Kanto manjjiiii
Mikey: bugün saat 3te karargaha gelin toplantı yapıcaz
Rindou: tamamdır
Ran: geliriz geliriz
Mikey: bir zahmet amk
Hanma: ĞQKWPDKEPWLEPFKOFKF
Sanzu nerede lanMochi: normalde Mikey'nin mesajından sonra 'emredersiniz şahım' yazması lazımdı
Ran: kaç gündür ortalıklarda da yok zaten
Koko: nedeni belli değil mi
Rindou: neden?
Koko: ... Bir şey demiyorum
Rindou: tamam
...
Nihayet toplantı saati gelip çatmıştı. Gözüm Haruchiyoyu arıyordu. Kaç gündür ne görmüştüm ne de doğru düzgün konuşmuştuk. Niye böyle yapıyor anlamadım ama son zamanlarda ayrı bir soğuk yapıyor. Toplantıya da en son gelmişti zaten. Normalde yanıma otururdu ama bugün en uzağıma oturmuştu nedense. İyice sinirlerim bozulmuştu. Hayır yani senin triplerinle mi uğraşalım.
Mikey birkaç küçük serseri çetelerin işlerimize burnunu sokmaya çalıştığından bahsetti. Çok da önemli çeteler olmadığından Wakasa ve Benkei ikilisi halledecekti hepsini. Diğer bir konu ise Tokyo manjiydi. Aramız bir iyi bir kötü oluyordu. Biricik liderimizin Takemichiyle tripleşmesine göre değişiyordu ilişkimiz. Bütün bunları konuşup tartıştıktan sonra dağılma vakti gelmişti. Ben de Sanzuyla konuşmak için fırsatımı bulmuştum. Yanına gitmek için baktığımda bulamamıştım onu. Erkenden ayrılmıştı. Normalde Mikey gitmeden asla gitmezdi. Abime haber verip ben de peşinden gittim hemen. Biraz etrafa baktıktan sonra sessiz, çıkmaz bir sokağa girdiğini gördüm. Hemen yanına koşup kolundan tuttum.
"Noluyoruz Haru"
"Yok bir şey"
"Ne bu tripler"
Sesim hem sinirli hem de yüksek çıkıyordu. Sanzu da bir o kadar sakin ve umursuz cevaplıyordu sorularımı. Dayanamayıp duvara sıkıştırdım.
"Bırak beni Rin"
"Hiç zannetmiyorum"
Kafasını eğdiğinde çenesinden sertçe tutup bana bakmasını sağladım. Anlık olarak gözleri korkuyla büyümüştü. Kimseden korkmayıp herkese atar gider yapmasına sinir oluyordum. Şu an karşımda böyle çaresiz durması hoşuma gitmişti nedense. Yüzüme de yansımış olacak ki sinsice sırıtmıştım.
"Senin gereksiz triplerinin bana ve çeteye yansımasını istemiyorum. İşini düzgün yap. Böyle giderse Mikey seni çeteden atacak"
Kıkırdayarak söylemiştim bunları. Sinirini biraz bozmak istemiştim. Hiçbir şey demeden sadece bakıyordu. Çenesinde duran ellerimi ittirdi bir hışımla.
"Buraya beni aşağılamaya mı geldin Rindou"
"Sadece sormaya geldim ama tavrın sinirlerimi bozuyor"
"Hiçbir şey yapmadım"
"Yine de sinir bozucusun. Bir gün peşimde köpek olup ayrılmıyorsun bir gün bir bakıyorum tripleniyorsun. Ne zannediyorsun kendin-"
Yüzüme yediğim tokatla sarsılmıştım. Cümlemi bile tamamlayamadım. Tekrar ağzımı açıp konuşmayı planlıyordum ama Sanzu çoktan gidiyordu. Sanırım gerçekten sinirlenmişti ama neden. Neden bu kadar abarttığını anlamıyordum. Peşinden gitmeyi düşündüm ama gidecek halim yoktu açıkçası. Sonra hallederim diye umursamamaya çalışıp eve döndüm.
Pice bak ya koskoca başbuğ Başkumandan 7 cihanın sultanı sanzuyu duvara yaslıyor😡👺👺