Impriming¹³ ½

276 37 70
                                    

Zamanı gelince neyi hep birlikte öğrenecekler ?

●○●

Damon Salvatore

Bonnie'nin tarif ettiği yere geldiğimde, etrafı dinlemeye başladım. Kısa sürede kulağıma bir kalp atışı geldi, sesi gayet normal duyuluyordu. Hatta fazla normal, sanki uykuda gibi.

Sese yaklaştığımda, yerde elleri ve ayakları ağaç kökleri gibi şeylerle sabitlenmiş Lexi'yi gördüm. Vampir hızıyla yanına gittim ve fizikle herhangi bir şeyi olup olmadığına baktım, nefes alıyordu ve hiç bir yarası yoktu.

"Lexi, beni duyuyor musun?" Dedim şansımı deneyerek ama o hiç bir tepki vermedi, cadı her ne yaptıysa derin uykuda gibi.

Daha fazla burada oyalanmamak için ellerindeki köklere uzandım ve kendime doğru çekerek kopmasını sağladım, aynı şeyi ayaklarına da yaptıktan sonra onu yavaşça kucağıma aldım. Kafası geriye düşerken, bir elimle olabildiğince nazik bir şekilde kafasını düzelttim. Bu kız neyin nesi bilmiyorum ama ben bunu öğrenmeden ne bu kasabadan gidebilir, ne de ölebilir.

"Kızıl, senin yüzünden iyi tarafım ortaya çıkıyor ve bu hiç hoşuma gitmiyor haberin olsun." Dedim beni duymadığını bilmeme rağmen. Yüzüne baktığım da, onu tanımasan masum kendi halinde bir kız derdim. Ama kesinlikle fazla meraklı ve baş belasıydı, belki gerçekten de masum ama bu onun baş belası olduğu gerçeğini değiştirmez.

Bunları düşünmenin saçma olduğuna karar vererek kafamı iki yana salladım, Lexi'yi tutuşumu sıkılaştırdım ardından da vampir hızıyla Malikaneye gittim. Diğerleri oraya geçmiş olmalı.

•••••••••••••••

Tanrısal anlatım

Katherine uyandırın gözlerini karanlık bir yerde açmıştı, hızla doğrulup ilerinden gelen ışığa doğru ilerlemeye başladı ama küçük tünel gibi yerden çıkmaya çalıştığına bir engele toslamış gibi oldu. O engeli zorlamaya devam ederken Stefan geldi.

"Boşuna uğraşma Katherine. Oradan çıkamazsın." Dedi Stefan, Katherina'in karşısında dikilerek. Katherine öfkeyle sordu, "Nerdeyim ben!?" Dedi olabildiğince sesini gür tutarak ama hala Valerie'nin büyüsünü tam olarak atlatamadığı için sesi zayıf çıkıyordu.

"Başından beri olman gereken yerde. Mezarda." Dedi Stefan istifini bozmadan, ardından da taş kapıya ilerledi. Evet büyü zaten Katherine'i tutuyordu ama kapı açıkken tam olarak mezar olmuyordu...

Stefan kapıyı kapatmaya çalışırken, Katherina aceleyle konuşmaya başladı. "Dur, dur bunu yapamazsın! Bana ihtiyacınız var. Elena o tehlikede. Ve Lexi de öyle. Size sadece ben yardımcı olabilirim ,bana ihtiyacınız var!" Dedi Katherine yalvarır gibi çıkan sesiyle. Onu dinlemeden kapıyı kalamaya çalışan Stefan, "Yalan söylüyorsun. Ve şuan bunun sana hiç bir faydası yok Katherine." Dedi umursamadan.

"Hayır dur! Onu neden öldürmedim sanıyorsun? Yada Lexi'ye neden hiç bir şey yapmadım ?" Dedi Katherine, "Elena benim ikizim, korunması gerek. Lexi... Lexi çok özel." Dedi Katherine, Elena'nın gerçekten korunması lazımım ama Lexi tamamen bir tahmindi, eğer Valerie ona oyun oynamasaydı şuan şüphelerinin gerçek olup olmadığını öğrenebilirdi. Ama o sürtük cadı ona oyun oynamıştı, yine de o Katherine Pierce'tı bir şeyden şüpheleniyorsa kesinlikle o şeyde gerçekten şüphelenilmesi gereken bir şey olurdu.

"Onları biz koruruz. Sen bu karanlık delikte çürürken." Dedi Stefan ve kapıyı yerinden oynatıp kapamaya başladı.

"Hayır! Dur yalvarırım Stefan! Bana ihtiyacınız var, dur!?" Diye Katherine hala diğer tarafta çırpınırken, Stefan kapıyı onun suratına kapattı.

Stefan, Katherina'nın söylediklerini hiç umursamadan Malikaneye dönerken, nerden bilebilirdi ki Katherine'in gerçekten de doğruyu söylediğini.

Katherine haklıydı. İki kızda tahlikedeydi. Ama tek farkları birinin tehdidi belliyken ,diğerininki halan bir muammaydı.

Katherine Pierce bile ,Lexi Wizard'ın başına tam olarak ne geleceğini bilmiyordu.

Evet evet çok kısa. Ama bunu bir fragman olarak düşünebilirsiniz. Diğer bölüm inanın, çok ama çok daha uzun.

Sizi veriyorum canlarım ;*).









♠︎Göründüğünden Daha Fazlası ♠︎[More Than Meets The Eye]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin