İNTİKAM

314 40 75
                                    

Gençler! Yorum morum bisiler yapıverin. 🙇‍♀️

🌙

"Bak öldüm ben, hiç mi sevmedin?"


~
"Koş Darla'm, çok az kaldı." Yağmur birkintileri paçalarımda yerini alırken sokak lambalarının aydınlattığı yolda atlı kovalıyormuşcasına koşuyorduk.

Yorgunluktan yere çökecek raddeye geldiğimde arkasını dönüp yanıma geldi birkaç adımda. Yüzündeki gülümseme hiç eksilmezken, bir anda elimi kavrayıp koşmaya başlayınca yorgunluğumu es geçip ona ayak uydurdum.

Birkaç dakika içinde yağmur yağdığı halde led ışıkları yanan mekanın önüne ulaştığımızda hiç beklemeden içeri girip kalabalığı yararak gürültülü müzik sesinin geldiği alana ilerledik.

Dehşet kalabalık salonu ele geçirmiş, çalan şarkıya eşlik ederken Axel elimi bırakıp ben daha nereye gidiyorsun demek için ağzımı açmadan yanımdan ayrıldı.

O gittikten sonra salona baktığımda tek ışık kaynağının masaların üzerindeki ortama nostaljik hava katan küçük mumlar olduğunu fark ettim. Biraz sonra etrafı incelemeyi kesip sahneye odaklandığımda Axel'i elinde mikrofon ortada dikeliyor olarak buldum.

Yüzüme şaşkınlık hakim olurken orada ne yaptığını anlamak adına biraz yaklaştım fakat o an müzik sesi doldu kulaklarıma. Ben olduğum yerde kalırken o, ıslak kıyafetinden damlayan suları umursamadan odak noktasına beni alıp söyledi şarkıyı.

Gözümü kırpmadan onun güzel sesini dinlerken herkes gibi ben de nakarat kısımlarını sesli söylüyordum. Gülümseyen yüzüyle tekrar yüzümü ele geçirdiğinde ne ara bittiğini anlamadığım şarkının son kısmı döküldü dudaklarından.

Darling, I love you
I will always, I will always love you.
~

Anılar anılar anılar... Zihnimin her yanındalar. Karanlıktan çıktığım anda peşimde bitiyor, tam mutlu olacağım an kendilerini hatırlatıyorlar. Karşımdaki hayali televizyondan son bir yılımın fragmanını izlerken bu filmi bilmiyormuş gibi yabancıydım. Çünkü filmi izleyen değil, üzerine film çevrilen taraftım.

Yerle buluşup parçalara ayrılan bardağın her bir zerresi kalbime batıyordu sanki. Hem de öyle bir batıştı ki bu, çıksa bile ufak tefek parçaları içinde kalacak gibiydi. Her geçen saniye daha derine giren camlar, vücudumun sol tarafındaki -konu o olduğu zaman beynime üstün gelen- organımın diğer bir ucundan çıkıyordu.

LAVİNİAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin