GÖZYAŞI MÜHÜRÜ

İlk Günah

Cennet ve cehennemin birleştiği kısımda bir gardiyan vardı yarısı melek yarısı iblis. Yarısı beyaz yarısı siyah.

Bir gün bir gardiyan suç işledi. Cennet kapısını kapatmadı ve iblisler cenneti bastı. Gardiyan suçlandı idam masasına yatırıldı. Konseyden biri çıktı ve onun için en büyük cezanın kanatları alınarak yeryüzüne gönderilmek olduğunu söyledi.

Gardiyanın cehennem kanatları cennet hançeriyle  koparıldı. Yeryüzüne insan bedeniyle gönderildi ama duygudan yoksun bir şekilde.

Yeryüzüne inen gardiyan başta çok zorlandı. Sonra bir kadın sevdi duyguları alınmış olsada sevdi. Bu mucizeyi onun sayesinde başarabildi. Oysa sevdiği kadına sevdiğini söylediği gece cehennem zindanları onu bekliyordu. İblisler o kadar büyük bir saldırı yapmışlardı ki melekler cenneti yeniden inşa etmekte çok zorluk çekmişlerdi.

Gardiyan o gece bilmeden başka bir hata yaptı ve bu seferki daha büyüktü. İnsanlığın cennetin cehennemin kaderini değiştirecek iki kızın dünyaya gelmesine neden olmuştu. Oysa o  onların varlığını bile öğrenmeden cennet ve cehennemin birleştiği en kötü zindanlarda diri diri öldürüldü. Ruhu iki dünya üzerinden silindi.

Tanrılar ve gardiyanlar dört ayda dünyaya gelen iki kızın ruhundan aldıkları enerji ile onları buldurlar. Öldürmeye çalışmış ama öldürememişlerdi. Melez ikizler dünyadan koparıldı. İnsan bedenleri ellerinden alındı ve biri cennete biri cehenneme mahkum edildi. Biri öldürdü diğeri yaşattı.

Birine Vita "yaşam" diğerine Mortem "ölüm" dediler. İki kızı birbirinden ayırdılar ama onlar ayrılmadılar.

Mortem kanatlarını cehennemin yedinci katında en büyük iblisin ellerinden aldı. İblis ona sonsuz bir ölüm gücü verdi. Oysa iblis onun o güçle onların sonunu getireceğini bilmiyordu.

Vita kanatlarını cennetin ilk katından en büyük melekten aldı. Geniş bir yaşam gücüyle. Oysa o güçle ruhunu parçalayacağını bilmeden.

Mortem o kadar güzeldiki simsiyah saçları bembeyaz teniyle her cehennem meleğini kıskandıracak cinsten. Mortem iblisin elinden gücünü ve kanatlarını alan tek ölüm meleğiydi. Ve Mortem cehennemin sonunu getirecek tek melezdi.

Vita ise baş meleğin göz bebeğiydi. Hele güzelliğiyle baş meleği etkilemişti. Bembeyaz saçları vardı. Bembeyaz bir ten ve cennetin en güzel ve heybetli kanatları.

İki kardeş yavaş yavaş zamanla büyüdü güçlendi. Vita yerini sevmişti. Sırf Beyaz saçlara sahip olduğu için onu cennete layık görmüşlerdi. Ama Vita baş meleğin ilgisiyle de fazla kibirlenmiş ve kendini cennetin sahibi görmeye başlamıştı.

Mortem ise her ne kadar cehennemin en güçlü meleği olsada ölüm ona göre değildi. Mortem kaçacaktı bir plan yapıp kardeşinide alıp kaçacaktı. Ama Vita onu dinler miydi bunu zamanla öğrenecekti.

Herkes bu iki kardeşi lanetli uğursuz bilirdi. Gardiyanlar toplandığında bu iki kardeş hakkında sinistrum geminos (uğursuz ikizler ) diye bahsederdi.

Mortemin en büyük planı ise babasını canlı ya da ölü o cennet ve cehennemin acı zindanlarından çıkarmaktı.

Mortem böyle düşünürken Vita her geçen gün dahada kibirlenip yaşamına aykırı davranmaya başlamıştı. Bunun onun sonu olacağını bilmeden.

Bir gece acı zindanlarına biri girdi yakalandı ve idam için konseye götürüldü. Mortem ne kadar güçlü olsada onu öldürmek her konsey üyesinin isteğiydi. Tek biri hariç ona gücünü veren iblis.

Ona daha büyük bir ceza vermek istemişti. Vita kibri ile tanrıları kızdırdı. Ceza verildi ruhu iki dünyadan silinecekti. Vita asıl cezayı kardeşine verilmesine sebep olmuştu bilmeden. Asıl hikayeleri burda başlıyordu. Mortem asıl şimdi herkes için her iki dünya için kardeşi için herşeyi değiştirecekti.

Mortem kardeşi için ruhundan bile vazgeçecek birine dönüşecekti.

Peki kardeşi cennete layık görülen kibirli melek vita bu fedakarlığı anlayabilecek miydi?