"Ölüyorum..."
Taehyung kendini yeşil çimlerin üzerine bırakırken yanındaki arkadaşına doğru konuşurken
Jimin Taehyung'un dediğine karşı kafasını iki yana sallayıp o da arkadaşının yanına uzanıp kolunu kafasının altına koymuştu"Taehyung böyle konuşma sürekli bunu dile getirip duruyorsun sen oldukça sağlıklısı"
Taehyung arakdaşına kısa bir göz atıp dolan gözlerini saklamak adına tekrar gök yüzüne çevirmişti bakışlarını
Herkes sağlıklı olduğunu söyleyip duruyordu zaten ama pek inandırıcı gelmiyordu artık...
Hastalığını öğreneli tam tamına iki yıl olmuştu o zaman daha 17 yaşındaydı
Doktor kalp yetmezliğimin olduğunu söylediğinde öylece kalmıştım
Annem babama sarılmış bir şekilde ağlıyordu ben... Ben ise gülmeye başlamıştım deli gibi gülüyordum yaşlarımı daha fazla tutamayıp akıtmaya başlamıştım hem gülüp hem ağlarken doktorun beni sarstığını hatırlıyorum gerisi karanlıktı zaten
Eteafıma sarılan kollar ile geldim kendime kafamı Jimin'e çevirip benim gibi dolan gözlerine bakıp burnumu çektim ve gülümsedim... Acımı gizlemek istercesine gülümseyip ellerimi tombik yanaklara koyup okşadım"Bay Park neden ağlıyorsunuz acaba yoksa ders vakti geldiği için mi böylesiniz"
Beni anlamış gibi hemen silmişti göz yaşlarını bende parmak uçlarım işe yanaklarımdaki ısaklığı sildim ne ara ağladığımı bile bilmiyorum
Jimin'nin ayaklanması ile bende kalkıp yerdeki çantamı eğilip aldım ardından omzuma asıp beklemeden Jimin'nin koluna koklarımı sarmaladım kafamı omzuna koydum"Acaba derse girmesen mi?
Jimin'nin dediğine karşı kafamı hızlıca iki yana salladım ailemede gitmemi istemediler çünkü... Olnarda umudu kestiler o yüzden okula değilde son kez bu dünyayı görmemi istiyorlar galiba ayhh neyse ne
"Hayır gireceğiz saçmalama derslerden geri kalmak istemiyorum ben. Hadi hadi gecikmeyelim derse"
Kafasıyla onaylamıştı beni
İkimiz kol kola sınıfa doğru ilerledikOkul çıkışı bahçeden birlikte çıkarken Jimin'nin bana anlattıklarını dinliyordum sessizce
"Yoongi ile sevgili olalı iki ay olmuş hiç fark etmedim biliyor musun
Zaman çok hızlı geçiyor bazen hiç bir şey anlamıyorum günlerden"Kafamla onu onaylayıp çıkışa geldiğimizi yeni fark etmiştim bu kısmı hiç sevmiyorum işte Jimin ile evlerimiz zıt taraflarda olduğu için burda ayrılmak zorunda kalıyorduk
Dudağımı hafifçe büzüp sıkıca boynunu sarılıp yanağından öptüm o da bana hiç beklemeden sıkıca sarılınca sessizce kıkırdayıp geri çekildim"Jimin annene sor da yarın bizde kal Sabaha kadar konuşuruz hafta sonuna denk geliyor sonuçta"
"Ayyy! Olur çok isterim minik kaplanım istw yeterki"
Son kez sıkıca sarılıp geri çekilmiştim havadan bir öpücük gönderip elimi sallayarak geri adımladım derim bşr bir nefes alıp ona arkamı dönüp ilerlemeye başladım
Üzerimdeki ceketin cebine koyduğum kulaklığı ve telefonu çıkardım hızlıca kulaklığı telefona bağlayıp ikisini de kulağıma taktım telefonumda ki müzük uygulamasından kendim için hazırladığım playlistten en başından başlatıp telefonu cebime attım ellerimi de cebime sokup kafamı hafifçe önne eğip attığım adımları izledim şarkıyı dinleyerek
Galiba bunu sürekli olarak yapıyorum alışkanlık olmuş
Okul dönüşü şarkı eşliğinde adımlarımı izlemek
