Luna.
Görmediğin bilinmezliğe savaş açıyorsun
kaybolacaksın,
biliyorsun.Her günün aynısını yaşıyorsanız, herhangi bir değişikliğin size iyi geleceğinin kanaatinde olursunuz.
Bu bana göre büyük bir yanılgı çünkü alıştığınız her şeyin esirisinizdir ve artık aynı günler size rahatsızlık vermez. Asıl rahatsızlık veren tam olarak değişikliktir. Bu zamana kadar bir aileyle büyümediğim için bundan sonra da bir anne ve baba varlığı asla istemezdim. Çünkü dediğim gibi neyle büyüdüyseniz, ne size artık kolunuzun bacağınızın olmadığını alıştırdıysa sonradan o kolun ve bacağın yerine gelmesi iyi olsa bile artık çoktan alışmışsınızdır. Ne kadar acı çekerseniz çekin, acılar sizi kaç yaşında olursanız olun önce alıştırır, daha sonra büyütür ve olgunlaştırır. Yalnız olmaya önce aşılanmış sonrasında da alışmıştım...
Kendi varlığımın farkında olduğumdan beri dadılarla büyüdüm. Bir dedemin ve anneannemin varlığından haberdardım, bir kere bile görmediğim anneanne ve dedemin...
Beni görmeye tahammülleri yok diye düşündüm hep, sevmiyorlardı belli ki. Hatta belki hiç göremediğim anne ve babamın yokluğundan sorumlu tutuluyordum. Bu yüzden de beni bir kez bile görmek istemiyorlardı. Hoş aileme ne olduğunu bile bilmiyordum açıkçası umurumda da değildi.
On sekiz yaşımı doldurduktan sonra eve gelen giden dadıların akışı tamamen kesilip yerine, bir hesap kartı ve anahtarla baş başa bırakılmıştım. Kanel şehrinde iki katlı müstakil bir evde tek başıma yaşıyordum. Yalnızlığıma çomak sokacak tek bir kişiye sahibim o da Derin. Derin, On yaşından beri hayatımda olan güvendiğim tek dostum, sırdaşım ve aile kavramını onunla tadabildiğim kişi. Derinle eski evlerimiz yan yanaydı fakat şu an da çok uzakta sayılmaz. Gerçi olsa bile Derin yine gelirdi, şüphem yoktu.
Bugün 18 Mayıs yani yirmi birinci yaş günüm fakat benim için her günün tekrarı. Tek bir değişikliğin bile bana iyi gelmediğini bildiğim için özel gün anlayışım da yoktu (Doğum günüm olsa bile).
Bu yüzden her zaman ki gibi yirmi birinci yaş günümü kutlamadan evde Derinle beraber geçirmeyi düşünüyordum. Hayatımda yapabildiğim tek ve bana göre değişmemesi gereken aktivite Derinle evde vakit geçirmek.
Birkaç saat beklemenin ardından çalan zille beraber uzandığım kanepeden ayrılmak için doğruldum. Kapıyı açar açmaz 10 yıldır aynı tepkiyle karşılaştığım için şaşırmadan Derin'e sarıldım.
"İYİ Kİ DOĞDUN LUUUNAA! İYİ Kİ DOĞDUNNN LUUNAA!"
Tamam artık 10 yaşında değildik ayrıca daha fazla sokaktaki insanların dikkatini çekmemek adına bir elimi Derinin ağzına doğru tuttum. Ardından ellerimin arasından kıkırdayışıyla bir hışımla onu içeri çektim. "Farkında mısın Derin 21 yaşına giriyorum?" Sorar gözlerle ona baktığımda, Derin dudaklarının arasından çıkan kahkahayla beraber konuşmak için çabalıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Örselenmiş Sızıntılar
Teen FictionHararetli bir rüzgar vuruyor zihnimin kıyılarına. İçimde körpe kalmış duyguları açığa çıkarmak istercesine benimle savaşıyor... Ve şimdi gazabına uğradığım her bir dalga beni istemediğini belli ediyor. ©2022 | İ.Ş