Gördüğüm şeyle çığlık atmam bir olmuştu. Hemen gözlerimi sımsıkı kapatıp ellerimi de gözlerimin üzerine yerleştirdim.
"Nisa, ne işin var burada ya duymuyor musun sesi?"
"Ogeday salak mısın oyun kaybettim, senin burada işediğini nereden bileyim?"
İkimizde sinirle birbirimize bağırıyorduk.
"Denize doğru gitseydin o zaman abi!"
"Allah Allah, aklıma gelmedi diyorum anlamıyor musun?"
"Ayrıca bana diyorsun ama sen de geldiğimi duymadın mı, hiç de sessiz bir şekilde gelmedim yane."
"Evet duydum ve beni böyle görmen için bekledim, manyak mısın kızım sen?"
"Rahat rahat işeyemiyoruz ya, gözlerini de açabilirsin artık." gözlerimi açtığımda sırıtarak bana bakıyordu. Kafamı yüzünden indirmemeye çalışıyordum.
"Ne gülüyorsun be?!"
"Bir dakika ya sen yine oyun mu kaybettin?" az önceki konuyu değiştirmeyi ben de istiyordum ama değiştirdiği konu beni daha da sinirlendirmişti.
"Az önce de söyledim 'konuşmayın, odaklanamıyorum' diye ama dinleyen yok!"
Söylenirken bir yandan da benche gitmek için hızlı ve büyük adımlarla yürümeye başladım. Cevap vermemişti ya da ben cevabını duymak istemediğim için duymamıştım. Benche geçip suyumdan bir kaç yudum aldım. O da arkamdan gelip benchin öbür ucuna oturmuştu.
En iyi kadın ve en iyi erkek çıkacaktı bunun için kimin çıkacağını tartışılıyordu. Ogeday'ın çıkacağı kesindi ama kadınlarda kimin çıkacağına karar veremiyorlardı. Berna sakatlandığı için geriye 4 isim kalmıştı. Kızlardan sadece Ayşe sayı almış, Sabriye'den aldığı sayıyla 1/2 yapmıştı. Egosunun tavan olmasına sebep olan biricik sayısı ona çıkması için yeteceğini sanıyordu herhalde.
"Bence ben çıkmalıyım, hızlı da geldim. Zaten kızlardan sayı alan başka kimse yok."
Bu bir sayıyla böyle olacaksa işimiz var.
"Bence Nisa çıkmalı, biraz geç olsa da sustuğumuzda ve odaklandığında ne kadar net attığını hepimiz gördük." diyerek fikrini belirtti Yasin.
Evet herkes görmüştü Ogeday hariç, o ara başka şeylerle meşgul olduğu için görememişti ve muhtemelen çıkmamı istemeyecekti. Zaten kaybedersem onun çenesini çekemem diye düşünüyordum. Çıkmayacağıma inanmış ayakkabılarımın bağcığını çözmeye başlamıştım.
"Nisa tüm kızlardan hızlı ama atışları yapamıyor." Hırs adam şaşırtmamıştı. Çişini biraz tutup izleseydin görürdün bench sessiz olunca nasıl attığımı.
"Eğer dediğiniz gibi sessizlik olunca atışı net atıyorsa onun çıkması en mantıklısı olur, ben burada değildim göremedim." derken bana bakıp sırıtıyordu bende sinirle gülümseyip gözlerimi devirdim.
Sonunda benim çıkmama karar verilmişti. İlk önce Ogeday durumu 9-8 e getirmişti sonra ben 9-9 yapmıştım ve en son best-of a birlikte çıkıp oyunu kazanmıştık.
Bu saçma ödül için bu kadar yorulduğuma inanmıyorum, bir günde neler yaşadım ya.
Tekneden inip barakaya doğru yürüdüm. Aslında baraka diye bir şey yoktu barakanın altı vardı ve şimdi asıl barakayı yapmamız gerekiyordu. Ben çok yorgun olduğumdan hemen uyumak istiyordum ama yardım için çağırdıklarında istemesem de yardıma gittim.
"Sen iç mimar değil misin be? Ne yapacaz söyle beya!"
"Söylerim de herkes yine kendi bildiğini yapıyor."
"Mesela bu tahtayı niye bureya çaktınız ki, boşa gitmiş tahta."
"Babuş tahtayı çakmadan nasıl diğer tahtayı yukarıya çivileyecektik?"
"Direkt bureya çivileyecektiniz."
Yine kendimi gereksiz yere yorduğumu ve kimsenin beni umursamadığını fark ettim. Bu baraka işinden kurtulup ateş için ormana dal toplamaya gittim.
Biraz yürüdükten sonra Ogeday'ın da geldiğini gördüm, yanıma doğru ilerledi.
"Kolay gelsin."
"Sağ ol."
"Yardım lazım mı?"
"Yok istemem." kısa kısa cevaplar verip kendisini geçiştiriyordum çünkü oyundaki tavrı hiç hoşuma gitmemişti. Bu yüzden konuşmak istemiyordum.
"Peki, sen bilirsin."
"Ha bu arada dikkat et de dal toplayacağım derken başkalarını basma." imalı tavrı sinirimi bozmuştu.
Bu yarışmaya beni sinir etmek için gelmiş herhalde.
"Of Ogeday git başımdan!"
"Niye sinirleniyorsun canım, şakalaşıyoruz burada."
"Ben gülmüyorum ama."
"Nisa ben sana ne yaptım neden böyle davranıyorsun bana?"
"Olum oyunda demediğini bırakmadın, hâlâ ne yaptım diyor ya!"
"E bende böyleyim işte, alışman lazım."
"Kalbimi kırmana alışamam kusura bakma!"
"Ay ne çıt kırıldım çıktın sende seninle mi uğraşacağım be!"
Söyledikleri ağzımı açık bıraktırmıştı. Bende ne bekliyordum sanki oyunda ağzımıza sıçan adamdan, adam da denmez ki buna.
"İnsan bir özür diler, öküzsün öküz!!"
Bölümü sabah atacaktım ama resssmen anlık bir kararla ve yoğun istek üzerine (1 kişi :d) şimdi atmaya karar verdim. inşallah beğenirsiniz ve beğenirsiniz vote atmayı unutmayınız. Ayrıca bu bölüm bana sıkıcı geldi umarım sizi sıkmamışımdır. istediğiniz şeyleri yazmayı unutmayın ve son olarak bölüm uzunluğunu nasıl bulduğunuzu da söylerseniz ona göre sonraki bölümlerde düzeltmeler yaparım. Sonraki bölüme kadar hoççakalıııın!! <3
![](https://img.wattpad.com/cover/318125098-288-k554923.jpg)