• 4 •

384 23 28
                                    

ꜱᴜɴᴀ x ʀᴇᴀᴅᴇʀ

ᴛᴜ̈ʀ: Aɴɢꜱᴛ

Sınır:5 yorum

  Kulakların uğulduyor, midenin bulantısı ve korkunç bir baş ağrısı resmen seni öldürüyordu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kulakların uğulduyor, midenin bulantısı ve korkunç bir baş ağrısı resmen seni öldürüyordu. Ölsem fena olmazdı zaten diye düşündün.

Gözlerini açacak gücü kendinde bulamıyordun, sanki tonlarca ağırlık göz kapaklarının üstüne bırakılmıştı.

Birkaç dakika toparlanmak için bekledin, ardından güçlükle gözlerini araladın. Kafanı kaldırdın ve saate bakmak için telefonu eline aldın. Saatten çok gelen mesajlar dikkatini çekmişti

sunarin<3

Nerdesin? 00:10

Kita seni Akaashi ile çıkarken görmüş 00:25

Yine mi onunla birliktesin? 00:25

Kesin şu an onun yatağında meşgul olduğundan bakmıyorsun mesajlara 00:26

Neyse umrumda da değil zaten 00:30

Hiçbir şey olmamış gibi beni suçlu hissettirmek istiyor. Hayır bu sefer kanmayacağım.

Y/N
Biliyor musun ayrılalım gitsin 11:36
Bu ilişkide çabalayan taraf olmaktan çok sıkıldım 11:37

Kendini çok üzgün ama bir o kadar da rahatlamış hissediyordun. Kendine üzülüyordun çünkü bunlara rağmen hala onu seviyordun. Ondan nefret etmek istiyordun ama o kadar da çok seviyordun ki bunu başaramıyordun. Suna'nın numarasını engelledin ve telefonu komodinin üstüne bıraktın.

Kendini geri yatağa attın ve göz yaşlarının yastığını ıslatması eşliğinde kendini uykuya bıraktın

...

"Anlamıyorum bunu nasıl içiyorsun? Babamın sigara kahvesi gibi, iğrenç." Tendou söylenerek senin kahveni masaya bıraktı.

"Tanrım sen neyden memnun olacaksın acaba." Semi ona kınayıcı bakışlarla baktı.

Sen de Tendou'nun karamel lattesini aldın ve bir yudum içtin "Bu ne, şeker komasına mı girmek istiyorsun?"

"En azından kahve içerken zevk alıyorum."

Suna ile ayrılmanın üzerinden bir hafta geçmiş ve ondan hiçbir haber almamıştın. Biraz üzülsen de böylesi daha iyi olmuştu en azından yorulmadan ilişkinizi bitirebilmiştiniz.

Ne Atsumu ne de Osamu'dan ses çıkmıştı. Sadece Kita sana Suna'nın yaptıklarını kınadığını söyleyen bir mesaj atmıştı. Sen de sorun olmadığını ve iyi olduğunu söylemiştin. Suna'nın çevresindeki kimseye üzgün olduğunu belli etmeyi düşünmüyordun. Güçlü ve mutlu olduğunu oynaman lazımdı.

Yakın arkadaşın olan Semi ve Tendou'nun atışmalarını tebessümle izliyordun. Bugün normalde Akaashi de gelecekti fakat son dakika önemli bir işi çıktığını söyleyip gelmemişti.

Tam o sırada oturduğunuz kafenin kapısının minik zilinden yeni birilerinin geldiğini belli eden bir ses çıktı. Arkan kapıya dönüktü, girenleri göremiyordun ama arkadaşlarının solan gülüşlerinden kimlerin geldiğini tahmin edebiliyordun.

Beynin arkanı dönmemeni söylüyordu ama onu dinlememiş ve döner dönmez pişman olmuştun. Suna, Atsumu, Osamu ve sarışın bir kız içeri girmiş sana bakıyordu.

Kızı inceledin; platin sarısı,kahverengi gözleri vardı. Mini siyah bir elbise, koyu mavi bir çanta takıyordu. Yüzünde abartılı bir makyaj vardı ve seni görür görmez dudaklarında alaycı bir gülüş oluşmuştu.

Sen de geri arkadaşlarına döndün ama arkanda dönen konuşmaları duyabiliyordun.

"Bebeğim başka yere gidelim mi?" Kızın cilveli sesi sana ulaşmıştı. Bir hafta, sadece bir hafta geçmişti. Her şey bu kadar mı kolaydı?

"Sen nasıl istersen."

Umarım bölüm hoşunuza gitmiştir. Yorum yapar, oylarsanız sevinirim 💞

solitude | suna r.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin