Dokunuşlarında şefkat vardı. Hiçbir erkekten şefkat görmeyen bana fazlasıyla yetiyordu.
"Eğer bir gün sana aşık olursam ne yaparsın?"
dedim hiç düşünmeden
"O günleri inan bana iple çekiyorum. Şu yıllardır seni bekleyen ufaklık varya.."
dedi erkekli...
EĞER KİTABI BEĞENİRSENİZ OY VERMEYİ VE YORUM ATMAYI UNUTMAYIN. EMEĞE SAYGI LÜTFEN HAYALET OKUYUCU İSTEMİYORUM.
Bu akşam Marvel'i izlemek için Merve ile birlikte sinemaya gidecektik. Akşam yemeğinin sofrasını topladıktan sonra giyeceğim beyaz dantelli braletimi ve gri pantolonumu alarak ütü masasına yöneldim.
Ütünün fişini taktıktan sonra telefonumdaki bildirimleri kontrol edeyim derken Bilinmeyen Numara arıyor yazısını gördüm.
Akşamın bu saatinde kim olabilirdi ki bu? Bilinmeyen numara yazdığı için reddetim. Ütüyü kontrol ettiğimde ısınmıştı. Pantolonumu elime aldıktan sonra ütüyü sürerken tam o sırada telefon bir kez daha çaldı. Bilinmeyen Numara bir kez daha arıyordu. Açmaktan ne zarar gelicek diyip açtım.
"Alo,kimsiniz?"
"..yak gel bildiğin ne varsa sat gel. Gözüm yok para pulda yalnız sanadır bu hasretim.."
"Pardon yanlış aradınız galiba?"
"..dön gel vaktimiz daraldı,zaten şu yalan dünyada.."
"Bakın nasıl hitap edeceğimi bilemiyorum ama şarkı dinletmek yerine kendiniz konuşmayı bi deneseniz daha sağlıklı olur?"
Dıt dıt dıt Telefonu resmen yüzüme kapatmıştı. Ne garip insanlar var kardeşim arıyor konuşmak yerine şarkı dinletiyor,vallahi anlamıyorum bu insanları.
Giyeceğim kıyafetleri ütüledikten sonra kapı çaldı.Gelen merve olmalıydı. Hemen kapıya koştum ama kapıyı açtığımda karşımda merve yoktu. Hatta hiç kimse yoktu.
Tekrardan içeri girince üstümdekileri çıkarttım ve yeni kıyafetlerimi giydim. Makyaj yapmayacaktım çünkü karanlık ortamda olacağımız için kimseye güzel görünmek gibi bir amacım olmayacaktı. Telefonum tekrardan çaldı ve bu sefer arayan Merve'ydi.
"Kankoş hadi bekliyorum kapıdayım"
"Uçtum bile"
Parfümümü ve rujumu tazeledikten sonra dış kapıya yöneldim. Kapının üstünde bir not vardı. Bu da neyin nesi? Ayakkabılarımı giydikten sonra kapının üstündeki beyaz kağıdı okumaya çalıştım. Kim yazmışsa çivi yazısı gibi yazmış resmen.
Notun üstünde "Çok yakında senin olacağım" yazıyordu.
Allah allah? Kurye yanlışlıkla mı bırakmıştı acaba? Pek umursamayıp buruşturdum ve dış kapımın önündeki çöp kutusuna attım. Apartmanın aynasından bi fotoğraf alıp dışarıya yöneldim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
