1-"şanslıyım."

111 15 3
                                    


Merhaba arkadaşlar, çok klasik bir giriş yaptım evet. Bundan önce bir iki hikayem oldu ikisinide devam ettirmedim ama bunu ettirmeyi ciddi anlamda düşünüyorum. Acemiyim fakat biryerden başlamak gerekir değilmi? Yükseklerde gözüm yok sadece 4-5 okuyucum olsun bana gerçekten yeter. Ha birde bu tamamen benim kurgum eğer bir hikayeyle benzerse gerçekten özürdilerim. Bu arada ben Beyza. Umarım hikayeyi beğenirsiniz :) fikirleriniz benim için çok değerli hatalarımı söylerseniz düzeltirim :)
***********

"Barış,Beni bırakıyormusun yani? Şakamı bu? " bir kahkaha attım. Benimle dalga geçiyordu. Durup dururken nasıl benden ayrıldığını söyleyebilirdi? Bana bakmaktan kaçınıyordu. "Şaka falan yok. Olmuyor." Ne demek olmuyor be oyunmu bu? Göz yaşlarım beni zorlarken ağlamamak için yukarı baktım . Ona yaklaşıp yüzünü ellerimin içine aldım. "Beni nasıl bırakabilirsin ki? " bir elini elimin üstüne koyup yüzünü benden kurtardı. "Gökçe, lütfen yapma . Artık seni sevmiyorum . Başka birini seviyorum anladın mı? Senin şu saçma huylarından bıktım, 2 ay'dır sevgiliyiz ama henüz seni öpmedim bile." Son dediğiyle sadece kafamı sallamıştım . Onun arkasını dönüp gitmesini izlemek, acı vericiydi ... hiç kimsenin olmadığı sokakta yalnız başıma kalmıştım, hıçkırıklarımı serbest bıraktım ...Şu an birine okadar çok ihtiyacım vardı ki . Arkamdaki duvara yaslandım . Beynim allak bullaktı...
*******************

"En çokta ne acıttı biliyormusun alp? " kafasını hayır anlamında salladı ." Onu öpmediğim için beni terk etti? " bir kahkaya attım." Sırf aptal bir öpücük için." Yine ağlamaya başladım. Yorgundum . Barış hayatıma sıçıp gitmişti .

Alpe gelmiştim en yakın arkadaşıma yani. Aslında o barışın en yakın arkadaşıydı ve biz alple barış sayesinde tanışmıştık. Sonra biz arkadaş olduk ve yani şu an en yakın arkadaşımdı. Tek arkadaşımda diyebiliriz...

"Gökçe siktir et artık onu, seninle çıkarları için birlikteydi. Seni uyardım ama beni dinlemedin. Lütfen ağlama artık. Ben sürekli bok gibi espiriler yapan gökçeyi özledim ." Sadece gülmekle yetindim. "Uykum var ." Bir bakış attı ." Uyu ozaman ." Dedi gülerek . Tebesüm ettim . "Ben salonda uyurum sen burada yat. Birşey olursa seslenmen yeterli . Anlaştık mı?". Benim yüzümden yatağından olmuştu . "Sanada rahatsızlık verdim ben gerçekten üzgün--" konuşmam onun gülmesiyle bölündü." Saçmalıyorsun. Hadi yat uyu ." "Tamam . " gülümsediğimde oda gülümsedi.kapıdan çıkarken onu durdurdum ."dur." Arkasını dönüp buyur anlamında kaşlarını kaldırdı.sessizce fısıldadım ."teşekkür ederim ." Gözlerimi kapattım . Tek duyduğum şey kapı sesi olmuştu bunu takmayacağını zaten biliyordum. Yavaşça bilincim kapanmaya başlamıştı...

Soğuk suyla bir anda yataktan fırlamıştım. "Noluyor lan? " karşımda bana kahkaha atan alp'i gördüğümde olanları şimdi kavramaya başlamıştım. Yüzümde ki şaşkın ifade yerini öfkeye bırakmaya başlamıştı bile. Kesinlikle onu öldürecektim. "Alp seni öldüreceğim!" Cırladığımda alp çoktan koşmaya başlamıştı, "Gel buraya kaçma ! Alp!!!!!!"

Çığlıklarımız evi inletiyordu. Ama yakalamadan bırakmayacaktım. Kararlıydım. Alp çığlıklar atarak bağırdı"Gökçe ! B-bırak peşimi, sadece eğlenmek istemiştim !" Beklemediğim bir anda sağ tarafa dönünce kendimi durduramayıp duvara çarptım .

Resmen duvara yapıştım . Olayın şokuyla etrafıma bakıyordum. "İ-iyimisin? " nefes nefese kaldığı için kelimeleri kesik bir şekilde söylüyordu.

"İyiyim sadece sanırım ağhh!" Ellerimle yüzümü kapattım. Rezil olmuştum. Duvara çarpmak-yapışmak- nedir ya?

Alp kahkahayla gülmeye başladı sinirle ona baktım ama dayanamayıp bende gülmeye başladım . En sonunda durduğumuzda ona bakıp sırıttım."Senin yüzünden oldu,bunu ödiyceksin." Sırıtmam dahada genişlerken ellerini kaldırdı korkmuş bir ifadeyle bana baktı "ayyy ! Çok korktum. " dalga geçiyordu pislik . Omuzuna bir yumruk geçirdim "Dalga geçme ! Sadece doğru zamanı bekliyorum." Evet onu boş bir zamanda yakalayıp bunu ödetecektim. Gülerek ayağa kalktı.Ellerimi benide kaldırması için kaldırdım ama bilin bakalım naptı? Öküz arkasını dönüp gitti ."öküz." Fısladım."Seni duydum gökçe! Sızlanmada kalk kahvaltı hazır." Homurdandım. Kurt gibi açtım aslında hemen yerden kalktım ve arkasından koşmaya başladım "Hey!bekle!" Bu çocuk cidden sinir bozucuydu .

"Bugün ne yapıcaksın? " sorusuyla bakışlarımı tabağımdan ona çevirdim. "Bilmiyorum. Eve gideceğim sanırım ve oturup supernatural izleyeceğim ." Kahkaha attığımda garip bir şekilde bana baktı "kızım sen nasıl bir şeysin ya? Sevgilinden ayrılmış bir kıza hiç benzemiyorsun."
Derin bir iç çektim ve gülümsedim " Diğer kızların yaptığı gibi depresyona girip,bir kutu çikolatayı bitirip,duygusal filim izleyip,günlerce evden çıkmayıp ağlayacağımı sanıyorsan yanılıyorsun."

Beklediği cevap buymuş gibi sırıttı "işte gerçek Gökçe! " ardından devam etti "Hadi kalk, seni eve bırakayım." Kaşlarımı kaldırdım"sen ne yapacaksın? " ona hesap sormam tuhafına gitmiş olmalı ki banada tuhaf gelmişti " Serenin yanına gideceğim beni çağırdı." Ha evet unutmuştum. Seren vardı. Sadece bir haftadır çıkıyorlar alp'i takdir ediyorum doğrusu. Bir kızla çıktığı en uzun süre yani tanıştığımızdan beri bildiğim kadarıyla .

"Pekala. Bekle ceketimi alıyım." Ceketimi almak için sandalyeden kalktım oda kapıya doğru ilerledi . Onun gibi bir arkadaşım olduğu için gerçekten çok şanslıydım...

Senin Kanatların YokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin