2. Bölüm

402 16 10
                                    

Hürkan senin atkını takmıştı ve yürüyordunuz. Biraz garip hissediyordun, ikiniz de birbirinizle konuşmuyordunuz. Sohbeti başlatmak için Hürkana baktın ve atkın sürekli burnuna yapışıp tekrar eski haline dönüyordu. Ya atkını kokluyordu ya da ağır nefes alıyordu... Sohbeti başlattın:
"Eee, neden evimin önünde bekledin bugün? :)"
"Dün eve dönerken korkmuştun, tekrar öyle korkmanı veya üşümene göz yumamazdım. İçime sinmezdi."
Gülümsedin ve yoluna devam ettin. Okula vardığınızda Hürkanın arkadaşları hemen üstüne atladı:
"KANKAA BU YENGE KİMMM?"
Şaşırmıştın. Yenge mi?
"Kanka bi dur zaten çok üşüdüm ŞŞWKD"
(Arkadaşlar bu arada random attığım kısımları gülme olarak düşünün :) Haha falan yazdığım zaman çok soğuk duruyo...)
Sedat Pekere saçı benzeyen çocuktu bu. İyi ve eğlenceli birine benziyordu.
"Selam, benim ismim YN"
"AŞSKŞW zatem biliyoruz, değil mi Hürkancığım?"
Hürkan kızardı.
"Memnun oldum, ben Emre :)"
"Ben de memnun oldum."
Sonra kısaca gruptaki diğer kişilerle tanıştın.
"Yenge sen iyi birine benziyosun, okuldan sonra takılmak ister misin?"
"Bana uyar, ikimiz mi yoksa başkaları geliyor mu?"
"İkimiz konuşuruz işte Hürkanın bugün işi varmış."
"Tamam, okul çıkışı kapıda görüşürüz."

-Okul biter-

"Yenge gel park bu tarafta."
Yürümeye başladınız. Sonra düşündün ki, sana neden yenge diyordu acaba?
"Ehem... Yanlış anlamazsan bir şey sorabilir miyim Emre?"
"Dinliyorum."
"Sen bana neden Yenge diyorsun?"
"Hürkanla aramızda bi espiri, şimdi söylenmez."
"Tamam sorun yok."
Bizi hürkanla sevgili olarak mı görüyordu? Ama biz sevgili falan değiliz ki..? Belki yaşadıkları bir anıyla alakalıdır. Sorgulamama gerek yok o kadar. Sonra söyleyecekmiş zaten.
Emre ile beraber kaynaşıp arkadaş oldunuz. Hatta baya yakınlaştınız. Artık okulda bir sürü arkadaşın olmuştu.
Okulda kantinden birkaç tane çikolata almayı planlıyordun fakat çok kalabalıktı. Yine de kargaşanın içine girdin. Sonra arkandan uzun birini hissettin. Hürkan? Tamam. Bu o kadar şaşırtıcı değil. Aynı okuldayız ama böyle bir pozisyonda durunca aklım başka şeylere gidiyor... Çünkü boyum ondan kısaydı ama kalçam tam onun o kısmına geliyordu. O yüzden utandım biraz... Eninde sonunda çikolatamı alıp kenara çekildim. Hürkan yamıma geldi... Yine kalbim atmaya başladı.
"Merhaba :)"
"Hoşgeldin, kantin de ne kalabalık bu günlerde."
"Küçük çocuklar işgal etti vallahi. Daha demin birine basıyordum neredeyse ŞAKDŞSK"
"ŞAKSŞQKDŞA"
Biraz durup yemeğinizi yediniz ve Emre ikinizi yanına çağırdı.
"Eee bensiz çikolata yenir mi?"
"Yenmez emre biliyorum LAKSĞQKS"
(Arkadaşlar fark ettim ki kimin konuştuğu tam anlaşılmayabilir o yüzden şu andan itibaren +~ gibi işaretler kullanacağım, bu sohbette böyle:
+ : YN
- : Hürkan
# : Emre)
Hürkan sessiz bir şekilde çikolatasını yiyordu ve bir şeyler düşünüyordu. Ben emreyle konuşurken de sohbete hiç takılmadı.

