bilmiyordu ve kurcalamayacaktı. Bir şekilde bu kız onu tanıyor ve yaptığı -aslında yapmadığı- şeylerden bahsediyordu. Tabii ki bu Nerissa için anormal bir şey değildi. Gözlerini güçlükle kızdan ayırıp etrafa baktı. Etraf daha önce görmediği şeylerle dolu olsa da duymuştu isimlerini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Silver Queen/Harry Potter
FanfikceSular altında bir yaşayan bir prensesti, Nerissa. Büyük halası Ariel'i örnek almaya karar verene kadar... Su cadısıyla aptalca bir anlaşma yapan Nerissa, çok iyi arkadaşlar ve sevimli bir kurtadamla geçirmeye başlar günlerini. Remus Lupin\ OC Başlan...