Derin bir iç çekerek gözlerimi açtım ve kendimi hızlıca yatağımda oturur pozisyona getirdim. Yine o iğrenç, korkunç, dehşet verici şeyleri görmüştüm, korkudan gözlerim dolmuştu. Gözlerimi ovuşturmak için ellerimi gözlerime götürdüm. Avuç içlerimi sımsıkı kapattığım gözlerime götürdüm ancak bir faydası yoktu. Ellerimi tekrar indirdim ve bakışlarımı ellerime götürdüm, tir tir titriyorlardı. Yatağımın yanındaki masaya uzanarak telefonumu aldım. Her zamanki gibi hiçbir bildirim yoktu. Gözüm saate kaydığında gece 03.20 olduğunu gördüm. Yaklaşık 1 aydır her gece geç saatlerde uyanıyordum. Telefonu tekrar masama bıraktım ve gördüğüm şeyleri sorgulamaya başladım. Gördüklerime anlam veremiyordum ve pek bir şey hatırlayamıyordum. Karanlık ve ağaçlarla kaplı bir yerde, benden kendisini tanıyamayacağım ancak orada olduğunu görebildiğim kadar uzaklıkta bir insan. Hatırlayabildiğim tek şey ağaçların arkasındaki o kişi ve sonrasında her zaman çok korkunç bir şey olduğu ama uyandığımda hafızamda ne olan olaylar kalıyor ne de başka bir şey.
Yanımdaki sudan bir yudum alıp derin bir nefes çektim kendimi serbest bıraktım ve yatağıma geri uzandım. Her ne kadar geri uyumaya çalışsam da etkili olmamıştı. Gece boyunca, saatlerce boş tavanımı seyrettim, sonrasında uyuyakalmışım.
Uyandığımda saat öğlen 01.10 civarındaydı.
Saat kaçta uyuyakaldığım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Ancak güneşin doğduğunu ve penceremden içeriye giren güneş ışığını hatırlıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Beden Tek Kâbus
FantasyBirbirini tanımayan iki kişinin gördüğü rüyaların birbirleriyle uyumu ve birbirlerini tamamlamaları ve beraberinde yaşanan olaylar...