Hürkanın açısından
Off! Emreyi arkadaşım olarak çok seviyorum ve YN'yi benden çalmak istemediğini de biliyorum ama... İkisi çok eğleniyorlar, ben anca kızarıyorum kızın yanında. Bilmiyorum, YN her zaman çok mükemmel ama ben değilim... Emre benim adıma YN'ye yenge bile diyor. Bu çocuk ben bu kız ile beraber olayım diye bu kadar iyilik yaparken ben nasıl olur da kıskanırım?! Cidden bu huylarım beni delirtiyor... Şimdi olacak ders Almanca, Ben YN ile aynı kurdayım fakat Emre değil. Emreye kaş göz işaretleri yapıp YN'ye benimle gelmesini teklif ettim.
# : Siz derse hazırlanın şimdi, ben zaten farklı sınıftayım. Sonra görüşürüz!
+ : Görüşürüz Emree!!
+ : Hürkan almanca sınavları açıklandı mı?
- : Bilmem, galiba açıklanmadı. Bu arada YN... Bugün uzun teneffüste bizim diğer şubeyle basketbol maçımız var. Gelir misin?
+ : Cidden mi? Çok heyecanlı!! Yemeğimi hızlı yer koşa koşa gelirim. Spor salonunda değil mi?
- : Geldiğin için s-sağol... Evet orda.
Gelmesi beni çok heyecanlandırmıştı. Sevdiğim kız basketbol maçıma geliyor. İyi oynamak zorundaydım. Derste sırf emreyle konuşabilmek için en arkada kenarda oturuyorum. Sandalyemin arkasında önceden bir delik vardı. Deliği daha çok delip yan sınıfa parmak sokacak kadar bir delik açmıştım. Emre de tam o deliğin yanında oturuyordu. Farklı derslerde notlaşıyorduk yani hep. Defterimden bir kağıt parçaso kesip emreye yolladım. Sonradan fark edip aldı.
"Emre, maçımızı YN de izlemeye gelcek. Top sana geldiği zaman yapabildiğince, abartmana gerek yok... Bana pas atsana."
Emre notu alıp cevap yazdı.
"Canım kardeşime tüm havalı basketlerim feda olsun ;D"
Birkaç ders sonra uzun teneffüs gelmişti. Sahaya çıkarken YN bana el salladı. Hazırdım. (galiba???)
Oyun başladığında hem bize destek veriyordu hem de karşı taraftaki arkadaşlarına. Biraz hayal kırıklığıma uğradım fakat gaza gelmiştim. Emreyle verdiğimiz sözü tuttuk ve bir sürü basket attım. Kısa bir farkla karşı takımı yenmiştik. Herkesle el sıkışıp YN'ye baktım fakat yerinde yoktu. Karşı takımdan bir çocuk kaybettiği için ağlıyordu ve YN de ona sarılıyordu. İçimde şimşekler çaktı. İnanılmaz kıskanmıştım. İnanılmaz derken ciddiyim, çocuğun yanına gidip teselli ettim ve YN'yi yanıma çağırdım.
( - : Hürkan // + : YN )
- : YN, yanlış anlamazsan sana bir şey söyleyeceğim.
+ : Tabii hürkan, söyle.
- : O sarıldığın çocuk... sevgilin falan mı?

YN'nin açısından

Ne? Hayır!! Asla! O sadece benim arkadaşım ve ben senden hoşlanıyorum. Off, nasıl açıklarım şimdi. Bana öyle gözlerle bakma işte cevap veremiyorum, yavru köpek gözleriyle bakıyor bana. Ne derim ben şimdi?
+ : Hayır sevgilim yok benim daha.
- : Daha mı?

OFF YN!! Tiyatro klübüne falan gitmişsin diye hiç düşünmeden konuşursan bu olur işte. Daha demişim. Keşke şu an yerde bir delik açılsa da içine atlasam. Şuracıkta görünmez olup yok olsam.

+ : Y-Yani demek i-istediğim şey... Eehm... şu ana kadar hiç olmadı demek istedim.. evet.
- : Anladım. Sevgili falan düşünür müsün ki sen?

SENİ DÜŞÜNÜYORUM HÜRKAN KÖR MÜSÜN? Seninle sevgili olmayı her akşam düşünüyorum... Ama sen hiç fark etmiyorsun! Ben ne desem ki acaba? Hayır desem, ya o da beni seviyorsa? Evet desem, garip olursa? En iyisi arada bir cevap veriyim.
+ : Yaniii... Pek üstüne düşünmedim. Doğru kişiyse neden olmasın :)

Hürkanın açısından

İşte bu! Bir şansım olduğunu biliyordum! BİLİYORDUM!! Ya doğru kişi ben değilsem? Ya doğru kişi o çocuksa? Bana hiç sarılmadı. Flörtleşmeye çalıştım ama anca aval aval bakakaldım. Benden bu kadar oluyormuş. Zaten kim benim yaptığım o dolap hareketini birine yapsam o kişi de kızarır. Utanç vericiydi çünkü. Kesin arkadaşlarına falan beni anlatıyordur bu çocuk salak diye. Boşuna deniyorum, kendimi boşuna yoruyorum!!

Okulda biraz yemek atıştırdım ve YN yanıma geldi. O da yemek almış. Oturup yedik... Bugün Yn'yi evine bırakmaya cesaretim ve enerjim yoktu. Okul çıkışı kendine iyi bakmasını söyleyip eve gittim. Sabah hazırlanıp YN'nin evine gittim ve kapısında bekledim. Hiç çıkmadı. Sonra düşündüm ki acaba geç mi kaldım..? Koşarak okula gittim ve evet. Geç kalmıştım ve YN okuldaydı. Yanına gittim.
( - : Hürkan // + : YN )
- : Hey! YN, naber?
+ : İyiyim sen? Bugün beni almaya gelemedin mi?

Al işte. Nasıl anlatırdım şimdi? En iyisi doğruyu söylemem. Yalan söylersem hiç bir şey kazanmam.

- : Kusura bakma... Sana biraz geç kaldım. Hazırlanıp evine gittim ve bekledim fakat hiç çıkmadın. Şüphelenip okula geldiğimde burdaydın.

YN'nin açısından

NE? YN SEN TAM BİR APTALSIN... Hoşlandığın çocuk kapının önünde seni bekledi ve sen ondan önce çıktın. Beynime tüküreyim.

+ : Ayy!! Çok özür dilerim. Seni hiç beklemeden gittim. Çok çok özür dilerim gerçekten.
- : Sorun değil, abartılacak bir şey yok :)

Hala dün aklımda nasıl basketbol oynadığı vardı. Çok iyi oynuyordu ve oyunu taşımıştı resmen. Hep böyle oynuyorsa oyuncular o yüzden ona hep pas verdi herhalde.

Bugün öğle yemeğinde popüler birkaç tane çocuk yanıma geldi. Ben hep Hürkan ve grupla beraber otururdum ama bu sefer önüme geçtiler. 3 tanesinden sadece 1 tanesini tanıyordum. İsmi Berk.
Popüler bir playboy diye tanımlarım ben onu.
(B = Berk / S = Sen)

B: Selam güzellik, her gün o gevezelerle oturmaktan sıkılmıyor musun?
S: Ne?
B: Hürkan ve o grup geveze. Özellikle emre. Çenesini kapatmayı bilmiyor. Vır vır vır... Susmuyor.
S: Onlar benim arkadaşlarım, tekrar isimlerini ağzına alırsan o ağzını da kırarım. İzninle geçeyim.
*Geçerken omzunla sertçe çarptın ve yerine geçtin*
(H = Hugola, E = Emre, K = Kaanflix, M = Mert)
H: Ne oldu orada? Seni rahatsız mı etti??
S: Yok bir şey.
E:Kanka sen bize bunu söylemezsen bu şerefsiz asla durmaz. Ben bilirim o piçi. Pislik herkese bulaşıyor.
H: Daha çok rahatsız ederse bana anında söylüyorsun yoksa kendimi asla affetmem.
S: Büyük bir durum yok. Size laflar etti ben de iki çift laf edip gittim.
H: Ne dedi?
S: Size geveze falan dedi, Emre zır zır konuşuyor falan dedi.
E: Sen ne dedin?
S: İsimlerini ağzına bir daha alma kırarım o ağzını dedim çekip gittim.
* Hürkan kızarır
K: İyi demişsin valla, okulda ona pek karşı duran yok açıkçası.
M: Ben de etkilendim. Sana saçma salak bir şey yapmayı denerse ilk bize ulaş.

(1300 kelime AĞWKFLEKF)

Hugola ile Hayal EtHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin