LV. 99 The Princess of Dark Flare / novel çeviri /BIRAKILDI

18

Eunha'ya yaklaşan kişi kırmızı kapüşonlu BJ avcısıydı. Telefonu hâlâ bir selfie çubuğunun ucundaydı.

Eunha telefona baktı. Ekranda görüntülenen sohbet penceresi ürkütücü bir hızla güncelleniyordu.

[aman tanrım, bebeğimin yaptığı güzel şeylere bakın ㅠㅠ]

[bu sırada, acemi avcılarla bile ilgileniyorsun...kral tanrı, sen sahiden... ]

[herhangi bir yerin yaralandı mı???]

['Kral Tanrı'nın Karısı' 1004 ay balonu sponsor oldu! 'ışığımsın. lütfen benimle yaşa!!!']

[ ▸'Wondaedong Alevli Yumruk' 27,302. hayran kulübü üyesi oldu! ◂ ]

"Ahahaha. 'Kral Tanrı'nın Karısı', ay balonları için teşekkürler. 'Wondaedong Alevli Yumruk' hayran kulübüne katıldığın için teşekkürler."

Kral Tanrı, Eunha'yı teselli etmedi, bunun yerine başını kameraya çevirdi. Rahat bir gülümsemeyle elini sallamayı unutmadı.

Ding.

[İlahi yaratık 'Karanlıkta Dolaşan Kedi' bu adamın kimle böyle konuştuğunu soruyor?]

'...değil mi?'

Eunha, Kral Tanrı'yı ​​dikkatle gözlemledi. Bu günlerde avcılar bu şekilde para kazanıyor ve çalışıyor gibi görünüyordu.

Dünyanın değiştiğini teninden hissedebiliyordu. Birinci nesil bir avcı olan Eunha'ya göre adamın çok tuhaf bir görünüşü vardı.

"Ne... Yayınlarımı izleyenlerin de bildiği gibi, alıştırma yaparken cesareti kırılan birçok acemi avcı var. Bu durumda, biraz daha deneyimli yaşlılar yardımcı olmalıdır. Değil mi?"

İzleyicileriyle uzun süre iletişim kurduktan sonra, Kral Tanrı sonunda başını Eunha'ya çevirdi.

"Ben de başından beri böyle değildim. Herkesin zor zamanları vardır. Senin için uygunsa, sana bazı ipuçları verebilir miyim?"

"Hayır. Ben böyle iyiyim."

"Hey, böyle olma."

Kameraya baktı. İzleyicilerin izlediğini söyleyen bir tür sinyal gibi görünüyordu.

"Dinle. Canavarlar yakında gelecek. Tecrübesi olmayan yeni başlayanlar, en küçüğünün en zayıf olan olduğunu düşünecekler, ancak bu aslında doğru değil. Ne kadar küçükse, o kadar hızlıdır."

"Şart değil."

"Hayır, henüz bilmiyorsun, ama doğru söylüyorum. Bunu aklında tutmalısın."

"..."

Eunha kuru bir bakışla Kral Tanrı'ya baktı. Belki de bunu onun dinlediğinin bir işareti olarak algıladı ve bu yüzden Kral Tanrı biraz heyecanlı bir sesle gereksiz tavsiyesini paylaşmaya devam etti.

"İsabetliliğinden emin değilsen, daha büyüklerini hedeflemek daha avantajlıdır. Büyük adamlar genellikle yavaş hareket eder."

"Öyle demek?"

"Evet. Bu geçitte, buradaki adamlar semenderler, bu yüzden o kadar hızlı değiller. Bu senin gibi yeni başlayan biri için büyük şans."

Kral Tanrı, Eunha'nın kulağına usulca fısıldadı.

"Yalnızca büyük adamları hedeflemek yerinde bir karar olur, böylece kolaylıkla deneyim puanları da elde edebilirsin. Anladın?" Köpek dişlerini göstererek gülümsedi.