Biraz sıkıcı ama güzelBir kaç adımdan sonra bir şeye çarptığını hissetmiştim o çarpma ile geri doğru düşmüştüm elimi üzerine düştüğüm kalçama koyup okşadım ardından kafamı kaldırıp bana uzatılan ele arından da sahibine baktım
Genç ve... Imm tatlı yüzü çok tatlıydı ama yüzünün aksine oldukça kalıplı bir vücudu vardı
Yanlış anlamayın asla vücudunu incelemedim
Uazattığı elinin üzerine elimi koyup beni birden çekmesi ayaklanmam bir olmuştu gözlerimi sonuna kadar açıp şaşkınca yüzüne baktım"Birden çekilir mi kolumu koparsaydın be"
Dediğim şey ile bir süre yüzüme bakıp ardından elini ensesine atıp kaşımış ardından konuşmaya başlamıştı
"Yardım etmek... Yani hemen kalkman için öyle yaptım yerde daha fazla oturup üzerin toz olmasın diye"
Konuşmaya başlamasıyla görünen iki ön dişi ile dudakalrımı birine bastırdım
Tanrım.. Tavşan gibi! Çok tatlıDediklerini dikkatlice dileyip kafamı sallamıltım ardından kulağındaki boşluk ile elimi hemen kulağıma attım boşluk ile kaşlarımı kaldırıp gözlerimi hemen yerlerde gezdirip AirPodsun tekini aradım
"Bir şey mi kaybettin"
Sorusu ile kafamı ona çevirip dudaklrımı büzdüm
"Kulaklığım... Düşürmüşüm galiba"
Dediğim şey ile hemen gözlerini oda benim gibi yerlerde gezdirmişti etrafı biraz aramamaızın ardından omuzlarımı düşürüp saçlarımı kulağımın arkasına ittim
"Cidden nereye gitmiş olabilir ki"
"Kusura bakma benim yüzümden oldu"
Kafamı kaldırıp mahçup bir ifade ile bana bak çocuğa bakıp kafamı hızla iki yana salladım
"Hayır tabiki kendini suçlama senin suçun değildi biraz benim suçum önüme bakmıyordum"
Kafasını iki yana sallayıp ardından aklına bir şey gelmiş gibi ceplerini karıştırmaya başlamıştı aradığını bulamamış ki hemen sırtındaki çantayı kolundan çıkarıp önüne aldı siyah çantasının önündeki küçük gözde bulduğu şeyi hemen çıkarıp uzatmıştı
Siyah kılıflı AirPodsa anlamaz bakışlar atıp ardında tekrar yüzüne baktım
"Ne?"
Biraz daha uzatıp gülümsemişti
"Al hadi"
"Yok hayır hayır olmaz"
Ellerimi önümde sallayıp kafamı hızlı hızlı iki yana salladım
"Al ya lütfen... Eğer alırsan kendimi suçlu da hissetmem"
Söylerken değişen yüz hatları ve somurtan yüzü ile
Dediği şey karşısında dudağımı yalayıp güldüm
Aslında almam ama o kadar şirin demişti ki almak zorundaymış gibi hissetmiştim
Elindeki AirPodsu alıp yavaşça alıp sıkıca tuttum"Şey teşekkür ederim..."
"Ah rica ederim ne demek benim yüzümden kaybetmiştin
Birde şey sormak istiyorum... Adın ne?"Dedikleri karşında gülümsemiştim sonda dediği şey kafamı hafifçe eğip elimdeki kulaklığa bakıp ardından tekrar kalrdım kafamı
"Taehyung... Kim Taehyung"
Beklemeden uzattığı eline baktım kalbimde hissettiğim hızlanma ile derin nefes alıp verdim uzattığı eline elimi uzatıp sıkıca tuttum
"Memnun oldum Taehyung
Bende Jeon Jungkook"O sırada sadece büyük gülğmsemesine dalıp gitmiştim ben...
________________________________
Hatalarımı görmezden gelin lütfen
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Five-Oh-Five
Cerita PendekTaehyung'un hasta kalbi Jungkook'un güzel aşkı sayesinde tekrar canlanmaya başlamışken herkes biliyor ki kimse kaderin önüne geçemez olan olur.. #505 Başlangıçta Tarihi: 26/07/2022