Genç oğlan bıkkınlıkla en yakın arkadaşının sakinleşmesini bekliyordu. Çünkü yarım saattir kendisine gülüyordu. "Ulan Fuyu seni tanımasam yavşardım." "Ben bunu hina ya söyleyeyim de görelim bakalım kim gülüyormuş." "Canım arkadaşım benim~ Sen beni yanlış anladın. Hiç yapar mıyım öyle bişey. Ayıp ediyorsun." "Kes be!" İki genç kendi aralarında tartışmaya devam ederken sistemle açıldı bulundukları sınıfın kapısı. "Ulan Mitsuya Ulan Koko sikicem lan belanızı!" "Inui?" "Bu ne hal lan!" Bu sefere iki arkadaş birlikte gülerken uzun boylu gencin tehditkar bakışlarıyla gülmelerin engel olmaya çalıştılar. "Sende mi yarışmadasın?" "Oldu bişiler işte. Ama sorun o değil amına koyayım!" "Noldu ki?" "Dün ben gittikten sonra Koko Mitsuya'ya para vermiş eteğin boyunu kısaltmak için. Eğilsem götüm görüncek!" "İnui lütfen gülmemize izin ver!" "İki dakikanız var." "Yes beee!"
"Cidden bunu yaptın mı!" "Tabi ki sonuçta burada söz konusu Inui'nin götü." Baji Kazutoraya eğilerek fısıldadı. "Keşke bu fikir benim de aklıma gelseydi." Kazutora arkadaşına piç gülüşü yaptıktan sonra sorusunu ortaya yöneltti. "E ne zaman başlayacak yarışma." "Bir yarım saatleri var sanırım." "Arkadaşlar hepiniz Inupi'ye veriyorsunuz bu arada değil mi?" "Aga ben Fuyu'cuyum baştan söyleyeyim." "Sana demedim zaten." "İyi olan kazansın bence." "İnupi ye oy atanlara bin yen vericem." "Aga İnui net daha iyidir bu arada." "Bence de üstüne rakip tanımam." "Ulan orospu çocukları!"
"Hazır mısınız hanımlar? Şey yani beyler?" Takemichi tekrardan gülmeye başladığında iki arkadaşı da aynı anda kafasına vurdu. "Artık çeneni kapatıcak mısın?" "Özür dilerim~" "Offf zaten stresliyim anasını satayım. Kesin herkes bize bakıcak. Abi diğer çetelerin üyeleri bile gelmiş! Kafayı yiyicem resmen." "Haintalar bile var." O sırada koşa koşa yanlarına gelen kişiyle herkesin ağzı beş karış açıldı. "Hiddet!" "Tek bir kelime ederseniz sikerdim sizi. Hepsi abimle o piç Haintaların suçu!" "Kim? Gülücük ve sana karşı haintalarla bir olmak mı? Tanrım bugün çok eğlenceli!" "Takemichi!" "Tamam tamam sustum... Da sen olayı anlatıcak mısın?" "Rin yarışmayı duyar duymaz benim aday olmam için abime yalvarmış. Bi süre sonra Ran da abim de bıktığı ve bunun 'eğlenceli' olacağını düşündükleri için beni zorla buraya getirttiler. İnanabiliyor musunuz!" "Artık şu kapıdan Hakkai çıksa şaşırmayacağım."
"Evet sayın seyirciler festivalimizin heyecanla beklenen anı gelip çattı! Karşınızda okulumuzun Crossdress yarışması ve yarışmacı arkadaşlar!" Tüm katılımcıların yavaş yavaş sahneye çıkmasıyla birlikte okul bahçesinde öyle bir curcuna koptu ki yoldan geçenler bile merakla içeriye girer olmuştu. Başka çetelerden gelen kişiler elbette ki Toman üyelerinin hepsine karşı hakaret ediyor ve ağıza alınmayacak laflar ediyordu fakat İnui ve Hiddet Chifuyu kadar hakarete maruz kalmıyordu. Nede olsa Herkes Hiddeti daha önceden Haintaları döverken görmüştü ve aynı şekilde İnui de son nesil kara ejderlerin başıydı. Bir süre sonra edilen hakaretler hakaret boyutunu geçmiş ve mide bulandırıcı bir hal almaya başlamıştı. O sıra geriye kalan tüm Toman üyeleri ise birilerine dalmamak için kendileri zor tutuyordu. Mikeyim dahi sinirlendiği ortamda Baji kendisi zor tutuyor ve tırnaklarını avuç içlerine geçirerek birilerine dalmamak için kendisini tutuyordu. Laf atan insanların hepsinin yüzüne tek tek bakıyor ve resmen ezberlemeye çalışıyordu. Elinde olsa hepsini bir kaşık suda boğmak için tek bir saniye dahi beklemezdi. Gözleri Chifuyu ile buluştuğu da ise dik duruşunun ardındaki çökmüşlüğü gördü. Belki de hayatı boyunca duymadığı şeyleri duymuştu fakat hâlâ daha dim dik bir şekilde ayakta duruyordu. Hocaları ise bu saçmalığın bitmesi için sahnedeki herkesi indirmiş ve oylamaların zarf yöntemiyle yapılacağını ve yarım saat içerisinde açıklanacağını söylemişti.
"Abi böyle olmaz benim Chifuyu'yu görmem lazım gidiyorum ben." Genç adam hızla sahnenin arkasına koşturdu ve kulis yazılı sınıfa daldı. "Baji! Durum çok vahim! Chifuyu hiçbirimizi dinlemeden çekip gitti. Hiddet ve Take peşine takıldı bende senin buraya geleceğini düşündüğüm için haber vermek amaçlı kaldım." "Teşekkürler İnui. Nereye doğru gittiğini gördün mü peki?" "Yukarı katlara çıktı. Umarım salakça bir şey yapıp çatıya çıkmaz." "Yukarıya mı? Tamam o iş bende siz şu orospu çocuklarının kim olduğunu öğrenin yeter." "Kolay iş."