Part 6:Süzülen İncilerle Fark Etmek
Taehyun, Beomgyu'yu kaskatı
bırakan cümlesini kurarken arabayı sessiz ve sakin bir yere çekip anahtarı odacığından çıkardı.Beomgyu, anlaşmazlık dolu cümleler kurarken Taehyun devam etti:
"Ne yaptım ben sana hyung?"
"Taehyun bilerek yapmadım açıklayabilirim sadece görünce şaka amaçlı yapm-"
"Benim hislerimle oynayıp oyuncağa çevirmek seni eğlendirdi mi? Ben seninle olan kötü ilişkim beni kemire kemire bitirirken kendimi kurtarmak için birini aradım, beni dinleyip içimi dökebileceğim birini... Öyle birisini buldum derken o kişinin 'var bile olmadığını' fark ettim hyung."
Gözleri dolan Taehyun'u ilk defa böyle görüyordu Beomgyu, şu an her yerine acı verici kesikler atmak canını daha az yakabilirdi belki de.
Taehyun, hıçkırıklarla ağlamamak için kendini o kadar zor tutuyordu ki bu her yerinin nefessiz kalmaktan uyuşmasına neden oldu.
"Taehyun, ben böyle sonuçlanacağını bilmiyordum yemin ederim söyleyecektim her şeyi, sadece beklemek istedim neden bilmiyorum seninle başkası gibi konuşmak ilişkimizi düzeltmekten daha basit ve rahatlatıcıydı. Sadece seninle iyi ilişkim varmış gibi hissetmek istedim çünkü düzeltmek ve her şeyi rayına koymak çok daha zor geldi."
"Bu yüzden benimle konuşarak daha basit bi' şekilde ilişkimizi düzeltmek yerine bana yalan söyledin? Ben seninle aram hala kötü ve bulanık kaldım hyung, sen ise sahte bir kimlik oluşturarak aramız iyiymiş gibi davrandığın bir evcilik oynadın."
Bu söylediği son söz bardağın taşmasına yetmiş olacak ki, gözlerinden süzülen inciler yanaklarından aşağıya akıyordu Taehyun'un.
Çığlık atmak istiyordu, sinirli çığlıklar olmasa da, hüznünü ve kırgınlığını belli edecek çığlıklar atmak istiyordu.
Çok da gerek kalmamıştı gerçi; çünkü onun yanağından süzülüp Gyu'nun eline damlayan bir damla göz yaşı, Hyung'unun bütün vücudunda acı bir çığlık olarak yayılıp kuruyarak yok olmuştu.
Zar zor içini tutan Taehyun, sonunda kendine karşı kaybederek hıçkırıklarını belli etmişti.
"Hyung, lütfen kabalığımı bağışla biliyorum çok kabaydım ama ben, neden bunu yaptın bana? O kadar mı sevmiyorsun beni? O kadar mi değersizim gözünd-"
Gyu, Taehyun'un sözünü bitirmesine izin vermeden sıkıca kollarını boynuna doladı patronunun.
Kendi gözyaşlarını, Taehyun'un hıçkırıklarını sakladığı sıcak koynunda sildi.
"Ben, düşünmem lazım Taehyun. Seni böyle bırakmak istemiyorum ama, sana doğru nedeni ve cevabı vermem için düşünmem lazım. Çok bencilim biliyorum, diyeceksin ki beni bu halde nasıl burada bırakır, ama emin ol bu anlamsız düşüncelerimle yanında durursam daha da canını yakacağım. Gidiyorum; hemen hiçbir yere uğramadan evine git, ve ağlama lütfen. Ben ağlamaya değecek biri değilim."
Taehyun'un göz yaşlarından, üzüntüyle karışan garip düşünceler akıyordu artık.
Kırmızıya dönüşmüş tavşan burnunu çekerek konuştu:
"Asıl ben seni anlayamıyorum, sen neyi anlayamadın hyung? Ne kafanı karıştırıyor bu kadar?"
Beomgyu, gitmeden önce yapacağı şeyden pişman olacak mı bilmiyordu ama düşüncelerine bir açıklık getirmesine katkıda bulunacağını biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Küçük Sır
Fanfic"Ne?" dedi boşluğa bakarken her şeyin bittiğini düşünen Beomgyu. O sırada fark etmeden gözlerinden akan yaşlarla ruhsuz bir şekilde cevap verdi Taehyun. "Ne yaptım ben sana hyung?" ---------------- Beomgyu(b)×Taehyun(t) = (main) Yeonjun(t)×Soobin(b)...